MENÜ
İzmir 12°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Millet İttifakı’nın temel sorunu
Harun ÖZDEMİR
YAZARLAR
2 Temmuz 2019 Salı

Millet İttifakı’nın temel sorunu

Projeksiyonlar gösteriyor ki, olası erken, olasılıkla da 2023’te yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerini“millet ittifakı” açık ara önde bitirecek.Projeksiyonların gösterdiği tablo bu!

Tabii ki yol kazası olmazsa!

Gerçek şu ki; millet ittifakının 31 Mart ve 23 Haziran’da yürüttüğü kapsayıcı, kucaklayıcı, her kesime güven veren yumuşak ve samimi dile dayalı halkla ilişkiler stratejisi, kibir abidesine dönüşen “cumhur ittifakı”naadam akıllı bir yenilgi yaşattı.

Şunu da unutmamak gerekir:

Çok geçmez seçim havası dağılır, Türkiye başka sorunlarla uğraşmaya başlar. Zaten Türkiye’yi meşgul edecek birbirinden önemli yeteri kadar sorun da var.

Siyaset; zamanını sorunları konuşmakla tüketecekse,çözüm fırsatını da kaçıracaktır. Bundan emin olabiliriz.

Türkiye’nin önünde çok ciddi sorunlar olduğu gibi Millet ittifakının da önünde önemli sorunlar var. Bunları da görmek gerekir.

-Biri başarı sarhoşluğu ve şımarıklığı riski. Diğeri de,

-Önümüzdeki genel seçimde Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı.

Millet ittifakı, heyecanın çok yüksek olduğu ilk günlerde sergilediğigösterilerde şımarıklığa fırsat vermedi.

Bunu görmek gerekir. Olgun tavrın faydası,gelecek seçimde daha fazla takdir ve destek görecektir.

Fakat; Millet ittifakının cumhurbaşkanı adayının kim olacağı sorunu,o kadar kolay aşılacak gibi görünmüyor.

Geçen cumhurbaşkanlığı seçiminde İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener, gittiği her ilde kısa süredeki en büyük başarısının Abdullah Gül’ün aday olmasını engellemek olduğunu meydanlarda övgü ile ilan etti!

Bu en çok kimi mutlu etti derseniz, tabii ki Sayın Erdoğan’ı!

İkinci bir direnişi de 40 kişilik CHP Parti Meclisigösterdi! Anlaşılan o ki CHP’nin “Türkiye’nin en büyük sorunu Erdoğan’dır”sloganı, nasıl olduysa artık, Sayın Erdoğan’a desteğe dönüştü!

-Meral Akşener, partisinden daha az oy alarak acaba neyi başardı, bunu düşünen oldu mu?

-Peki, CHP Parti meclisindeki çoğu üyenin direnişi kime yaradı, anlayan oldu mu?

Hani;Akşener ve Muharrem İnce, sabaha kadar, yağmurda çamurda, karda tipide YSK’nın önünden ayrılmayacaktı?!

Meydanlarda verilen sözlere neler oldu; ey akiller?!

Bu liderlerin oylarını saymadan ve oy verenlere saygı duymadan gözden kaybolmalarıne ile açıklanabilir?!

Erken veya zamanında yapılacak seçimde Türkiye yine aynı tabloyu mu yaşayacak?

Ekrem İmamoğlu’nun 13 bin farkla kazandığı seçim yenilenince, 23 Haziran’da 806 bine nasıl çıktı?

806 bin içerisinde Ak Parti’den gelen oyu hesaba katan oldu mu?

Peki, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ak Parti’den oy alamayan millet ittifakı adayının seçimi kazanması mümkün mü?

Bunu da mı ben düşüneyim!

Yapmayın Allah aşkına!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Abdullah Çağrı Elgün
 5 Temmuz 2019 Cuma 08:53
Güzel bir inceleme Özellikle oylar sayılmadan, durumlar netleşmeden Muharrem İNCE ve MERAL AKŞENER nereye kayboldular?... Bunları AKP''liler bir yere mi kapattı?!.. Derin güçler veya R T ERDOĞAN, Meral''i Abdullah GÜL''Ü engellemek için çıkarıp: "Tamam Merak, işini tamamladın geriye çekil !.." mi dedi? Seçimi önde giden Muharrem mi kazandı, R T ERDOĞAN mı?!.. Kimse anlayamadı... Ne muharrem İnce ne de Meral''in GIKI çıkmadan seçim sonrası neredeyse bir hafta kayboldular?!.. Bu duruma nasıl anlam verilmeli?!..
 Oğuz Kaan
 3 Temmuz 2019 Çarşamba 13:52
Kumpas olduğu mahkeme kararı ile tescillenen Ergenekon Davasının baş savunucusu Abdullah Gül'ü savunmaya parlatmaya çalışmayın. Sayın Akşener en doğru tavrı göstermiştir. Biz Abdullah Gül'ün Çankaya Noteri olduğu günleri de gördük.
 Fikret ASLAN
 2 Temmuz 2019 Salı 15:30
Fetö darbesinden yüzlerce kez müebbet hapis cezası alan hainlerin birinci derece yakınlarını (örneğin darbeci Mehmet Dişli'nin kardeşi Şaban Dişli'nin Hollandaya Büyükelçi olarak atanması) en büyük makamlara atayan AKP'ye güvenim sıfırdır ve bu atamalardan dolayı 15 Temmuz Hain darbe girişimine tiyatro diyenlere inanmaya başladım neredeyse.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz