MENÜ
İzmir
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kongrelere bakınca…
Engin ÖNEN
YAZARLAR
15 Ocak 2020 Çarşamba

Kongrelere bakınca…

İzmir’de uzun süredir yerel iktidarı elinde tutan CHP, bu dönem ilçe kongrelerini, Karşıyaka hariç tamamlamış bulunuyor…

Bu kongrelerden beklenildiği gibi, bir yeni bakış açısı, yenilenme falan çıkmadı. Zaten mücadele de bu yönde değildi. İlçe ve il örgütünü ele geçirme esas motivasyon olduğu için, kongrelerde farklı kişi ve gruplar aynı anlayışla yarıştırlar…

Doğal olarak hesaplar da parmak hesabıydı. Kim ya da hangi grup kaç ilçeyi ele geçirdi…

Geçen dönem Aziz Kocaoğlu, otoriter bir tavır izlemiş ve doğrudan müdahil olmuştu. Hem parti örgütü hem de ilçe belediye yönetimleri üzerinde mutlak hakimiyet kurmuştu. Bu dönem ise parçalı bir yapı var. Bu parçalı yapı, Büyükşehir ve ilçe belediye başkanları atamasında da kendini göstermişti… Üç beş ilçe falancaya, dört beş ilçe filancaya gibi…

İzmir CHP’de üç dört parçalı yapı, Aziz Bey’den sonra farklı ittifaklar içine girdiler. Kongreler sürecine yansıyan da buydu…

***

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in parti örgütünde deneyimi yoktu. Ancak uzun yıllar örgütte çeşitli görevlerde bulunmuş profesyonel bir grupla (ki o da içinde bir ittifakı içeriyor, aynen karşı tarafındakiler gibi) hareket ettiği görüntüsü vardı... Ancak geçen gün İz Gazete’ye verdiği açıklamada Soyer, “Ben kongrelere karışmıyorum” açıklaması yapınca çeşitli yorumlar yapılmaya başlandı…

Birlikte hareket ettiği ekip, ilçelerde başarısız olduğu için bu açıklamayı yaptığını söyleyenler de oluyor, Genel Başkan’dan bu yönde telkin aldığını düşünenler de… Doğrusunu kendi biliyor tabii…

***

Aslına bakarsanız bir belediye başkanının parti örgütü üzerinde mutlak hakimiyet kurmaması ya da kuramaması daha iyi bir şey. Bu profesyonel siyaset açısından değil ama demokrasi açısından iyi…

Bizim demokrasi ile ilişkimiz her ne kadar giderek sandıkla sınırlandıysa da, aslında demokrasi gücün / iktidarın yoğunlaşmasını değil yayılmasını ve dağılmasını öngören bir sistemdir…

Bu anlamda İzmir CHP kongrelerinde ortaya çıkan tablonun pozitif olması gerekir değil mi? Dışardan bakan ve olaylara yabancı biri için “evet”... Yani tek bir kişi ve grup hakim olamıyor, gruplar arasında güç paylaşılıyor…

Ama işin aslı öyle değil. Çünkü bu gruplaşmalar farklı bir siyaset anlayışını temsil eden demokratik yapılar değiller. Çeşitli kaynaklardan beslenen ve önemli ölçüde pre-modern ilişkileri de kullanmayı alışkanlık haline getirmiş güç odakları söz konusu olan…

***

CHP Parti Programının Yerel Yönetimler bölümünde şöyle bir ifade bulunur: “CHP, Yerel Yönetimleri, yerel güç odağı olarak değil, yerel demokrasi odağı olarak görür.”

Ne yazık ki, bu ifade, literatür ve sol / sosyal demokrat ideoloji açısından anlamlı olsa da, pratik siyasette karşılığı bulunan bir ifade değildir…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz