MENÜ
İzmir 18°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Politika geriledikçe ‘hamaset’ yükselir!
Engin ÖNEN
YAZARLAR
24 Haziran 2020 Çarşamba

Politika geriledikçe ‘hamaset’ yükselir!

Siyaset kavramı, seyis ile aynı kökten gelen Arapça kökenli bir kelime...

Osmanlıca’da siyaset kelimesi, “idam” anlamında kullanılıyor… “Siyaset günü”, idam günü; “Siyaset meydanı” ise idamların gerçekleştiği meydan… Politika ise “polis”, yani şehir devleti ile bağlantılı Latince bir sözcük... Günümüzde bu iki kavram eş anlamlı olarak kullanılmaktadır

***

Yönetmek, çözüm üretmek, bir arada barış içinde yaşamayı sağlamak hep politikanın meseleleridir. Politik faaliyet, toplumla ilgili ve toplumda meydana geldiği için, toplum ve dünya değiştikçe, onun değişmesi de kaçınılmazdır…

Politikayı, genellikle yönetenlerin faaliyeti olarak algılarız. Böylece hem kendimizi sorumluluktan kurtarır hem de işler yolunda gitmeyince bu sınıfı eleştirme şansımız doğar... Oysa ki, politika esas itibarıyla yurttaş faaliyetidir aynı zamanda…

Ama her ne kadar böyle olsa da, karar alma süreçlerinde yönetenler/iktidar daha belirleyici konumdadır ve pasif/ilgisiz yurttaşın çoğalması, bu durumu daha da belirgin hale getirir. Politika üretenlerin nitelikleri zamana göre değişebilir. Bu da toplumdaki çeşitli değişimlerin ürünüdür…

***

Son dönemlerde politik sınıfın bir hayli nitelik kaybına uğradığı malum… Bu sadece iktidarda olan İslamcı politik kesim için değil, genel bir eğilime dönüştü. Postmodern dönem, modernizmin gerçeklerini/kriterlerini geriletince her alanda olduğu gibi politikada da ölçü ve değer kaybı artışı gerçekleşti…

Demokrasi, daha doğrusu sandık, buna imkan veriyordu. Demokrasi, demokrasi değerleri ve kurumlarına soğuk olanların da seçilme şansını tanıyordu... Bu durum pek çok düşünür ve yazar tarafından demokrasinin paradoksu olarak tanımlanmıştı…

Kutuplaşan ve cemaatleşen seçmen kitlelerini hedef kitle olarak seçen politik sınıf, nitelik kaygısını taşıma ihtiyacı duymaz oldu. Politikacılar arasında “vasıfsızlık” her dönem rastlanabilir bir özellikti ama bu faaliyet bir nitelikli/seçkin kesime dayanma ihtiyacı duyuyordu…

İktidarı ve muhalefeti ile politikadaki nitelik kaybının en belirgin göstergelerinden biri, giderek politikanın çözüm üretmekten uzaklaşmasıdır. Politika çözüm üretme kapasitesini yitirdikçe, devreye hamaset giriyor…

İçeriği boşalan politik söylem, daha fazla hamasete yaslanma ihtiyacı duyuyor… Yoksulluk, işsizlik, eğitim, adalet gibi çok can yakıcı sorunlardan ziyade semboller ve simgeler öne çıkıyor. Politikacılar seçmen kitlelerini elinde tutmak, yönlendirmek ve zemin sağlamlaştırmak için çözüm arayışından çok ezan, cami, bayrak etrafında dolanıyor…

***

Benzer şekilde çoğu zaman Atatürk ve Cumhuriyet de bu sığlığa kurban gidebiliyor kaçınılmaz olarak…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz