MENÜ
İzmir 17°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Esnaf ziyareti yapan adaylara taktikler!
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
9 Mart 2019 Cumartesi

Esnaf ziyareti yapan adaylara taktikler!

Hiç dikkat ettiniz mi?

“Ege’de SonSöz” kapaklarında kullandığımız…

Belediye başkan adayı haberlerinin…

Neredeyse yarısı “esnaf ziyareti”nden…

Neden?

Çünkü…

Esnaf, o kentin harbi “kanaat” önderidir…

Esnaf, “düzenin devamı”nı ister…

Esnafı “ikna eden” maçı kazanır!

Esnaf saygılıdır…

Esnaf, çırak-kalfa yetiştirir; “insan hamuru”nu bilir!

Vergisini verir, başı dik durur…

Eğer bir belediye başkan adayı…

Esnaf’a “ham-hum” yaparsa, resmen biter!

Peki…

Başkan adayının “esnaf turu” eskiden var mıydı?

Yoktu…

2000’li yıllardan itibaren başladı bu moda!

***

Üç esnaf  “tansiyon ölçer” gibidir…

Berberler, Taksiciler ve Hamamcılar…

Bizim İzmir adayları henüz farkında değil!

Cumhurbaşkanı Erdoğan veya Binali Yıldırım mesela…

Neden yıllardır taksi duraklarıyla işe başladılar?

Koca eski Bakan Binali Bey bile…

Espriyle karışık taksicilerin kulübesinde çalan telefona bakıyor…

Taksi istemek için arayan vatandaş şaşkına dönüyor…

Sonra…

Taksicilere dönüyor, “Çayları Dursun’a mı söylediniz?” diyor…

Herkes kahkahayı basıyor…

Ardından aileden biri gibi Binali Bey’e sarılıyor…

An itibarıyla…

Siz hiç İzmir’de taksiciye sarılan bir “aday” gördünüz mü?

***

Kanaat önderlerine… Derneklere filan gidenleri…

Gülümseyerek izliyorum…

“Hoş geldin, öptüm seni, ha’di eyvallah”tan başka…

Bi’nane olmaz o ziyaretlerde…

Asıl, “sizi konuşacak” olanlara gideceksiniz…

***

Berberler müthiştir…

Onları hiç kırmayacaksınız…

Orada beş değil, 15 dakika kalın…

Bırakın sizin saçınızı tarasın…

Birlikte selfie çektirin…

Göreceksiniz…

Bi’daha gittiğinizde o fotoğrafı aynanın yanına iliştirilmiş bulacaksınız…

Her müşteriye sizi anlatır…

Hem de masal gibi…

Sanki aday değil, “askerlik” arkadaşısınız…

İşte, o zaman “kalplere vur bir zımba” olur!

***

Mesela…

Hamamlar muhteşem “adam adama kaynatılacak” mekandır…

Tellaklar çok konuşkandır…

Size iki kese atarken, hangi adayın kazanacağını…

Şıppadanak söylerler…

Söylemekle kalmaz “nokta atışı” yaparlar!

***

Şimdi devreye yeni yeni…

Kuaförler yani “kadın berberleri” girdi…

Adayları bi’konuşuyorlar, bi’konuşuyorlar…

Dersin ki…

“Burası falancanın seçim bürosu mu?”

O kadar yani…

Kadın belediye başkan adaylarına şiddetle tavsiye ederim…

Hiç bi’şi olmadı, yeni bir yemek tarifi öğrenirsiniz!

***

Lokal yerlerin “siyasi bereketi” muhteşemdir…

Urla’da… Çeşme’de… Güzelbahçe’de… Havra Sokağı’nda… Kemeraltı’nda… Güzelbahçe Yelki’de… Alaçatı’da… Ödemiş’te… Kınık’ta… Kiraz’da… Seferihisar’da…

Gördüğünüz her küçük esnafa uğrayın, birini bile “es” geçmeyin!

Amma velakin…

Şunları yapmayın!

Sakın esnafa “ordu” halinde girmeyin…

Zaten minicik bir dükkan…

Asistanınız, fotoğrafçınız, kameramanınız, akıl verenler dışarıda kalsın…

Çünkü, alışverişe gelen müşteriyi kesersiniz!

Bu da o esnafı çok kızdırır!

İkram edilen çayı-kahveyi…

“Valla daha başka kapıları çalacağız!” filan diyerek…

Asla reddetmeyin; gücenirler…

Hatta yan gözle bakarlar…

Karşı esnafta ne kadar kaldığınızın dakikasını tutarlar…

Sahte gülücüklerle konuşmayın…

Evdeki “her şeyi bilen” enişteniz gibi görün o esnafı…

***

Ne dükkana girdiğinizde ne de çıkarken…

Esnafı kendinize çekip, “şapur-şupur” öpmeye kalkmayın…

O “öpüşme atağı” eğer O’dan gelirse…

Yanaklarınızı çekinmeden uzatın!

***

Esnafın tavsiyelerine kulak kabartın…

O konuşurken, dikkat kesilirseniz…

Kalbini kazandınız demektir…

O da bu ziyareti ballandıra ballandıra başkalarına anlatır…

Siz “iki yeni oy” daha kazanırsınız…

***

Esnafa asla, “Sen nerelisin?” filan diye sormayın…

O size sorsun, “Memleket neresi?” diye…

Doğruyu söyleyin, asla “Atalarımız şuradan gelmiş aslında…” gibi mazeretlerle kapı aralamayın…

Ya da…

“Aslında Rize’de doğmuşum ama beni iki yaşımda Çeşme’ye getirmişler…” bahanelerine sığınmayın…

***

Asnafın yanından ayrılırken…

Sözüm ona…

Gönlünü kazanacağım diye…

“Aaaa, portakallar ne güzelmiş; ben de iki kilo alayım bari…”

Sıcaklığı yapmaya kalkmayın!

Bizim esnafı böyle durumlarda “öldür Allah” para almaz…

Bi’de adamcağıza zarar vermiş olursunuz!

***

Beraber fotoğraf çektirmek için mutlaka izin isteyin!

Arkadaş balık satıyordur…

Üstünde muşamba önlük vardır…

Saçı-sakalı uzamıştır…

Belki istemeyebilir…

***

Esnafın yanından ayrılıp, diğerine seğirtirken…

Asla ve asla…

Asistanınızın uzattığı “kolonyalı mendil” ile ellerinizi silmeyin…

Bu büyük hata olur…

Çünkü, bilin ki gözetleniyorsunuz…

Islak mendil kullanırsanız…

Size “mim” koyarlar…

Bittiniz demektir!

***

Final!

O esnaf başka partinin adayına…

Oy vermeye kararlı olabilir…

Hatta o ilçenin mevcut başkanından da mutlu olabilir…

Bu durumu…

Göztepe-Beşiktaş maçına çevirmeyin…

Ve de…

Sakın, bundan “alınmış / darılmış” gibi davranmayın…

Sadece…

“Hayırlısı olsun…” demekle yetinin…

Rakip adayı kötülemeyin…

Bu davranışınız “bumerang” gibi döner, dolaşır…

Size “eksi” yazar!

Haberiniz olsun…

Hayırlı ziyaretler dilerim…

Nokta!

 

Sonsöz: “Kalbinizle yaptığınız her şey, size geri dönecektir… / Hz. Mevlana…”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Sarı Çizmeli Memed'A.
 9 Mart 2019 Cumartesi 17:55
Sayın "ters" söylenecekleri söylemiş, yorumuna aynen katılıyorum.
 ters
 9 Mart 2019 Cumartesi 13:25
Seçmeni ikna edemezsiz ama esnafı yalarsan belki işe yarar diyorsunuz. Taksi durağı ziyaret eden Siyasetçiye hırsızlık, cumhuriyet düşmanlığı yapmayın, size oy vermeyene zabıta göndermeyin, protesto edenleri korumalarınıza dövdürtmeyin tavsiyesşnde de bulunsaydınız. Bunlar tipik sağ siyaset kurnazlığıdır. Ülkede esnaf dışında meslek erbabı yok mu? Vergi veriyorlarmış, neyin vergisi kuyumcu, taksici asgari ücretliden çok vergi mi veriyor? Vergi yüküyle ezilen özel sektör çalışanlarının yanına bile yaklaşamayan, onlardan korkan siyasetçilere de var mı tavsiye? Siyaset neden sadece eğitimsiz ve vasat insanlarla yapılır, eğitimli kesime yaklaşılmaz Sn.Karabel?
 sezarın hakkı sezara
 9 Mart 2019 Cumartesi 09:46
""""Aslında rize de dogmusum ama beni 2 yaşında çeşmeye getirmişler""""" Şuna çok katıldım. yani kardeşim adam memleket neresi dediyse "rize" de yada zaten 2 yaşında izmire gelmişsin . bunun rizesi mi kalmış? memleket izmir de geç. bende 3 yaşında ankaradan gelmişim 33 senedir izmirdeyim. kimseye tutupta ankaralıyım demiyorum.İş seyahatlerim hariç ankaraya gidipte yaşamışlıgım bile yok niye ankaralı yada rizeliyim diyimki? sonuna kadar İZMİR!!!
 zavallı ülkemin
 9 Mart 2019 Cumartesi 09:07
zavallı siyaset taktikleri ve bunu matah bir şeymiş gibi ballandıra ballandıra anlatmak zorunda kalan yazarı
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz