MENÜ
İzmir 14°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Eczacıların başkanı Sayılkan'dan 'reçete' çıkışı: Ödeme 4-5 ay sonra yapılıyor!
Sağlık
8 Ekim 2019 Salı 11:39

Eczacıların başkanı Sayılkan'dan 'reçete' çıkışı: Ödeme 4-5 ay sonra yapılıyor!

Hastane eczaneleri için konuşan İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, “İlaç fiyatları yükseldikçe bizim karlılığımız azalıyor ancak kira, personel ve vergi giderleri sürekli artıyor. Çok sayıda eczacı arkadaşımız kredi kullanıyor. Suriyeli mülteci ilaçlarını karşılayan arkadaşlarımız ücretlerini 4-5 ay sonra alıyor. Bu ücreti eczacılar kendi cebinden döndürmek zorunda bu süre içerisinde" dedi.

EGEDESONSÖZ- İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına katıldı ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

İlaç piyasasına ilişkin çarpıcı verilen sunan Başkan Sayılkan ayrıca eczacılık eğitimi üzerinden ve mezun olan öğrencilerin işsizlik durumu için açıklamalarda bulundu.

400 YATAĞA BİR ECZACI DÜŞÜYOR
Sektörel bilgiler sunan Sayılkan, “Normalde 50 yatağa bir eczacı düşerken bizde 400 yatağa bir eczacı düşüyor. Bu kadar çocuğu fakülteye alıyorsanız dönüp de bu çocukların işsizlik tehdidine kayıtsız kalamazsınız. Kontenjanları sınırlayacaksınız. Eskiden yüzde 2’lik bir dilimle giriliyordu. Şimdi fakülteler kontenjanı kadar öğrenci alıyor” açıklamasını yaptı.

ÇOCUKLAR İÇİN KAYGILANIYORUZ
Sözlerini sürdüren Sayılkan, “Öğrenciler sınav dönemlerinden sonra kendine gelemiyor. Ağır bir eğitimden geçiyor. Yeni mezunlar 2 yıl eczane açamıyor. 1 yıl bir eczanede çalışmak zorunda. Ben üst birliğimden de rica ediyorum. Öyle fakülteler açılmış ki bir doçent bir profesörle… Derslikleri olmayan, laboratuvarları olmayan fakülteler açılmış. Buna onay veren mekanizma nasıl bir öngörüye sahip merak ediyorum! ‘Bu fakülteyi açmalıyız, ülkenin eczacıya ihtiyacı var’ diyen kafa yapısını merak ediyorum. Herkes üniversite okusun ama bunu yaparken de çocukların ilerleyen süreçte ne yapacakları konusunda yol haritası hazırlamamız lazım. Çocuklarla ilgili kaygılanıyoruz” diye konuştu.  

İLAÇLAR İÇİN UZLAŞILACAK BİR KUR GEREKİYOR
İlaç piyasasına ilişkin konuşan Sayılkan, “Bitkisel kökenli ürün ya da gıda takviyesi diye bir isim buldular. İnternetten satış yapıyorlar. Onlar insan sağlığını düşünerek değil daha çok satmayı düşünüyor. Yalan bir dünya sunuyorlar. İçinde ne olduğu belli olmayan garip ürünler satılıyor. Birçok insan hayatını kaybetti, sağlığından oldu. Tuhaf tuhaf ürünler internetten satılıyor. ‘Ayda 4 kilo vereceksiniz’ diyor mesela. İnsanların duymak istediği şeyler. Böyle bir dünya yok! İnsanlarımız işin kolayına kaçıyor. Bu ürünlerin satılmasına dur demek lazım. Bunların yeniden Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlandırılması lazım... Bu ürünler eczanelerden çıkmak zorunda. Bir de bulunmayan ilaçlar var. Senede bir gün zam veriyorlar. Euro kuru 3.40… Euro 6 küsur olan bir ülkede siz bu kuru bu fiyata sabitlerseniz o ilaçlar birer ikişer kaybolur. İlaç üreticileri sizin bizim gibi insan sağlığını düşünmüyor. Onlar milyonlarca ilacı satacak. 3.40 ile 6 arasında uzlaşılacak bir rakam bulmamız lazım. Bu taş çatlasın 1 milyar TL’lik yük getirir. Bundan kaçmak için insanları mağdur ediyorsunuz” dedi.  

ALDIĞIMIZ EĞİTİMİN DIŞINDA İŞLERLE UĞRAŞIYORUZ
Sağlık sektöründe eczacılara çok iş düştüğünü belirten Sayılkan, “Yıllardır kullanılan grip aşısını firma Türkiye’ye getirmiyor onun yerine başka marka getiriyor. Aşıda vatandaşla biz karşı karşıya kalacağız. Biz grip aşısı ile ilgili bu farkı nasıl anlatacağız vatandaşa bilmiyoruz. Doktor ilacı yazıyor ama eksiklik varsa sistemde ilaç eczanede verilemiyor. Bunlarla eczacı uğraşmak zorunda yoksa ilaç verilemez, verilirse parası bizden gider. O işleri takip etmek inanılmaz zor bir iş, eczacılığın en zor yönü bu. Hekimler artık yapılan değişiklikleri bizim yaptığımız uyarılarla öğreniyorlar. Yıllar önce kağıt raporlar, fotokopiler gereksiz, elektronik ortamda işler yapılsın dedik. Bu iş kısmen yapıldı ama kurum onayı yok. Bunun için bu onayları eczacı takip etmek zorunda. Aldığımız eğitimin dışında işlerle uğraşıyoruz” ifadelerini kullandı.

SURİYELİLERİN REÇETE ÖDEMELERİ 4-5 AY SONRA YAPILIYOR
Eczacıların ekonomik olarak işletmelerini zor idare ettiklerini ifade eden Sayılkan, “Eczacı arkadaşlarımız dükkanlarını döndüremiyor. Fakülteler dolu batan batsın nasıl olsa alttan sürekli yeniler geliyor diye düşünülüyor. Eczacıları sıkıntıya düşürmek doğru değil. İlaç fiyatları yükseldikçe bizim karlılığımız azalıyor ancak kira, personel ve vergi giderleri sürekli artıyor. Çok sayıda eczacı arkadaşımız kredi kullanıyor. Suriyeli mülteci ilaçlarını karşılayan arkadaşlarımız ücretlerini 4-5 ay sonra alıyor. Bu ücreti eczacılar kendi cebinden döndürmek zorunda bu süre içerisinde. Eskiden eczanelerde yalnız çalışabiliyorduk ancak artık 1-2 yardımcıya ihtiyaç var. Alttan eleman yetişmiyor bu alanda. Bunun için Bornova Belediyesi ile bir çalışma yaparak eleman yetiştireceğiz. Verilecek eğitimin ardından yapılacak sınavda başarılı olan gençler eczane yardımcı elemanı olarak yetişecek. Eczanedeki tüm işleri öğrenecekler ve hazır eleman olarak sektörde iş bulmaları kolaylaşacak” diye konuştu.

TUNÇ BAŞKAN TALEPLERİMİZİ DİNLİYOR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile iyi bir diyalog kurduklarını ifade eden Sayılkan, “Bakanlığın belirlediği ve zorunlu kıldığı tabela var eczaneler için. Bu tabela zorunlu olmasına rağmen vergi ödemek durumunda kalıyoruz. Bir kentte bu konuda arkadaşımız zorunlu olan tabela için vergi ödenmemesi konusunda dava açarak kazandı. Biz de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımıza konuyu ilettik, o da doğru buldu. Gerekli evrakları kendisine ve ilçe belediyelerine ilettik ve bu konuda yakında çözüm bekliyoruz. Bir de bazı illerde belediyenin yaptığı binada STK’lar oradaki ofisleri kiralamış. Buna benzer talepte bulunduk, o da bakalım uygun bir yeri değerlendirebiliriz dedi” açıklamasını yaptı.

NÖBETÇİ ECZACILIK GÜVENLİK AÇISINDAN RİSKLİ
Nöbetçi eczacılığın güvenlik açısından riskli olduğunu belirten Sayılkan, “Biz yıllar önce soygunlar olduğunda ya kepenk kapalı şekilde hizmet verecek ya da demir parmaklık yapılacak dedik. Bu konuda sürekli eczacı arkadaşlarımızdan şikayet aldık bize bağırıp çağırıyorlar diye. İnsanların anlayışlı olması lazım, eczaneye her gelen sizin gibi insanlar değil. Gecenin o saatinde kimin geleceği belli olmuyor. Güvenlik konusunda sıkıntılar yaşanabiliyor. Polis devriyeleri geçerken göz kulak olabiliyor ancak bizi her dakika koruma şansları yok” dedi.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 izzet andaş
 8 Ekim 2019 Salı 13:45
Tuncay başkan sektörün sorunlarına hakim ve gündemi yakalıyor, Tunç başkan ise şehrin kalkınması adına her sektöre partner olmaya çalışıyor kısaca İzmir,i güzel günler bekliyor.
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz