Merak edilenler!..

Yıllardır spor dünyasının içinde olan insanlar olarak...

Sporun her dalında neler oluyor?

Kulüplerde güncel ne var, ne yok?

Spor tesislerinin durumu nedir, neler yapılıyor-yapılamıyor?

Araştırırız; sorup-soruştururuz!..

Merak ettiğimizden değil...

Gazetecilik gereği...

Kamu oyunu aydınlatmak için...

Kimine yanıt gelir...

Kimine gelmez...

O zaman iş inceleme-araştırmaya girer...

Derine, daha derine yani!..

Yanıtsız kalan sorular, karşınızdaki kişinin ya da kurumun o gün için size karşı takındığı özel bir tavır değilse, belki de kurumsallığın gereği alınmış bir dizi iç disiplin uygulamasıdır.

Bunu anlayışla karşılayabilseniz de; mutlak bir muhatabın olması gereği üzerinde durursunuz. Ki olması gereken de budur. Yoksa eğer o zaman bir dizi iletişim sorunuyla karşı karşıya kalırsınız...

Haberlere, yorumlara kızar...

Yasaklar uygulamaya koyar...

Yasakçı olursunuz!..

Oysa ne zordur içe kapanık yaşamak!..

Kısa süre önce Sevgili Mutlu Yılmaz'ın köşesinde yazdığı "Yerele kapalı, ulusala açık Göztepe" yazısını okuduğumda...

Haber için gece-gündüz Göztepe'nin peşinde koşan...

Yağmur-çamur demeden yılmadan çalışan...

Yöneticisinden, teknik adamından fırça yiyen; yıpratılan...

Son aşamasında gazete yöneticilerine şikayet edilen muhabir arkadaşlar geçti usumdan...

Süper Lig'e yükselen Göztepe'de, iletişimin de "süperleşmesini" beklerken...

Yerel basına "kapalı gözlük" yakışır mı hiç?

Üstelik kentle özdeşleşmiş takımı, hangi anlayışla "yasaklı" konuma sokuyorsunuz?

Merak bu ya!..

Bir kez daha sordum...

Haftada bir genel görüşe açmışlar!..

O da teknik direktörün toplantısı sonrası, 15 dakika!..

Çok büyük özveri!..

Kimsenin Göztepe'den futbolcu kaçıracak, tesislerdeki bilinmezleri kurcalayacak hali yok!..

Çözün şu zincirleri de haber, röportaj okusun Göztepe taraftarı; fotoğraf görsün takımından!..

Basın ve Halkla İlişkiler bu çağda böyle işlemez ki!..

Yok eğer "biz halimizden de, uygulamadan da memnunuz" diyorsanız...

O halde size kolay gelsin!..

Bir haber de Altınordu'dan çıktı geçtiğimiz günlerde...

Alt yapısında güzel işler yapılan; eğitimli futbolcu yetiştirme yolunda bir "Futbol Akademisi" olan kırmızı-lacivertliler adına üzüntü verici olduğunu düşündüğüm haberde, "Altınordu'nun Selçuk'taki Metin Oktay Yerleşkesi'ndeki ek tesisleri ve yeni futbol sahaları yapımı için İzmir Büyükşehir Belediyesi ile imzaladığı Protokol iptal edildi" deniliyordu...

İçeriğinde, Altınordu'nun bugüne dek verdiği sözleri yerine getirmemesi nedeniyle İBB'nin protokolu fesh ettiği yazıyordu...

Ama ayrıntı yoktu ne yazık ki!..

Ne olmuştu?

Dr. Salih Mertan Başkanlığı'ndaki Altınordu Spor Kulübü Derneği mi protokolün gereğini yapmayan; yoksa S. Mehmet Özkan Yönetimindeki Altınordu AŞ mi?

Anlaşılamadı...

İnsan ister istemez meraklanıyor...

Çünkü, güzel işlerin aynı güzellikte işbirlikleriyle büyümesi daha bir anlam kazanıyor!

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin o tesislere ve Altınordu'ya katkısının büyük olduğu da düşünülürse...

Konuyu aydınlatmakta yarar var...

O da Altınordu yöneticilerine düşüyor...

Günümüzde iletişim yollarının kolaylıklarından yararlanmak gerek!..

Yorum Ekle