MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Muvazaa
Erkan SEVÝNÇ
YAZARLAR
5 Şubat 2020 Çarşamba

Muvazaa

Hukuk’ta muvazaa, bir hukuki ilişkinin taraflarının, üçüncü kişileri aldatmak amacıyla, gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak konusunda yaptıkları gizli anlaşma…

Arapça kökenli bir sözcük olan muvazaa “danışıklık” anlamına gelir. Kızılay’ın bağışları üçüncü kişi ve kuruluşlara aktarması bir muvazaa örneği…

***

Yapılan işlem Vergi Usul Kanunu’na aykırı bir işlem. Bir tarafta Vergi Kanunu’na aykırı işlem suçu var, diğer tarafta da görev suçu var. Haftayı, Kızılay’ın “gönülleri titreten” haberleriyle geçirdik... Kan vermek için kuyruğa girdiğimiz ya da telefonlardan SMS bağışları yaptığımız bu güzide kurumun ne hale getirildiği Elazığ depremiyle gözler önüne serildi…

Oysa Kızılay bizim gözbebeğimiz. Savaş alanında yaralanan ya da hastalanan askerlere hiçbir ayrım gözetmeksizin yardım etmek amacından doğan bir kuruluşumuz…

11 Haziran 1868 tarihinde “Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti” adıyla kurulan Kızılay,1877'de “Osmanlı Hilali Ahmer Cemiyeti”,1923'de “Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti”,1935'te “Türkiye Kızılay Cemiyeti" ve 1947'de “Türkiye Kızılay Derneği” adını almış…

Aslında “KIZILAY”, büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün armağan ettiği bir isim... Kızılay'ın alameti, beyaz zemin üzerinde karşıdan bakarken sola doğru açık “kırmızı "ay"… Yalnız Kızılay bayrağındaki “ay”ın açık yüzü bayrak direğinin tersine doğru…

Kızılay, 1876 Osmanlı-Rus Savaşı'ndan 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'na kadar geçen süre içinde, Türkiye'nin taraf olduğu tüm savaşlarda, cephe gerisinde kurduğu seyyar ve sabit hastaneler,hasta taşıma servisleri, donattığı hastane gemileri, yetiştirdiği hemşireler ve gönüllü hasta bakıcılar aracılığıyla savaş alanında yaralanan ya da hastalanan on binlerce Mehmetçik'in dost ve düşman askerinin bakım ve tedavisine yardımcı olmuş, savaş esirlerine gereken insancıl yardımları yapmış, savaştan etkilenen sivil halkın bakımı ve korunması için çaba göstermiş, Birinci Meşrutiyet’in ilanından sonra İstanbul'da görülen büyük kolera salgınından bu yana yurdumuzda ortaya çıkan doğal afetlerde felaketzedelerin bakımını, barınağı ve beslenmelerini sağlamış, uluslararası yardım faaliyetlerine katılmış, hemşirelik eğitimi, ilkyardım ve kanla ilgili hizmetler alanında öncülük yapmış, korunmaya gereksinen pek çok vatandaşımıza gereken sosyal yardım ve hizmetleri sunmuş...

***

Kızılay'ın amacı, her nerede görülür ise hiçbir ayrım yapmaksızın insanın acısını önlemeye veya hafifletmeye çalışmak, insanın hayatını ve sağlığını korumak, onun kişiliğine saygı gösterilmesini sağlamak ve insanlar arasındaki karşılıklı anlayışı, dostluğu saygıyı, işbirliğini ve sürekli barışı getirmeye uğraşmak... Kızılay ihtiyaç anında dayanışmanın, ıstırap anında eşitliğin, savaşın en kızgın anında insancıllığın, tarafsızlığın ve barışın simgesi… Kızılay, tüzel kişiliğe sahip, özel hukuk hükümlerine tâbi, kâr amacı gütmeyen, yardım ve hizmetleri karşılıksız olan ve kamu yararına çalışan bir gönüllü sosyal hizmet kuruluşu olup Genel Müdürlük teşkilatı dışında kalan bütün kademelerindeki görevler fahri… Bu görevlerden birini de İzmir Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı yürütüyor. Kendisiyle yaptığım söyleşide, Kızılay’ın o yetersiz yıllarını geride bıraktığını söylediğinde, “Hah şöyle…” demiştim… Şanlı neler yaptıklarını birer birer anlatırken de gururlanmıştım…

***

Ama kazın ayağı öyle değilmiş... Kızılay yine aynı tas aynı hamammış. 1999 depreminde bölgeye ancak üç gün sonra ulaşabilen bu kuruluş Elazığ’da o hantal görüntüsünü atmıştı ancak genel başkanının, “vergi kaçırma değil vergiden kaçınma” diye nitelendirdiği Ensar Vakfı’na aktarılan şartlı bağış, başkanın oğlu başta olmak üzere yakınlarının Kızılay’da aktif görevler almaları, yine başkanın Kızılay Yatırım Holding’in ortakları arasında bulunması, Kızılay Ankara Beypazarı Temsilcisi Ahmet Kavas’ın bir erkek öğrenciye beş yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanması bardağı taşıran damlalar oldu…

***

Kızılay’a tekrar kayyum atanacak gibi görünüyor... Türk Hava Kurumu da bugün kayyum ile yönetiliyor… Niye bu yardım kuruluşlarını siyasetin arka bahçesi ya da “tamamen duygusal” işler yapmaktan kurtaramıyoruz, anlamak mümkün değil…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz