MENÜ
İzmir 15°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İki yakanın dostluğu
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
28 Aralık 2017 Perşembe

İki yakanın dostluğu

Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte tüm Türkiye’de olduğu gibi İzmir’de de futbolun diğer spor dallarının önüne geçtiği bir dönem başlamıştır. Cumhuriyet öncesinin iki güzide kulübü Karşıyaka ve Altay’ın yanına önce Altınordu (1923) ardından Göztepe (1925) ve İzmirspor (1930) kulüpleri katılmışlardır. İzmir’de ilk resmi futbol ligi, Cumhuriyetin ilanıyla 1923-24 sezonunda başlamıştır. Cumhuriyet rejimi kuruluşundan itibaren sporla yakından ilgili bir politika izlemiştir. 1937 yılında İstanbul-Ankara ve İzmir takımlarının karmasının oluşturacağı Milli Küme maçları için dönemin İzmir Valisi Fazlı Güleç tarafından İzmir kulüpleri birleştirilme girişiminin ardında dönemin hükümetinin yayınladığı valilerin bölge spor heyeti başkanı olarak atandığını bildiren genelgesinin etkisi bulunmaktadır.

Sosyolog Dr. Ahmet Talimciler’in çalışmasından öğreniyoruz ki;

“İstanbul takımları ile Milli Küme’de layıkıyla mücadele edebilmek, güçlerin bölünmesini engellemek ve İzmir’de sporun gelişmesine katkıda bulunmak için ‘kulüpcülük belasını defetmek’ amacıyla Altay-Buca-Altınordu takımları siyah-sarı renkli Üçokspor, Göztepe-İzmirspor-Egespor takımları kırmızı-beyaz renkli Doğanspor ve Karşıyaka-Bornova takımları da siyah-kırmızı renkli Yamanlarspor adı altında birleştirilmişti.

Devlet Demiryolları mensuplarının takımı hüviyetindeki Demirspor, gerekli disiplini gösterdiği için olduğu gibi bırakılmıştır.

Kulüplerden Yamanlar’ın merkezi Karşıyaka CHP binası, diğer iki kulübünki de CHP İzmir Merkez binası olacaktı.

Birleşmeyi sağlayan valinin İzmir’den ayrılmasının ardından takımlar yeniden eski isimleriyle liglerde mücadele etmeye devam ettiler.

1959 yılında kurulan Türkiye Birinci Ligi’ne kadar İzmir adına en büyük başarıyı 1950 yılı Türkiye futbol şampiyonasını kazanan Göztepe kulübü elde etmişti.

1959 yılında kurulan birinci lige İzmir’den Altay-İzmirspor-Karşıyaka ve Göztepe kulüpleri katılmış, bir yıl sonra bu takımlara Altınordu kulübü de eklenmiştir.

1963-64 sezonunda önce Karşıyaka, ertesi sezonda Altınordu, iki sezon sonra da İzmirspor ligden düşmüşlerdir.

İkinci ve Üçüncü Türkiye liglerinin kurulması ile birlikte İzmir takımlarının Altay ve Göztepe dışında istikrarsızlığı da artacaktır.

1966-67 sezonunda Türkiye kupasını Göztepe’yi kura sonucu geçen Altay kazanırken iki sezon sonra bu kupayı Göztepe rakibi Galatasaray’ı 1-0 yenerek kazanacaktır. Göztepe’nin yurt içinde ve yurt dışında başarılı sonuçlar aldığı 60’lı yılların son dönemi İzmir kenti ve futbolu acısından da büyük önem taşımaktadır.

1969-70 sezonunda Göztepe hem Türkiye Kupası’nı hem de Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazanmasının yanı sıra, yurt dışı macerasında da Türk futbol tarihi acısından bir ilki gerçekleştirerek Avrupa kupalarında çeyrek final oynayan ilk Türk takımı olacaktır…

Türk futbol tarihinin son 30 yılında İzmir takımları başarılarıyla değil genellikle başarısızlıklarıyla ve karıştıkları şiddet olaylarıyla anılmışlardır.

Karşıyaka ve Göztepe kulüplerinin 1981 yılında oynadıkları ve 80 bin kişinin izlediği müsabaka, dünya futbol tarihine bir İkinci Lig karşılaşmasındaki en fazla seyirci rekorunu elinde bulunduran karşılaşma olarak geçti. Bu maçtan sonra başlayan rekabet, ne yazık ki bu kulüplerin futbol kamuoyu nezdinde olumsuz bir imaja sahip olmaları ile devam etti. Karşıyaka ve Göztepe taraftarları arasında yaşananlar futbol sahalarından, basketbol hatta kadın voleybol karşılaşmalarında yaşanan olumsuz görüntülere kadar sıçradı.

***

Bu tarihsel girişi Yiğit Akın’ın 2004’de “Yavuz ve Gürbüz Evlatlar” (İletişim Yayınları) kitabından da yararlandım.

Bu girişin nedeni de 1912 Karşıyaka Derneğimizce düzenlenen geçmişteki KSK, Göztepe rekabetinin ve dostluğunun her iki takımda oynamış eski futbolcuların panelist olarak katılıp, yaşanmışlıklarını aktardıkları etkinlik. İstanbul’da olduğum için katılamadım ama Vehbi Moğol dostum sağ olsun her şeyden haberdar etti.

1912 Karşıyaka Derneği'nce düzenlenen "İki Yakanın Dostluğu" isimli panel geçen Çarşamba saat: 19.12'de Çarşı Kültür Merkezi'nde yapıldı. Dr. Ahmet Talimciler'in yönettiği panele, KSK ve Göztepe'nin eski futbolcuları; Kemal Canıvar, Erhan Özalp, Rıza Tuyuran ile Nevzat Güzelırmak, Ercan Ertemçöz ve Yüksel Can konuşmacı olarak katıldılar.

1912 Karşıyaka Derneği’nin yöneticileri panel ile çok önemli bir açıklama yaptılar: Her şeyden önce sporun sadece söylemsel düzeyde dostluk, kardeşlik ve fair play duygusunu içermediğini aynı zamanda fiiliyatta da tüm bunların olmazsa olmaz olduğu gerçeğini hatırlatmak isteriz. Bu paneldeki amacımız  ‘İki Yakanın Bir Arada’ lığı üzerinden geçmişte yaşananları, bu dönemin tanıklıkları ışığında tarihe not düşmekten ibarettir. Söz konusu olan organizasyonun ne Karşıyaka Belediyesi ile ne de Karşıyaka Taraftarlar Derneği ile bir ilişkisi bulunmaktadır. Burada belediye içinde yer aldığı ilçenin kültürel etkinliklerine katkıda bulunmak amacıyla yer tesisinde bulunmuştur. 

***

Ahmet Talimciler ile başladık onunla bitirelim: İzmir kenti sporun/futbolun ekonomik getirilerinden uzakta kalmış ve futbol ile kentlilik bilinci arasındaki bağ kurulamamıştır. Önümüzdeki sürecte İzmir takımlarından hangisi içinde bulundukları yerleşim yeri ve o yörede yaşayan vatandaşlar ile sadece taraftar kazanma anlamında değil; kentlilik bilinci yaratma ve bu insanlarla ortak bir takım duyguları paylaşabilmenin yollarını acarsa ayakta kalmayı başarabilecek…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Serdar Yasa
 29 Aralık 2017 Cuma 09:55
Geçmişi başarılarla dolu İzmir in iki karşı yakasının başarılı spor kulübünün gerçekleştirdiği toplantı ebedi birlikteliklere kardeşliklere neden olur inşallah. Futbolcuların çabasının yanında İzmir in ileri gelenlerinin spora kardeşliğe gönül verenlere de çok iş düşüyor sanırım. Elinize kaleminize sağlık sevgili Nedim ağabey.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz