MENÜ
İzmir 14°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CHP İçinde Gizli Bir ‘EL’ Olabilir Mi?
Cumhur BULUT
YAZARLAR
14 Ağustos 2017 Pazartesi

CHP İçinde Gizli Bir ‘EL’ Olabilir Mi?

Son günlerde çokça konuşulan bazı şayialar üzerine biraz beyin jimnastiği yapmamız siyasal tarihimiz açısından faydalı olacaktır.

Parantez 1:

Mehmet Ağar konuşuyor:

“Şube müdürüyken bu bizim sol örgütlerin arkasında hep Rus servisleri var sanıyorduk. Ona göre şartlanmıştık. Emniyet Genel Müdürü olunca anladım ki sol örgütlerin arkasında da Batı servisleri var… Hepsinde Batı istihbaratı vardı. Yabancı istihbarat örgütleri hep vardı. Yabancı istihbarat servislerinin paravan adamları var. Fiilen içinde olmasına gerek yok. STK’lar, iş âlemleri var, her çeşit adamı kullanarak nüfuz ettikleri görülüyor.” (20 Ekim 2016-17 Temmuz Darbe Araş. Kom. İfadesi).

Ve bir portre…

Kasım Gülek. (Adana 1905-ABD 1996)… Galatasaray Lisesi Ortaokulu, Robert Kolejinde okuduktan sonra üniversite, yüksek lisans ve doktora öğrenimlerinin tümünü Fransa, Almanya, İngiltere ve ABD’de tamamladı. İki dönem Bilecik Milletvekili daha sonra da Adana Milletvekilliği, Bayındırlık ve Ulaştırma bakanlığı yaptı (1940-1948 / 1961-1965). Birleşmiş Milletler Kore Komisyon Başkanı olarak seçilip ve Kore’ye gitmesi de 1949 (!!!)

Bir yıl sonra…

DP karşısında ağır bir yenilgi alan CHP’de 1950’de bazı önemli değişiklikler oldu. Sol örgüt geleneğinin hâkim “Genel Sekreterlik” kurumu CHP’ye de getirildi. İşte o makamın “Kudretli Genel Sekreteri” de uzun yıllar hep Kasım Gülek oldu. (1950-1959).

Gülek, CHP içinde “ikinci adamlık” süresi boyunca İnönü ile büyük tartışmalar yaşadı!

Gülek bu arada, Temsilciler Meclisi Üyeliği ve Cumhuriyet Senatosu Üyelikleri de yaptı.

Ayrıca Gülek’in Uluslararası kariyerinde ise, Birleşmiş Milletler Kore Komisyonu Başkanlığı, Kuzey Atlantik Asamblesi Başkanlığı, Avrupa Konseyi Kurucu Üyeliği, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi Başkan Yardımcılığı, NATO Parlamenterler Konferansı Başkan Yardımcılığı, Atlantik Enstitüsü Başkanlığı, Doğu Akdeniz Kalkınma Enstitüsü İkinci Başkanı görevlerinde bulundu. Gülek, İngilizce, Fransızca, Almanca, Farsça, Arapça ve Korece dâhil 8 dil biliyordu.

Ecevit’in 57. Hükümetinin Devlet bakanı ve AKP’nin Eski Adana Milletvekili Tayyibe Gülek’in Babası olan Kasım Efendi’nin en önemli özelliklerinden biri de Kaynağı ABD ve Kore olarak bilinen Moon Tarikatı’ nın Resmi Türkiye Temsilcisi olmasıdır.

Moon Tarikatının ise FETÖ yapılanmasının bire bir benzeri olduğu da bilinmektedir.

Gülek ve Gülen’in sıkı dostluklarının olması, Güleni ABD ve Vatikan ile tanıştırıp ilişki kurmasını sağlayanın da Kasım Gülek olması yine Gülek’in Cenaze Namazının bizzat FETÖ Lideri tarafından kıldırması da dikkatlerden kaçmaması gereken bir ayrıntıdır!

Ya Moon Tarikatı?...

1951’de Kore’yi işgal eden ABD, Güney Kore’yi sömürgeleştirirken, sömürgeleştirmenin aracı olarak bir de Hıristiyan tarikatı kurdu. Başında da Gülen gibi geleneksel nüfusun içinden çıkmış “Sun Myung Moon” vardı. CIA’nin misyonerleri, bu tarikatı kullanarak Güney Kore nüfusunun neredeyse yüzde 50’sini Budistlikten vazgeçirip Hıristiyan yaptılar. Moon, işte bu tarikatın adıdır. Resmi adıyla söylersek; Birleştirme Kilisesi. Amacı da FETÖ’nün “dinler arası diyalog” diyerek cilaladığı tek dünya dini kurmak...

Tarikat, ABD tarafından kollanan birçok ekonomik ve stratejik kuruma sahip. Bu kurumlardan bir de “Professors World Peace Academy (PWPA)”… Türkiye’deki ilk Başkanı da Kasım Gülek!

Merkez ayağı ABD'de öteki ayakları İsrail'de olan ve 'Moon tarikatı' ile sıkı ilişki içinde bulunanların, Japonya'dan Güney Kore'ye, Suudi Arabistan'dan Mısır'a. Hindistan'a kadar uzanan geniş coğrafyada hedeflerinin neler olduğu gerçekten merak uyandırıyor.

Evet, CIA’nın kurgulayıp yönettiği bu yapıların CHP ile bağlantısı ya da CHP içinde yuvalanması gerçek midir; Kasım Gülek yoluyla böyle bir sızma olmuş mudur bilmiyorum ama bilinen gerçekler izah edilmeye mecbur ilişkilerden kurulu…

Bu arada yakın zaman önce CHP’de sol geleneğin etkin “genel sekreterlik kurumunu” ilga etmesi de önemli bir pasaj.

Fakat yazı başlığımıza aldanmayalım! Mesele sadece CHP ile de sınırlı değil. Moon Türkiye çalışmalarının içinde Eski Başbakanlardan “Ahmet Davutoğlu’nun da olduğu söylenip yazıldı” dersek ne olur acaba?…

Dilerseniz bu perdeyi de bir sonraki yazımızda aralayalım, ne dersiniz?...

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 hadi ya
 14 Ağustos 2017 Pazartesi 22:18
Genel merkez talimatiyla yazilmis gibi. Fetönün CHP iliskisi yerine bilinen AKP iliskisine iki laf etmemis. Talimat demekki büyük yerden.
 EYLEM BAŞAR
 14 Ağustos 2017 Pazartesi 13:56
tamam yazı ilginç konu dikkat çekici. Ana her partide olabilir bu mesela o dönemlerde milliyrtçi kominizmle mücadele derneklerine abd nin yardımı var . Biliniyor. Konuyu vatan ve ulusal mesele olarak algılayacaksak taşlar dökülsün. İkinci yazıyı bu sebeple bekliyorum
 Atatürkçü Türkçü
 14 Ağustos 2017 Pazartesi 12:28
MHP de Herkesin birbirini suçladığı v kavga ettiği zamanda sadece görevini yapan bilgisyle ve yaptıklarıyla büyük işler yapan Cumhur Bulutun bu yazısı da gerçekten beyinaçılımı yapıyor. Egedesonsözün çok okunmasının sebebide bu her sese yerveriyor.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz