MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kıyamet kopmadan önce!
Neşe ÖNEN
YAZARLAR
15 Mart 2020 Pazar

Kıyamet kopmadan önce!

Uzun yıllardır hayalini kuruyordum. Gerçekleşeceğine dair inancımı korumaya çalıştım. Bir taraftan büyük şehirde yaşamanın cazibesi. Getirdiği imkanlar. Diğer taraftan küçük bir yerde yaşamanın vereceği yalnızlık duygusu ve iç sıkıntısı. Bu ikisi arasında bocalayıp dururdum. Ama şimdi kararım net! 
Bir köye ya da yeterince büyük bir toprak parçasına dağ başında bile olsa, ev kurup yerleşmek. Bağ, bahçe işleriyle uğraşıp,üç beş küçük hayvan yetiştirmek. Kendi sebzemi, etimi, yağımı, peynir ve sütümü üretmek. Yoo! Yüksek sesle söyleyince, kulağa hiç de sıkıcı gelmiyor. Belki de en doğrusu bu... 
Aslına bakarsanız, şu Corono virüs pandemi günlerinde insandan insana bulaşan başka virüs pandemilerinin de önemli olduğunu daha iyi anlamaya başladım. Bir hatırlayın! Corono’ya sıra gelinceye kadar, ne kadar çok virüs bulaştırdık birbirimize... İhanet, yalan, adaletsizlik, zulüm, eşitsizlik, riyakarlık, düşmanlık, kin... Aldı başını gitti. Her birimiz az ya da çok enfekte olduk bu virüslerle. Çoğumuz bağışıklık kazandı. Tam da gül gibi geçinip gidiyorduk bunlarla. Başımızı çevirip, görmemezlikten geliyorduk virüse bulaşanları. Yan yana, omuz omuza olmakta bir beis görmüyorduk. Toplumda gittikçe yayılmasını da epeydir kanıksamıştık... Sadece bir şeyi unutmuştuk; doğanın ve hayatın da bir planı var!
Tabiatın içinde barınırdığı canlıların birbirleri ile uyum içerisinde yaşama hakkına riayet etmeyen ve bunun için gerekli önlemleri almayan insanlık, sonuçlarına katlanması gerektiğini de görmüş oldu. Bu kadar basit. Doğa bize ayarları ile oynamanın ve kendisine hürmet etmemenin cezasını ağır kesiyor. Çaresiz ödeyeceğiz! Peki ya toplumsal hayatımızın en temel unsuru olan insanlığa bulaşan virüslere karşı süren cahilliğimiz, tedbirsizliğimiz, umarsızlığımız? Toplumsal yaşamın da tıpkı doğa gibi kendine özgü işleyen yasaları olduğunun farkında mıyız? 
Bilim insanları ümid edilir ki Corono virüsüne karşı bir aşı geliştirecekler ve canlıları soykırıma uğramaktan kurtaracaklar. Ancak insanlığa bulaşan toplumsal virüs pandemilerine çözüm bulunmazsa, eninde sonunda daha büyük felaketlerin yaşanması ve insanlığın tümden soykırıma uğraması kaçınılmaz olacaktır. İşte bu nedenle benim yakın geleceğe dair kurtuluş senaryom, minik bir arazi parçasına yerleşmek. İnsanlığın ilk başladığı yere dönmek. Kararlıyım, net! En azından kıyamet kopmadan önce!
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz