MENÜ
İzmir 18°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bir manken, iki manken, üç manken...
Hanzade ÜNUZ
YAZARLAR
18 Kasım 2016 Cuma

Bir manken, iki manken, üç manken...

İzmir’de manken sayısı azalmış…

Vah vah vah.

Allah şifa versin.

AK Parti İl Başkan yardımcısı Mehmet Tozlu’nun “Eskiden İzmir’in kızları daha güzeldi” sözünü İlk başta pek umursamamıştım.

Koltuk kibriyle konuşup, dikkat çekmeye çalışan sıradan bir politikacı diye bakmıştım.

Kalem oynatmaya değer bulmamıştım.

“Eskiden politikacılar daha akıllıydı” diye geçirmiştim içimden sadece.

Ama baksanıza, Mehmet Tozlu durmamış.

Son açıklamasında şahane tespitlerde bulunmuş yine.

Artık mankenlerin bile İzmir’den kaçtığını söylemiş.

“... Manken, her ne varsa kaçırttınız İzmir’den” demiş CHP’lilere yönelik yaptığı son eleştirisinde.

Düşündürücü...

İzmir’de ikamet eden manken sayısında eskiye göre hatırı sayılır bir azalma olmuş Mehmet Tozlu’ya göre...

Enteresan bir tespit.

İzmir’de halkın nabzını tutan bir politikacı olarak dert edinmiş kendine.

Nasıl saymış Mehmet Tozlu İzmir’de sayısı azalan mankenleri  acaba?

2019 yerel seçimleri  için şehri terk ettikleri iddia edilen İzmirli mankenlerin geri kazandırılması konusunda özel bir proje hazırlayacak mı acaba sayın Mehmet Tozlu?

***

Açık söyleyeyim.

Mehmet Tozlu’nun sözlerinde vücut bulan siyasetçi kafasından çok sıkıldım.

Oturduğu yerden eleştiri yapacağım diye İzmirliler’i  küçümseyen kolaycı satırlar, siyasi beceri ve zekadan uzak açıklamalar sadece sahibine ve partisine zarar verir.

Siz İzmir’de bu şekilde muhalefet yapmakta kararlı mısınız gerçekten de?

İzmirliler kentin onlarca sorunuyla her Allah’ın günü boğuşurken  “İzmir’in kızları bile daha güzeldi eskiden” diye mi puan kazanacaksınız?

AK Parti İzmir’i bu siyasetçi profiliyle mi almayı düşünüyor?

Ses çıksın da, ne sesi çıkarsa çıksın yaklaşımıyla mı?

Hoşlandığı kız ile nasıl iletişim kuracağını bir türlü bilemeyen ergen delikanlı tavrıyla mı?

Kıza gıcıklık yaparak dikkatini çekeceğini sanma  acemiliğiyle mi?

Avaz avaz bağırıyorsunuz diye dinlemez sizi İzmir.

“Annen güzel, sen çirkin” tepinmesini de hiç kaale almaz.

İzmirliler sokaktaki  gerçek sorunlar dile getirildiği ve daha önemlisi gerçekten iletişim kurmak için konuşulduğunda sözlerinize kulak verirler.

“Efendim bir zamanlar İzmir şöyleydi, böyleydi Bülent Ersoy, Tarkan, Sibel Can fuara gelirdi” gibi demode laflar edeceğinize...

Kolaycı, bayat yöntemlerle CHP muhalefeti yapacağınıza…

Her gün sokakta yaşanan onlarca somut sıkıntıyı dile getirseniz...

 “İzmir yandı, bitti, kül oldu” masalcılığından öteye geçip,  sözüne kulak verilen etkili muhalefet olursunuz belki.

***

Ama yapamazsınız, çünkü oturduğunuz beyaz makam koltukları çok rahat gözüküyor.

Şimdi zaten kış geldi yağmur çamur etraf, hava da soğuk…

Sıcak makamınızda oturduğunuz havalı beyaz koltuktan, bürokrat ahşabı masanızdan atıp tutmaya devam ettiğiniz müddetçe...

“İzmir’in kızları eskiden daha güzeldi” gibi kedi - ciğer ilişkisi çağrıştıran nobran cümleler kurdukça,

Estetikten, utanmaktan bahsedip “İzmir prensesti, dilenci oldu” dedikçe...

Kaşıkla kazanılanı, kepçeyle dökenler olmaya devam edeceksiniz.

CHP ile savaştığınızı, siyaset yaptığınızı zannederken, İzmirliler’i kendinizden fersah fersah soğutmaya devam edeceksiniz.

***

Başbakan Binali Yıldırım’ın İzmir’i nezaketle önemsediğini çok iyi biliyorum.

Kendisinin İzmir’e ve İzmirliler’e gösterdiği özeni yakından gözlemleme fırsatı bulmuş bir gazeteciyim.

İzmirliler’in hassasiyetlerini,  İzmir’de siyaset yapan birçok AK Partili’den çok daha hızlı kavradığına şahidim.

Ve İzmir’i anladığını düşünüyorum.

Hal böyle iken,

Başbakan Binali Yıldırım’ın AK Parti İzmir İl yöneticisi Mehmet Tozlu’nun İzmir’in kızları, İzmir’in mankenleri ve İzmir’in artık bir prenses değil, dilenci olduğu yönündeki iddialarını nasıl değerlendirdiğini bütün İzmir gibi ben de merak ediyorum.

***

Türkiye öyle bir ülkede oldu ki...

Siyaset ve hoyratlık iç içe.

Kabalık ve ukalalık baştacı.

En çok bağıran, en haklı.

Tüm bu hastalıklı haller “normal” oldu.

En yüksek perdeden bağıranlar, bağırdıkça gerçekten en haklı olduklarına inanıyorlar.

Ama İzmir’de sokağın nabzından bihaber, İzmir’de birikmiş onlarca gerçek sorunu dile getirmeyenler…

İzmir’e dilenci diyenler,

İzmir’de yerlerinde saymaya devam edecekler.

“Bir manken, iki manken, üç manken…”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 FERRUH GÜNEŞ
 18 Kasım 2016 Cuma 20:11
Hanzade hanım tesbitiniz mükemmel inşallah yetkililer gerekli çalışmaları yaparlarsa memnun oluruz eline sağlık mutlu kal
 Meral
 18 Kasım 2016 Cuma 19:21
Yüreğine , ellerine sağlık Hanzade... Kalemine kuvvet....
 Ayşen Civelek
 18 Kasım 2016 Cuma 18:56
Yerinde ve mükemmel tespitler alkışlanacak harika bir yazı,kalemine sağlık Hanzade Ünuz
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz