MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Zeytinyağını kullanmayan gastronomi kenti olamaz!
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
24 Ekim 2019 Perşembe

Zeytinyağını kullanmayan gastronomi kenti olamaz!

“Gaziantep ve Bölgesinde Zeytin ve Zeytinyağı Üretiminde Verimliliğin ve Kalitenin Artttırılması Projesi” kapsamında Gaziantep Tİcaret Odası'nda düzenlecek olan “Bölgemizin Yükselen Değeri; Zeytin ve Zeytinyağı Sektörü” etkinlik için Gaziantep’teyim iki gündür…

Gaziantep denilince akla önce gastronomi geliyor doğal olarak ve GTO gerçekten de önemli hazırlıklar içinde.

Bir gün önce Mutfak Dostları Derneği Başkanımız Zeynep Kakınç ile yardımcısı Osman Serim’in de katıldığı Gaziantep'in gastronomi turizmine ivme kazandıracak, 'Gaziantep'te Gastronomi Turizminin Kalitesinin Arttırılması Projesi'nin toplantısı vardı. İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) tarafından desteklenen ve "Sofrada Lezzet Hizmette Kalite" sloganıyla yola çıkılan projenin tanıtım toplantısında konuşan GTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Uğur Acıoğlu, dünyaca bilinen bir mutfağa sahip olduklarını ancak gastronomi turizminde hizmet kalitesinin istenen düzeyde olmadığını belirtti. Evvet işte benim de Gaziantep için ilk kritiklerimden biri bu. İnanın Gaziantep’in ünü, turist sayısı, oteller artıyor ama ciddi bir bozulma ve insan kaynakları açığı olduğu kesin.

Umarım proje kapsamında faaliyete geçecek olan Gastronomi Akademisi ve Uygulama Restoranı' ile gastronomi turizmi daha da ileri gider… İşte tam da burada yazmamız gereken konu benim Dr. Hakkı Çetin ile konuşmacı olarak katıldığım panelden de çıkan sonuçtu: Bir gastronomi şehri zeytinyağsız olmaz… Olmamalı.

Ben panelde  “Anadolu Zeytin ve Zeytinyağı Kültürünü Dünya ile Nasıl Buluştururuz?” başlıklı bir konuşma yaptım.  TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Genel Müdür Yardımcısı Dr. Hakkı Çetin de  “Zeytin ve Zeytinyağı Sektörü Açısından Kooperatifçilik ve Örgütlenmenin Önemi”  konulu bir konuşma ile bizleri bilgilendirdi. Salondaki tüm katılımcıların hemen hepsi  bölgede faaliyet gösteren zeytin ve zeytinyağı sektörünün katma değerli bir sektör olarak gelişimi ve sektörel örgütlenmesi için kooperatif kurulması yönünde hem fikir oldular. Türkiye’nin yaşadığı kötü kooperatif deneyimlerinden sonra Tariş umarım Gaziantepli üreticilere iyi örnek olur.

Peki neden gastronomi şehri zeytinyağsız olmaz? Sık sık yazarım yineleyim: Çünkü zeytin sadece sağlık, ticaret, ziraat demek değildir.Zeytin bir kültürdür.  Gastronomi yazarlığının ülkemizdeki öncü ismi pek sevgili Atilla Dorsay üstadın T-24’teki köşesinde yazdığı gibi “yemek de bir kültür sorunudur” … Anadolu’da yeme-içme üzerine bir şeyler yapacaksanız bu zeytinyağsız olamaz.

Victor Hehn’in (1813-1890) Türkçe’ye Zeytin, Üzüm ve İncir/Kültür Tarihi Eskizleri adıyla çevrilen kitabında Akdeniz coğrafyasını betimlerken; “Hiçbir şey zeytinliklerin görüntüsü kadar, kültür, huzur dolu düzen ve bu düzenin sürekliliği duygusunu uyandıramaz içimizde…” diyerek kendi beşeri kültür anlayışının özünü açıklar. İnsanoğlunun kültüründe zeytin ve zeytinyağı kadar önemli bir nebatat yoktur.

Gaziantep’te bir kez daha dile getirdiğim bir başka konu da biyolojik çeşitliliğin önemiydi. Tüm ziraatçiler kendilerine zorla Gemlik ve Ayvalık fidanları verildiğini ve başarılı olunamadığının öyküsünü anlattılar. Ben de onlara “Nizip Yerli ve Savrani zeytininden vaz geçmeyin. Teruar olarak burada Ayvalık ve Gemlik’in başarılı olma şansı yok” dedim.

Sonuçta salondan “zeytinyağı olmayan gastronomi şehri olamaz” diyerek ayrıldık..

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz