MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Uzmanlardan döviz ve altın yorumu: Güven ve tutarlılık yoksa...
Ekonomi
28 Kasım 2020 Cumartesi 08:41

Uzmanlardan döviz ve altın yorumu: Güven ve tutarlılık yoksa...

Merkez Bankası'nın faiz oranını yükseltmesiyle başlayan döviz ve altındaki düşüşün kısa zamanda noktalanması ve eski rakamlarına yaklaşmasını değerlendiren Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen ve ekonomist Bülent Ocak, "Piyasanın beklentisi sadece faizle sınırlı değil. İnsanlar, güvenilir bir iktidar olmadığı için Türk lirasına da güvenmiyor. Dolayısıyla döviz ve altına sığınıyor" dedi.

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen ve Ege Finans Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ekonomist Bülent Ocak, Merkez Bankası'nın 19 Kasım'da faizlerini artırarak yüzde 15'e çıkarması ve bir hafta sonra rakamların tekrar eski seviyelerine yaklaşmasını değerlendirdi. İki uzman da tek başına faiz yükseltmekle sonuca varılamayacağına vurgu yaparak, "Güven ve tutarlılık yoksa, bir sonuca varılamaz" görüşünde birleşti.

Bir dönem Merkez Bankası'nda da görev yapan, İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen, "Altın, euro ve dolar, faiz yükseltimi öncesi rakamlara çok yakın. Ben nasıl ki, 10 yılda aldığım kiloları üç-beş günde veremiyorsam, kötüye giden ekonomik göstergeleri de üç -beş gün içerisinde tersine çevirme imkanınız yoktur" dedi ve şu değerlendirmelerde bulundu:

"Faiz artırımı yapıldı ama önemli olan, piyasaların ikna olup olmaması. Piyasanın beklentisi, sadece faizle sınırlı değil. Bunu açıkça gördük. Temel yapısal sorunları çözmeden, göstergelerin düzelmeyeceğini, doların, euronun, altının, aşağılara çekilemeyeceğini gördük. Ve hükümet reformlardan bahsetmeye başladı. Hukuk reformu ve ekonomide reform yapacağım, diyorsanız, kimse kusura bakmasın, zihniyet değişimini de beraberinde getireceği için, o reformların zorluk derecesi vardır. Söyleneni, yerine getirmek gerekir. Güven çok zor sağlanır ama çok çabuk yıkılır. Türkiye bugün, hak ettiği yerde mi? Tabii ki hayır. İşler kötü gittiği zaman, dış güçler, diyoruz. Tüm dünya mı bize karşı? Maske takmadım, korona oldum! Korona bana karşı, diyemem ki... Önlem almanız lazım. Eski rezerve nasıl düştük? Faizi yükseltmeme pahasına mı? Evet, aynen öyle. Peki nasıl çıkacağız? İki anahtar kelime var; güven ve tutarlılık. Ekonomiyi düzlüğe çıkarmak, geleneksel yöntemlerle olmaz. Faiz faiz olmaktan, kur kur olmaktan, enflasyon enflasyon olmaktan çıktı. Kurtuluş, dijital ekonomide. İnsanımız, altına mı sığınsın, dövize mi? Bu duruma gelmiş olmak, çok kötü. Neden Türk lirasına, kendi paramıza güvenmiyoruz? Evet; vatandaş, Türk lirasına güvenemiyor. Neden? Bu sorunun cevabını bilmemiz lazım. İnsanların, kendi ülkesinin parasına güvenmesi için, önce devletine güvenmesi gerekiyor."

Ege Finans Derneği Yönetim Kurulu üyesi Bülent Ocak da faiz artırımı ile devletin, en büyük silahını çekmiş olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Piyasanın beklentisi, faiz artırımı yönündeydi, oldu. Ne değişti? Hiçbir şey! Devlet, bunu yaparak, en büyük silahını çekmiş oldu. Faiz artımı ve düşürülmesi, tek başına fayda sağlamaz. Yatırımcının, size güvenmesi lazım. Ekonomik, hukuk, demokratik anlamda güven yoksa, adam burada neden yatırım yapsın? Bu güven ortamı oluşmadığı için, yatırımcının gelmek istediği son ülke, Türkiye olur. Dolayısıyla döviz de altın da kısa sürede eski seviyelerine döner. Maalesef en yüksek faizi veren ülkeyiz. Yerli ve yabancı yatırımcı, ekonomik istikrar, yargısal istikrar, ister; kurumlarda güven ister. Ayrıca, Merkez Bankası'nın bağımsızlığını, dışarıya kabul ettirmemiz lazım. Yüzümüzün demokrasiye dönük olduğunu kabul ettirmek lazım. Ya bunları sağlayıp sıcak para girişini, döviz girişini sağlayacağız, ya da uzun vadeli plan program yapıp dövize muhtaç olmadan bir sistem geliştireceğiz. Bir zamanlar Güney Kore, Singapur gibi ülkelerle aynı ligdeydik. Bugün onlar bizi geçtiler, çünkü bir yığın marka ürünleri var, üretiyorlar. Dolayısıyla ülkelerine döviz kazandırıyorlar. İstikrar,ülkenin makro istikrarından, yani yönetsel istikrarından başlar. Şu unutulmamalıdır ki, faiz artışıyla ülkenin geleceğini satın alıyorsunuz. Küçük yatırımcı bile kısa vadede yüksek kazanç sağlamak ister. Dolayısıyla en küçük yatırımcı bile dövize, altına yöneliyor. Eğer faiz artmasaydı, dolar 8.5 lirayı görürdü. Faiz artırımının işe yarayıp yaramadığını söylemek için erken ama güveni sağlayamazsak, işimiz zor."

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz