MENÜ
İzmir
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Büyük Kongre’den Sonra…
Tayfun MARO
YAZARLAR
22 Mayıs 2017 Pazartesi

Büyük Kongre’den Sonra…

Suskun Dünya’nın hür sesi… Kurultayı izlerken duydum. Erdoğan’ı böyle tanımladılar. Onların yalancısıyım. “Suskun Dünya” dedikleri, islam âlemi olmalı…

Tam bu sırada, ABD-İslam zirvesini gerçekleştirmek için, suskun dünyanın diğer sesi ve Erdoğan’ın yakın dostu Suudi kralı ile Trump bir araya gelmişti.

Demek oluyor ki 110 milyar $ verince ses daha bir gür çıkıyor ve dünyanın öbür ucundan bile duyuluyor. Neyse, münafıklığın âlemi yok… Ben yine Büyük Kongre’ye döneyim…

Büyük Kongre oldu da bitti maşallah… Erdoğan yeniden partinin başına geçti, bir daha gitmez inşallah… 988 gün sonra, vuslat sona erdi… Öyle söylediler… Ne hasret çekmişler ki gün saymışlar! Bence anayasa değişikliği yerinde olmuş; sevenleri ayırmamak lazım.

Bu arada, kıskanç CHP’liler Büyük Kongre’ye temsilci göndermemişler…

Büyük Kongre de olup bittiğine göre, şimdi sırada 80 milyonun AKP’li olması var. Erdoğan, bu anlama gelebilecek şeyler söyledi de… Tek tek herkese ulaşacaklarmış. Bahçeli’ye ulaştıkları gibi ulaşmasınlar da…

Yeni Türkiye’nin inşasını gerçekleştirecek devlet partisi olarak AK Parti, tarihi misyonu gereği, devlet ile milleti yüce idealde buluşturacak… Böyle anladım. CHP’nin ahı mı tuttu ne!

Büyük Kongre’de büyük bir müjde de verildi; İleri demokrasi geri geliyor! Kaç gün aradan sonra vuslat bitiyor, ileri demokrasi geri geliyor, onu belirtmemişler.

İleri demokrasi gereği, Yeni Türkiye’de, insan yerine koydukları herkes için insan hakları sonuna kadar savunulacak! Özgürlükler ha keza… Bütün mesele, insan yerine konulacak bir yer tutmakta.

Konuşmadan anladığım kadarıyla, OHAL, ileri demokrasinin gereklerindendir. OHAL’siz huzur ve güven olmaz. Zamanı gelince de kalkar.

Ekonomide işlerin yolunda olduğuna, üretimsiz kalkınmanın bir yolunu bulduklarına ve ilk on ekonomiden biri olacağımıza dair çok güçlü işaretler verildi gibi geldi bana... Ya da öyle zannettim.

Basın özgürlüğüne gelince; Konuşmadan benim çıkardığım kadarıyla, basın özgürlüğü var. Hakiki gazetecilerin korkmasına gerek yok. İçerdekiler gazetecilik yaptıkları için değil, vatan hainliği yaptıkları için yargılanıyorlar. Sorun yok, herkes işine baksın; Batı da…

Bir izlenim daha: Batı zulmü nihayet bitiyor. Doğu hasretimiz son buluyor. 300 yıllık Batılılaşma hikâyesi tarihe karışacak. Kültürel çoraklıktan kurtulacağız.

Gerçi biz gene de AB’ye girmek istiyoruz. Tabi ki AB hizaya gelir, ikiyüzlü davranmaktan vazgeçerse… Ne de olsa, son 300 yılın en güçlü dönemindeyiz… Batı ise gitti gider…

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında başlatılan yeni tarih yazımı, Batı kültürüne karşı duranların özel tarihiyle buluştuğunda, yeni Türkiye’nin inşasında en kritik etap geçilmiş olacak. Ak devrim.

Sadece aldığım izlenimler üzerine yaptığım bir tahmindir bu. Yeni Türkiye gençliğe teslim edilince, ben de böyle bir çıkarım yaptım.

Milletin Adamı, milletin partisinin başına geçti. Devlet, milletin hizmetkârı. Hizmetin teminatı, Devlet’in başındaki Erdoğan; Millet>Erdoğan>Devlet>AK Parti. Hepsi de yerli ve milli.

İşte böyle bir şey, Büyük Kongre’den sonra, Yeni Türkiye…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz