MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Keşke...
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
24 Kasım 2014 Pazartesi

Keşke...

Evet sayın seyirciler...
Başbakan Davutoğlu da Dersim olayları için özür diledi. Hatta dilemekle kalmadı Dersim olaylarını ‘Kerbela’ya’ benzeterek tarihi olaya bir kez daha siyasal bir derinlik kazandırdı.
Davutoğlu’na sormak lazım...
Yavuz Selim... 4. Murat... Kuyucu Murat...
Hatta Kanuni...
Bunların yaptıkları da ‘Kerbela’ sayılır mı acaba?
Yoksa ‘Tıpkı Ermeni tehcirinde’ olduğu gibi tarihi tarihçilere mi bırakmalıyız?

Davutoğlu’na şunu da sormak lazım...
Büyük lideriniz, halefiniz, haşmetmeap hazretleri de Dersimliler’den özür dilemişti.
Bundan tam 4 yıl önce...
Kabuk bağlamaya yüz tutmuş yaraları kanatmıştı.
Her fırsatta Kılıçdaroğlu’nun Aleviliğinin altını çizerek rakibine mezhepsel üstünlük kurmaktan imtina etmeyen Erdoğan’ın 4 yıl önceki özrü yetmemiş olacak ki...
Davutoğlu da tıpkı halefi gibi Dersim’i kaşımaya başladı.
*
Dersim...
Derin yara...
Kime sorsan acı, gözyaşı...
Keşkelerin kar etmeyeceği tarih sayfamızın kap kara bir sayfası...
Hepsi değil yüzde 1’i bile doğru olsa kafi...
Katlanılması zor bir gerçek!
Sadece Dersim mi?
Sivas’ı, Çorum’u, Maraş’ı... Hatta Gazi Mahallesi’ni...
Hatta Gezi Parkı sürecinde katledilen gencecik bedenleri...
İşte Sayın seyirciler...
Samimiyyet...
Çift Y ile...
Dersim için 80 yıllık yaraların kabuğunu kaldıranlar kendi hükümetleri döneminde katledilen 15 yaşındaki Berkin’in, 19 yaşındaki Ali İsmail’in ardından neler söylemiş, neler yapmışlardır?
Hepimizin malumudur.
Birileri gündemi her değiştirmek istediğinde dümeni Dersim’e kırarsa...
Birileri her defasında tarihi gerçekleri siyasal ranta çevirmeye devam ederse...
İşlerine gelince ‘tarihi tarihçilere bırakalım’ deyip işlerine geldiğinde tarihi çatır çatır günü birlik amaçlarına alet ederse...
Bize de en azından bir kaç satır yazıp bu samimiyetsizliğin altını çizmek düşer.

Keşke Sayın Erdoğan’ın Sayın Davutoğlu’nun niyetinden şüphe etmesek...
Keşke ‘Dersim üzerinden’ CHP’yi köşeye sıkıştırıp giderek muhafazakarlaşan Sünni seçmenin gözünde ‘Alevi partisi’ ilan ettirmek gibi bir algı operasyonundan şüphe etmesek...
Zaten yetersiz olan muhalefeti kendi sorunsallarıyla boğup, seçime 7 ay kala ‘yumuşak karnına’ etkili bir darbe daha indirmenin gayreti bu kadar dışa vurmasa...
Keşke yerleştirilmeye çalıştığınız ‘Yeni Türkiye’ tezini 80 yıllık acılar üzerinden tezgahlama niyetinizi bu kadar belli etmeseniz.
Keşke, keşke...
‘Özür dilemek erdemdir, büyüklüktür’ diyor Sayın Davutoğlu.
Keşke o erdemi sadece tek Atatürk dönemindeki olaylarda göstermesek...
12 yıllık iktidarımızdaki yanlışları da ortaya koyabilsek, aynaya bakabilsek...

Ne Erdoğan ne Davutoğlu ne de bir başkası...
Gezi Parkı olayları sırasında polis tarafından vurulan ve 1 yıl hastane yaşam savaşı veren 15’indeki Berkin için özür dilemeden sokak ortasında linç edilen 19’undaki Ali İsmail için polis kurşunuyla alenen vurulan Ethem ve diğer çocuklar için özür dilemeden Dersim’deki çocukları ağzına almasın.
Bir noktadan sonra ters teper...
Benden demesi...
Not1: Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum diyen anlayışa hürmetle... Öğretmenlerimizin günü (her şeye rağmen) kutlu olsun.
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 İlker
 26 Kasım 2014 Çarşamba 08:56
Harika anlatmışsın ama bazı kafalara çaksan girmiyor.
 Öz Bucalı
 24 Kasım 2014 Pazartesi 14:16
Yüreğine,kalamine sağlık.Umarım bu yazıyı okuması gerekenler okur ve bir parça olsun birşeylar anlayabilirler.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz