Tarafım

Ben “yazar” değilim.

Böyle bir iddiam da yok. Çünkü gerçek anlamda “yazar” olmak çok çok zor bir iş.Bu çok zor işi hakkıyla yerine getirenlere olan saygımdan ötürü de ben “yazar” değilim diyorum.

Son yıllar da eline kalem alıp çalakalem yazılar yazanlara veya  televizyonlara çıkıp “kendilerine uzman” diyerek ahkam kesenlere ne diyelim acaba?...

Olsa olsa “bu kadar yazarı ve uzmanı”bol olan bir Ülke niçin böylesine perişan diye sormalıyız.

Başa dönelim.”Yazar” değilim dedim.

Ancak “yazan”ım.

Gerçek Devlet adamı merhum Kamuran İnan bir sohbetimiz de “Türkiye de okuyan ve yazan çok az” demişti.

Zaman zaman fikirlerimi kağıda dökmeye çalışıyorum. Böyle bir imkanı verdiği için Egedesonsöz yöneticilerine  teşekkür ediyorum.

Yazmaya çalışırken nasıl bir tutum sergileyeceğim?

Yani yönüm ne olacak?

İşte yazının başlığı bu tutumumun nasıl olacağını ifade ediyor.

Evet ben tarafım.

Yangın ile İtfaiye arasın da tarafsızlık olur mu ? Olmaz.O halde ben İtfaiyeden yana tarafım.

Bekçi ile hırsız arasında tarafsızlık olur mu? Olmaz. O halde ben Bekçiden yana tarafım.

İlaç ile mikrop arasın da tarafsızlık olur mu? Olmaz.O halde ben ilaçtan yana tarafım.

O halde yazılarım taraflı olacak.

Ama bir partiden yana değil.

Ya nerden yana ?

Her Devletin bir kuruluş felsefesi vardır.

Ben buna “Devletin Omurgası” diyorum.

Biyolojik olarak “Omurgasız “ insan olmayacağı gibi  “Omurgasız” da Devlet olmaz.

Ruhen “omurgasız” pek çok insan aramızda dolaşıyor. O da ayrı bir konu tabii.

Pekiyi nedir bu “Omurga”?

Atatürk’tür.

Laik demokratik Cumhuriyettir.

Üniter Devlettir.

Ulus Devlettir.

Tam bağımsızlıktır.

Hukuk Devletidir.

İşte ben bu ilkelerden yana hep taraf oldum ve taraf olmaya da devam edeceğim.Bu doğrultu da “taraflı yazılarımla” Salı ve Cuma günleri huzurlarınız da olmaya çalışacağım.

Haydi hayırlısı….