Bu kadim topraklara…
624 yıl hükmetti Osmanlı İmparatorluğu…
İstanbul…
O imparatorluğun en kıymetli kentiydi…
Devlet Baba…
Orada oturuyordu…
İzmir ise…
Kıskanılan bir kentti…
İmparatorluğun “dünyaya açılan” kapısıydı…
Sekiz bin yıllık bir mücevher taşıydı…
Osmanlı…
Bu prenses kenti “belediye” yapmaya karar verdi…
Bugünden geriye sayın…
Tam “175 yıl” önce…
İzmir taçlandı; daha da güzelleşti…
İstanbul…
Prensesler kadar güzel kentin ilk belediye başkanını ilan etti:
“Yenişehirlizade Ahmet Efendi”…
O sırada takvimler 25 Kasım 1867’yi gösteriyordu…
…Ve, yıllar su gibi akıp gitti…
175 yıl içinde…
İzmir’de 35 belediye başkanı görev yaptı / yapıyor…
Rekor…
Kesintisiz “15 yıl görev” yapan Aziz Kocaoğlu’na nasip oldu…
Aziz Abi…
Yine kesintisiz “12 yıl” o koltukta oturan Eşref Paşa’yı geride bırakmıştı…
Tanrı, Aziz Abi’ye sağlık ve afiyet versin…
***
Hiç olmayan bi’şi oldu…
175 yıl içinde…
Merhum Piriştina’nın vefatıyla başlayan ve kısacık süren…
Bir “patron kim olacak?” karmaşası dışında…
İzmir Belediye Başkan koltuğunda hiç “arıza” çıkmadı…
Gelgelelim…
“31 Mart 2024 geceyarısı belli olacak Başkan”…
Son 175 yılın…
En hareketli tartışmalarını beraberinde taşıyor…
Ne garip di’mi?
***
Rekortmen Başkan “Aziz Kocaoğlu”…
Efsane Ahmet Piriştina’nın vefatının ardından…
Meclis’in seçimiyle “koca başkan” oldu…
O sırada Bornova Belediye Başkanı’ydı ve…
Takvimler 2004 Haziran’ını gösteriyordu…
***
Biz gazeteciler asla rahat durmaz…
Bi’haber çıkarabilir miyim diye her yeri taraşlarız…
Aziz Bey görev devam ederken…
Kaset olayı patladı…
Kemal Kılıçdaroğlu…
CHP’nin yedinci Genel Başkanı seçildi…
Zaman su gibi akıyordu…
Aziz Bey, 2014 seçimine hazırlanıyordu…
AK Parti ilk kez bir bakanını…
İzmir’de aday gösterecekti…
O aday…
Cumhuriyet Tarihi’nin…
En uzun soluklu Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ı…
İzmir adayı yaptı…
Biraz tezvirat(*) oldu…
Aziz Kocaoğlu’nun CHP adayı olmasını istemeyenler…
Taaaa Amerika’da…
Kılıçdaroğlu’na mikrofon uzattılar:
“İzmir’de yola Aziz Kocaoğlu ile mi devam edeceksiniz, yoksa adayınız Aytun Çıray mı?”
Kemal Bey, bi’nefeste cevap verdi:
“Aziz Bey istediği sürece Aziz Bey’le devam edeceğiz…”
***
Bu yazının ana portresi…
Fark etmişsinizdir; “Tunç Soyer”dir…
Aziz Kocaoğlu’nun…
“Benim için buraya kadar…”
Dediği bir süreçte…
Efendice; “Varım…” demişti…
Kaldı ki…
O süreçte…
İzmir’in Seferhisar’ın Başkanlık koltuğundaki ikinci dönemindeydi…
Ege’de SonSöz ekibine röportaj veriyordu…
2019 Yerel Seçimi’ne…
Bir yıldan az bir zaman kalmıştı…
“Fısıltı Gazetesi”…
O’nun İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne talip olduğunu yayıyordu…
Laf lafı açtı…
“Kolay değil…” diyecek oldum…
Arkasını şöyle getirdi o gün:
“Bence Genel Başkan (sanki içine doğmuş gibi…) bu seçimde ilk defa farklı bir şey yapacak… Odun koysan seçilir yere, odun koymayacak... Çünkü odun koysan seçilecek yere odun koyduğun için sen bu memlekete yönelik bir algı yaratamadın... Karşıyaka, Beşiktaş, Konak, Şişli buralarda zaten seçiliyorsun... Öyle adamlar koymalısın ki; orada yaratacağı algı dalga dalga etrafına yayılmalı… Bence Genel Başkan bunu anladı ve odun koysan seçilecek yere odun koymayacak...”
***
Bugün CHP her şeyi değiştirdi(!)…
Sanki…
Bi’zamanlarda çok alışık olduğumuz…
“Sadece ben bilirim…”
Parodisi sahnelenmeye başlandı…
Adını ise…
“Değişim” koydular…
Arkasından…
İstanbul, Ankara ve Aydın başkanlarını özel bi’köşeye koydular…
Onlara dokunulmazlık verdiler(!)
Arkasından torbanın ağzını açtılar:
“Yarışa giden başkan, 2019’daki seçimden gerideyse değişecek... Yüzde 70’le seçilmiş, şimdi 65’te... Demek ki bir şeyler kötüye gidiyor... Oysa orada herkesin gönlünü alması lazımdı… Seçildiği yerden geride olanları değiştirmek şart…”
Şahane(!) bir fikir…
Nasıl belirleyeceksiniz?
O da hazır…
“Anket yapacağız!”
Bu sözlerin üstünden aylar geçti…
Aranızda…
İzmir için vaat edilen anketi veya anketler buketini…
Ya da “İzmir’e özel bir araştırma” sonucunu gören var mı?
Yok!
Neden yok?
***
İzmir’i kazanan başkanın oy oranının altında…
Yeni bir seçime giderken İzmir’in durumunun…
Rakamsal halini…
İzmir seçmeni merak etmeyecek mi?
***
Takvimler, “26 Kasım 2023”ü gösterirken…
Taaa, 100 küsur gün önce…
Şunları söyleyen ben miyim?
“Memnuniyet anketlerine başlıyoruz… Yerel seçimlerde başarılı olmak için ne gerekiyorsa onu yapacağız… Örgüt gözetiminde önseçimden bir adım geri atmadık, atmayacağız…”
Okey…
Anket yapıldıysa “sonuçlar” nerede?
Devlet sırrı mı bu müberek rakamlar?
Ha’di orayı geçelim…
En azından…
“Senden vazgeçiyoruz; yerine başkasını koyuyoruz!”
Dediğin mevcut başkanın önüne…
Bi’tanecik anket sonucu koydunuz mu?
O da yok!
***
Biraz uzun oldu ama…
Güzel İzmir’in “kadersizliği” gün gibi ortada…
Al sana buram buram “gözdağı” kokan…
Bir örnek…
Gazeteci CHP Genel Başkanı Özel’e soruyor:
“Tunç Soyer İzmir'de destek veriyor mu?”
İnsanı oturduğu yerden zıplatan cevap:
“İzmir’e destek vermemesi kendi açısından telafi edemeyeceği bir tahribat yaratır!
Aboooov…
Bu cevap bi’gözdağı mıydı acaba?
***
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer…
Her mekanda konuşuyor…
Mesela diyor ki:
“Anketleri izliyorum… Aradaki farkın azaldığını görüyorum... Birçok ilçede sıkıntı olduğuna dair duyumlar alıyorum; kaygılıyım…”
Şu sonuç çarpıcıdır ve…
Mutlaka bir cevabı olmalıdır:
“CHP’nin bu seçimde mevcut büyükşehir belediye başkan adayları arasında tek değişen isim olması biraz garip değil mi?”
Bitiriyoruz…
Yazarımız Engin Önen’in…
Son yazısınının içinden cımbızladığım şu satırlar…
Bence önemli tespittir…
“Tunç Soyer kendi yaptırdıkları anketlerde (son altı ayda altı defa anket yaptırmış) açık ara önde çıktığını söyleyip, başarısız diye atanmamayı kabul etmiyor… Bunu haklı olarak Kurultay sürecindeki tercihine bağlıyor…”
Keramet tam da burada…
Şair ve diplomat Abdülhak Hamid’in…
“Galiptir bu yolda mağlup” sözünü hatırlatan Galip Erdem…
Ne güzel söylemiş:
“Yenildik dediğiniz zaman değil; yorulduk dediğiniz zaman yenilirsiniz!”
(*)Tezvirat: “Yalanlar, ara bozucu dedikodular…”
Nokta…
Sonsöz: “Bugünün yabancısı olmamak için(!) dünün “bir bileni” olmak gerekir! / Anonim…”
Sayfa başına git