Her ne kadar nüfus cüzdanında doğum yeri Buca yazsa da, çocukluğu, gençliği Güzelyalı'da geçmiş.
Göztepe sevdası yüreğine öyle bir yerleşmiş ki...
Anlatılır gibi değil.
Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuarı'ndan 1993'te mezun olduktan sonra, ilk bestesini 1994 yılında yaptı.
TRT'de 4 yıl görev yaptı.
4 yıl da Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk Din Musikisi Anabilim Dalı Başkanı olarak hizmet verdi.
Sonra...
Ver elini Almanya...
Müzik alanında master yapmak üzere gittiği Almanya'nın Essen kentinde, gurbetteki en büyük korosunu kurdu.
Halen o büyük koronun şefliğini yapıyor.
Kimden mi söz ediyoruz.
Mustafa Alp Ataç'tan...
Mustafa Alp; Nalan Altınörs'ün söylediği "Suç bende değil", Mustafa Keser'in hep seslendirdiği "Ömrümce sevgini içsem" gibi pek çok şarkının beskekarı olan Mahmut Vefik Alp'in oğludur kendi si...
Geçtiğimiz kasım ayında İzmir'de, 25. sanat yılını kutladı.
O gece, 22 bestesi seslendirildi Ataç'ın...
İzmir'in birbirinden değerli sanatçıları. Mustafa Alp Ataç imzalı şarkılarla yüzlerce konuğu mest etti.
***
Dedik ya, Mustafa Alp Ataç, öyle böyle değil.
Tüm hücreleriyle gerçek bir Göztepeli.
Sarı kırmızıdan başka renk tanımayan...
Göztepe'nin her maçını, vatanından ne kadar uzakta olursa olsun, her dakika takip eden...
Kazandığında bayram yapan...
Kaybettiğinde hüzünlenen...
48 yaşındaki Mustafa Alp Ataç, ateşli bir Göztepe karasevdalısı ...
Bestekar kardeşimizin, hakemlik de yaptığını belirtelim.
Göztepe'nin, o zamanki adıyla PAF takımlarının iki büyük maçını yönetme mutluluğuna erişmiş.
Ve bugün, henüz kimsenin duymadığı, dinlemediği yepyeni bir Göztepe Marşı'nı yazdı.
Sözlerini yazmakla kalmadı, bestesini de yaptı.
Tribünden gelen bir Göztepeli olan bestekar kardeşimiz, sarı kırmızılı takımın kanaat önderlerinden, yöneticilerden fikir almaktan geri kalmamış marşı hazırlarken...
Onların telkinleriyle bazı yerlerde düzeltmeler yapmış.
Göztepe kulübüne marşın demosunu gönderen Ataç, olumlu dönüş alınca dünyanın en mutlu insanı olmuş.
Stüdyoya girmiş, profesyonel anlamda marşı daha da güzelleştirmiş.
En son halini yönetime kuruluna yollamış, dinlemelerini istemiş.
Başkan Mehmet Sepil ve arkadaşları, Göztepe'nin ileri gelenleri bayılmış marşa...
Yani...
Göztepe'nin İsyan Marşı'ndan sonra bir marşı daha oldu.
Onu ne zaman canlı olarak dinleyeceğiz?
Müjdeyi ben vereyim; pazar günü, Beşiktaş maçında!
İlk defa o maçta, Göztepe'nin yeni mabedinin açılış gününde seslendirilecek.
***
Peki, böyle bir marş yapmak, Mehmet Alp Ataç'ın aklına nereden düştü?
Bırakalım da kendisi anlatsın:
"Tribünden gelen bir Göztepeliyim. Evimde her yer sarı kırmızı. Göztepe, bizim hayamızın merkezi.
Almanya'da yüzlerce maça gittim.
Tüm takımların maçları, kendi mahallelerinde.
Bisikletle maça gidiyorlar, iyi mi!
Sonuçta biz Göztepelilerin de bisikletle, hatta yürüyerek maça gidebilecekleri, takımlarını izleyebilecekleri bir statları oldu.
Bir Göztepe sevdalısı taraftar, bir bestekar olarak stadın açılışına benim de bir katkım olsun istedim.
Bu marşı yazdım.
Bestesi için aylarca çalıştım.
Bugüne kadar başkalarının yaptığı bestelere sözler uydurup tezahürat yaptık, şarkılar söyledik.
Bu durum beni çok rahatsız ediyordu.
Bestesi de sözleri de bize ait marşımız olmalıydı diye düşündüm.
Mesela "İsyan Marşı", büyük ustamız Zülfü Livaneli'ye ait.
Karlı Kayın Ormanı'nda türküsünün bir versiyonudur, İsyan Marşı.
Sözün kısası... Artık Göztepe'nin Göztepe'ye ait gerçek bir marşı var."
***
İşin ilginç tarafı...
Marşı seslendiren de bir Göztepeli.
Mustafa Alp Ataç gibi o da konservatuar bitirmiş, Almanya'ya master yapmaya gitmiş ve Ataç ile yolları kesismiş.
Kim o?
Enver Yalçın!
Enver kardeşimiz de eşi Elif hanım da ateşli bir Göztepeli.
Elif hanım, Mustafa Alp Ataç ve eşi Seda Hanım, marşta vokal de yapıyor.
Kıraç, nasıl ki Fenerbahçe'nin 100. Yıl Marşı'nı yaptı.
Mustafa Alp Ataç da Göztepe'nin 95. yılında, Göztepe'nin Marşı'nı yaptı.
***
Beşiktaş maçına saatler kaldı.
Mustafa Alp Ataç'ın, kalbi duracak gibi.
Öyle heyecanlı ki...
Aklında tek soru var:
"Acaba Göztepeli taraftarlar, marşı nasıl bulacak? Beğenecek mi? Yoksa...
Amaa size şu kadarını söyledim, defalarca dinledim.
Bayıldım, büyük keyif aldım. Çok da heyecanlandım.
Göztepeli taraftarlar da büyük bir coşkuyla o marşı söyleyecek, dillerinden düşürmeyecek.
Sayfa başına git