MENÜ
İzmir 16°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Neyin ittifakı?
Fatih YAPAR
YAZARLAR
10 Eylül 2018 Pazartesi

Neyin ittifakı?

Kurban Bayramı’nın ilk günüydü!

Bayram namazından çıkan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yerel seçim sürecine ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı açıklamasının içinde, “Erken seçim Türkiye'yi bir başka kaosa sürüklemek olur. Mahalli idareler seçimlerinde siyasi partiler arasında ittifak söz konusu olmaz” dedi.

Kısa süre sonra da, “Türkiye’nin beka mücadelesi verdiği dönemde MHP yine uzlaşmalı, sağduyulu duruşunu devam ettirecektir. 24 Haziran’da elde edilen kazanımların 31 Mart’ta yok olmasını arzu etmiyoruz” diyerek yeşil ışık yaktı.

Son olarak kurmaylıklarıyla yaptığı MYK toplantısında “ittifak” yerine "işbirliği ve anlaşma" ifadelerini kullandı.

Bu arada Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ağzından , “Sayın Bahçeli’nin bu konudaki yaklaşımı tam nedir bilemiyorum. Biz böyle bir noktada bu işe olumlu yaklaşabiliriz. Milletvekili seçiminde attığımız bir adım var. Böyle bir durumda yerel seçimlerde de böyle bir adımı müşterek olarak atabiliriz. Taraflar olumlu bakarsa böyle bir adım niye olmasın, olabilir” cümleleri döküldü.

Kısacası süreç herkes için hızlı bir şekilde yerel seçimler yaklaşırken “24 Haziran Modeline” doğru ilerliyor.

MHP ile AK Parti’nin anlaşamayacağı, uzlaşamayacağı bir nokta aslında bulunmuyor. Her iki partinin son yerel ve genel seçimler sonuçlarına göre  güçlü/avantajlı ya da dezavantajlı olduğu bölgeler belli. Genel seçimde sürpriz yapan MHP’nin oylarının AK Parti tabanından geldiğini gösteren birçok kamuoyu araştırması ortaya çıkmadı mı?

Şimdilik bölgesel olarak kayyumlarla yönetilen belediyelerde güçlü olan HDP’nin nasıl bir taktik izleyeceği ise belli olmasa da Cumhurbaşkanlığı seçim süreci üzerinden ittifakı zorunlu olan CHP ve İYİ Parti faktörü var. Tıpkı onlar da AK Parti-MHP’de olduğu gibi aynı tabandan ve sosyolojik yapıdan besleniyor.

Özellikle CHP’nin aktif olduğu kıyı kesimlerinde yadsınamaz bir İYİ Parti gerçeği var!

Sosyolojik olarak “kıyılara sıkışmakla” eleştirilen ve “açılım” yapması beklenen CHP,  yerel seçim sürecinde ne yapacak?

Başta İzmir olmak üzere, Aydın, Muğla, Manisa, Denizli, Balıkesir gibi Ege illerinde sonuca nasıl ulaşacak?

CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun son yaptığı açıklamada, “Biz ittifakı halkla, milletle yapacağız. Biz hangi siyasi partiden olursa olsun, hangi bölgeden olursa olsun, hangi anlayışa sahip olursa olsun tabanda, vatandaşla, seçmenle ittifak yapacağız" dedi.

Millet ne yapar o bilinmez ama gerçek olan şu ki İYİ Parti’nin öyle kolay bir şekilde kenara konulamayacağı… Parti, CHP’nin kalesi olan İzmir’de bazı yerlerde yüzde 15’i aşan ortalama bir oya sahip. Yerelde “kişi-karakter ve şahıs” faktörünün de önemiyle bu rakam daha yukarılara çıkabilir.

Çünkü CHP’nin İzmir’de aday göstermediği için DSP başta olmak üzere farklı şekillerde aday olan isimler nedeniyle 4’ü doğrudan kaybedilmiş toplam 8 ilçe belediyesi bulunuyor.

Şu sıralar, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun aday olup olmayacağı konuşuluyor. Mesele memleket meselesi haline getirilmiş. Toto-loto oynayanlar, takım elbisesine iddiaya girenler bile var.

Yerine konuşulan isimleri burada yazmaya gerek yok!

Hem içeriden hem dışarıdan çok sayıda talipli var. Peki, Koca Başkan’ı yemek, yerine şak diye birisini getirmek kolay mı?

Başkan, Muharrem İnce’nin de katıldığı 9 Eylül kutlamalarının konuşmasının satır arasında ilginç bir laf söyledi. Ve, “Arkamda İzmirliler var” dedi.  Aslında, il danışma kurulu toplantısında buna benzer bir şeyi söylemiş, “CHP’de makamı, koltuğu ne olursa olsun öyle birisini pat diye değiştirmek kolay değil” demişti.

Aslında genel merkeze de, irade sahiplerine de mesajı vermişti. Halen daha bu tavrını sürdürüyor. Başkan herkesin bildiği gibi 1 Ekim’de kararını açıklayacak. Ya tamam diyecek ya da devam!

Aldığım bilgilere göre başkan şimdilik/kararını değiştirmezse, “tamam” demeyi düşünüyor.  Eğer tamam derse partinin karışacağı ve onlarca insanın aday olarak ortaya çıkacağı da bir gerçek. O saatten sonra ne belediye bürokrasini tutabilirsiniz ne de parti örgütündeki savrulmayı.

Peki, genel merkez partinin İzmir’de bir kaosa sürüklenmesine, suların bulanmasına izin verir mi? Ya da bulanık suda balık avına çıkanları izler mi?

Bunu da zaman gösterecek!

Başkanın elinde çok güçlü iki argümanı var. Birincisi kırsal oylar ve köylerdeki etkisi. Bugün, Büyükşehir Belediyesi kırsala 1 milyar TL’ye yakın destek verdi. Destek öyle böyle de değil.  Totalde 400 bine ulaşan oy potansiyelinin ne kadar önemli olduğu da biliniyor.

İkincisi milliyetçi kesim ve İYİ Parti faktörü… Kocaoğlu şimdiye kadar hiçbir zaman devletle karşı karşıya gelen bir hamle yapmadı. Ve kısa süre önce hükümetin Suriye politikasına destek vererek, “Afrin’de savaş şarttır” dedi. Sonrasında sessiz sedasız savaşa giden askerleri, özel harekat polislerini Gaziemir’de havalimanında sabaha karşı uğurladı, alınlarından öptü! Daha Cumartesi günü Çiğli’de hava şehitleri parkında ise, “Ülkemizin ordusu güçlü olmalıdır” ifadelerini kullandı.

397 yıl hapis cezasıyla yargılandığı dönemde bile devletin kurumlarına değil şahıslara tepki gösterdi. Cemaatlere, tarikatlara karşı durdu. Ve, “bu operasyon başka bir yerlerden kurgulanıyor” diye bağırdı.

İzmir’de MHP’nin 300 bine yakın potansiyel oyu var. Her ne kadar AK Parti ile ittifak olsa da İzmir’deki MHP seçmeninin CHP’ye yakınlığı bilinen bir gerçek.

İYİ Parti faktörü ve milliyetçi oylara hitap edebilecek birçok argümana sahip olan Kocaoğlu,  onların da taleplerini ileteceği en iyi isim.

Bu çok net!

Çünkü örnekleri var. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki MHP’li meclis üyeleri CHP’li kadrolardan komisyon üyesi yapıldı. Şimdiye kadar CHP grubuyla hiç karşı karşıya gelmedi. Kocaoğlu’ndan ne istediyse aldı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in İzmir’de nasıl ağırlandığı ve karşılandığını anlatmaya gerek yok. Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu’nun “ağabey” dediği Kocaoğlu’na saygısını bilmeyen de yok.  Keza eski İl Başkanı ve Genel İdare Kurulu Üyesi Yıldırım Ulupınar her hafta Kocaoğlu’yla beyin fırtınası yapıyor.

Bu arada bir kısa bilgi daha!

Sürpriz bir şekilde İYİ Parti, Kılıçdaroğlu’ndan destek ve işbirliği yani ittifak şartı olarak Kocaoğlu’nu aday isteyebilir.

Çünkü Kocaoğlu, İYİ Parti’nin anlaşabileceği ve mutabık kalacağı en iyi isim…

SON SÖZ: Nereye gideceğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin hiçbir önemi olmaz

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Muharrem Abi
 11 Eylül 2018 Salı 11:41
Kemal beye açılan bir bayrak var bu durum ne olur acaba ? Sonra parti de Tuncay Özkan gerçeği var Koca başkanla bir birlerini çok severler. Ama size son sözüm şu İZMİR DE İZELMAN BAŞTA OLMAK ÜZERE BELEDİYENİN ŞİRKETLERİ OLDUĞU SÜRECE VR BUNLAR DURMADAN ALIM YAPTIĞI SÜRECE KİMSE BURADA CHP Yİ YIKAMAZ. SADECE İŞÇİLERİNİN SAYISINA BAKIN 30 BİN CİVARINDA
 Chp zorlanır
 11 Eylül 2018 Salı 10:55
Chp bu seçimde izmirde zorlanır. Kocaoğlu olursa bu iş dahada zor. İnanmayan halkın içine karışsın.
 Nurizade
 10 Eylül 2018 Pazartesi 21:18
Kırsala güvenmeyiniz.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz