Nilüfer Çınarlı Mutlu’nun, projelerini ve gelecek vizyonunu anlattığı toplantıyı izledim. Davetleri için teşekkür ediyorum.
Hemen ifade etmeliyim ki Nilüfer Çınarlı Mutlu, doğru aday. Daha konuşmaya başlarken projelerden ziyade hizmetin ön planda olacağını söylemesi, samimiyetinin ve sahiciliğinin karinesiydi.
Projelerle göz boyamak yerine hizmeti ön plana çıkarmasından ve devamında gelecek vizyonuyla dile getirdiklerinden benim anladığım, şehre hizmet edecek.
Projelerin abartısız anlatılması ve yapılabilir olması ayrıca dikkate değerdi. N. Ç. Mutlu’nun “en”lerde dolaşmadan insan ve hizmet odaklı yaklaşımı, umut veriyor.
Dirençli şehir, kültür mirası, kent belleği, afet hazırlığı, katılımcılık ilkesinin işletilmesi, şeffaflık, hesap verilebilirlik, İnovasyon Merkezi, dijitalizasyon, kamusal yaşam alanlarında eşit yurttaşlık ilkesi, gıda bankacılığı, işsizlikle mücadele, kadın-gençlik-engelli politikaları, halk sağlığı, İzmir merkezli sanat ve kültür etkinlikleri, iklim krizi başlıca hizmet ve proje başlıkları.
Bir de çok kararlı şekilde dile getirdiği kaldırım işgali sorunu var ki bence çok önemli. Kaldırımların boşaltılacağını söyleyen Nilüfer Çınarlı Mutlu; Kaldırımlar yayaların olacak! diyor. Seçilir ve kaldırımları yayalara geri vermeyi başarırsa, efsane olur.
Bu arada, ilgimi çeken sevimsiz bir konuya değinmeden geçemeyeceğim. Eşrefpaşa’da düzenlenen kadın dayanışması temalı kahvaltıda konuşan Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka ve “kahvaltı organizasyonu” bir arada hiç olmamış. Ortaya çıkan absürd tablo beni çok şaşırttı.
Konak, kente kimliğini veren tarihi merkez olmanın yanı sıra, nüfus yapısıyla da bir mozaik. Deniz ile tepeler arasında uzanan İzmir’de en fazla sorun yaşanan bölge. Belki de yönetilmesi en zor bölge…
Ve CHP’nin Başkan adayı, sorunların ziyadesiyle farkında. Gerek mesleki formasyonu gerekse uzun yıllardan beri Konak’ta yaşıyor olması önemli bir avantaj.
Sayın Nilüfer Çınarlı Mutlu’ya, Konak’ı mutlu etmek için çıktığı yolda başarılar diliyorum.
8 Mart 1857’de, grev sırasında çıkan yangında yanarak can veren 129 kadın işçiyi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde saygıyla anıyorum.
Sayfa başına git