MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Özgener'den 'fiyat artışları' yorumu: Asgari ücret normalleşmeli!
İş Dünyası
25 Nisan 2024 Perşembe 19:23

Özgener'den 'fiyat artışları' yorumu: Asgari ücret normalleşmeli!

İzmir Ticaret Odası Nisan ayı meclis toplantısında konuşan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “İşgücü maliyetleri çok yüksek olduğu için özellikle hizmet sektöründe yüksek fiyat artışları yaşanıyor. Sonuç olarak tüketici seçimlerinde doğru sinyalleri alamıyor. Bu nedenden dolayı, asgari ücretin diğer maliyet ve ücretlere göre normalleşmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ - İzmir Ticaret Odası (İZTO) Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı, İzmir Ticaret Odası Meclis Salonu’nda İZTO Meclis Başkanı Selami Özpoyraz başkanlığında, Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

2021-2022 yılı İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından açıklanan verilere göre gelir vergisi ve kurumlar vergisi rekortmenleri olan meclis üyelerine plaket verildi.

Özgener, 31 Mart Yerel Seçimleri’nde Foça Belediye Başkanı olarak seçilen Saniye Bora Fıçı’nın aynı zamanda İZTO meclis üyesi olmasından dolayı Fıçı’ya kadın İZTO meclis üyeleriyle birlikte nazarlık takdim etti.

TÜRKİYE’DE YAPIŞKAN ENFLASYON DEVAM EDİYOR
Mecliste konuşma yapan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, şunları söyledi:
“2024’de küresel ölçekte etkili olması beklenen risk; global enflasyon. Enflasyonu düşürmek için faizlerin yükselmesi ile birlikte stagflasyon ve global resesyon ile ilgili risklerin olabileceği tahmin ediliyordu. Son çıkan raporlar, dünya ekonomisinde yumuşak iniş senaryosuna daha yakın olduğumuzu ve dünya ekonomik büyümesindeki yavaşlama ile enflasyonun birçok ülkede kontrol altına alınacağını gösteriyor.
Ancak, Türkiye’de olduğu gibi başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere küresel boyutta enflasyonun yapışkan özelliğinin devam ettiğini ve düşürme yönünde istenilen ölçüde başarı sağlanamadığını görüyoruz. Buna rağmen, FED’in ilk faiz indirimine ilişkin piyasa beklentilerinin piyasalarda bir süre daha oynaklık yaratabilmesi mümkün görünüyor.

Bu oynaklığın ötesinde yüksek enflasyonun yarattığı tahribat, bir süre daha ekonomileri rahatsız etmeye devam edebilir.  Allianz Trade’in hazırladığı rapora göre 2023 yılında küresel alacak vadeleri ve işletme sermayesi gereksinimleri rekor düzeye yükseldi. Allianz Trade raporuna göre kârlılıktaki 1 puanlık düşüş, Avrupa şirketleri için ödeme vadelerini 7 günden fazla artırabilir.

Tüm sektörlerde alacak vadelerinin uzaması ve işletme sermayesi gereksiniminin artması, yüksek faizli global ortamın ve enflasyonun bir sonucu. Dünya genelinde yaşanan bu değişimlerin etkisini ülkemiz reel piyasalarında da görüyoruz.”

FAKTÖR VERİMLİLİĞİNİN DÜŞMESİ BÜTÜN EKONOMİLER İÇİN PROBLEM
Özgener, Türkiye’nin yüzde 68,5 yıllık enflasyonu ile Arjantin, Suriye, Lübnan gibi ülkelerden sonra 4. Sırada yer aldığını belirterek “Yapısal olarak şirketlere ve hane halkı gelirinin artırılmasına yönelik en önemli reformun enflasyonun düşürülmesi olduğuna inanıyorum. Geçtiğimiz yılın aynı ayında %50,5 olarak gerçekleşen ülkemiz enflasyonunda 18 puanlık bir artış olduğunu gözlemliyoruz. Enflasyon ile mücadelede ortaya koyulan programdan taviz verilmemesi ve ihtiyaç duyulan reformların hayata geçirilmesiyle hızlı bir toparlanma sürecine girileceğine inanıyoruz. Enflasyondan dolayı verimli ve verimsiz firmaların daha az ayırt edilebilmesi önemli bir refah kaybı. Ayrıca uzun vadede ülke büyümesine en öncelikli katkının kaynağı olan toplam faktör verimliliğini de aşağı çekiyor. Türkiye’de toplam faktör verimliliğinin düşmesi bir süredir araştırmalarda okuduğumuz bir problem ve daha önceki meclis konuşmalarımda da sizinle paylaşmıştım. IMF, son raporunda bu durumun bütün ekonomiler için bir tehdit olduğundan bahsediyor. Bunun sebepleri, şirket içi verimliliği artıran teknolojik ilerleme ivmesinin dünya genelinde azalması; ama daha önemlisi pandemi sonrası ortaya çıkan şirketler ve sektörler arasında tahsis verimliliğini azaltacak politikaların uygulanması” şeklinde konuştu. 

PARA POLİTİKASI UYGULAMALARI BDDK İLE UYUMLU GİTMELİ
Özgener sözlerini şöyle sürdürdü:
“2024 ikinci çeyreğinde, ekonomide enflasyon ana gündem konumuz olmaya devam edecek. 
İlk çeyrekte enflasyonu aşağı çekecek düzeyde yeterince bir sıkılaşmanın pratikte oluşmadığını görüyoruz. Merkez Bankasının para politikası kararlarının BDDK ile uyumlu gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Neticede aylık enflasyonun mevsimsellikten arındırılmış olarak 2,5’e düşmesi bekleniyordu; ancak 3,16 civarında geldi. Tüketici kredilerinin seyrine hala hızlı devam ettiği ve krediler bu kadar hızlıyken enflasyonun düşmesinin maalesef zor olduğunu görüyoruz.

Kredi kartları, perakende ve diğer satış verilerinin güçlü seyrini koruduğunu gözlemliyoruz. Ancak, son bir ayda tüketici kredileri ve kredi kartı kullanım hacminin düşme eğiliminde olması vatandaşın da kart harcamalarında enflasyon şartlarında sınırlı ölçüde de olsa daha temkinli davranış göstermeye başladığını işaret etmektedir. Buna karşın ticari kredilerde ise %66’ya ulaşan faiz oranlarına rağmen belirgin bir artış gözleniyor.

SIKILAŞMA TRENDİ ARTTI
Mart ayının son haftası başlayan sıkılaşma trendinin arttığını görüyoruz. Yılın geri kalanında kredilerde daha sert bir daralma sonucunda talep koşullarının 2.çeyrek ile birlikte dezenflasyon sürecine daha fazla katkı vermesini bekliyoruz. Sıkılaşmanın etkilerini ve yılın 2.çeyreğinde makroekonomik koşullar üzerinde etkili olup olmadığını değerlendirip, enflasyon üzerindeki etkisini yakından takip ediyor olacağız.

ENFLASYON DÜŞÜŞÜNDE HALK İKNA EDİLEMEDİ
Merkez Bankası başta olmak üzere Ekonomi Yönetimi’nin tespitlerini doğru buluyoruz. Fakat Sayın Hazine ve Maliye Bakanımız ve Merkez Bankası Başkanımızın da dile getirdiği gibi, hane halkının henüz enflasyon düşüşü konusunda ikna edilemediği görülüyor.

Bunun bir kısmı yukarıda bahsettiğim gibi, enflasyonun tahsis etkinliğini azaltması ile ilgili. Ancak önemli bir kısmı da Merkez Bankalarına ve ekonomi politikalarına duyulan güven ile ilişkili. Bu güveni artırmak için, popülist adımlardan kaçınarak, şeffaf ve net politikalar uygulanmaya devam edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
Kredi ve kur politikalarında karmaşık düzenlemelerin sadeleşmesine devam edilmesini, seçici kredi politikalarında kamu bankaları yerine ihtisas kredi kurumlarının (KGF, yatırım ve kalkınma bankası gibi) daha fazla tercih edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

TÜKETİCİ SEÇİMLERİNDE DOĞRU SİNYALİ ALAMIYOR
Asgari ücretin kararının ekonomik istikrar programında güven yaratacağına dikkat çeken Özgener, “Asgari ücretin 540 dolar civarında olması, ülkemizde şu ana kadar belirlenmiş en yüksek seviye. İşverene maliyeti ise yol ve yemek ücretleri de dahil edildiğinde yaklaşık 950 dolar civarında. Bu rakamların, ihracatta rekabet ettiğimiz birçok ülkeden daha yüksek olduğunu vurgulamak isterim. Bu durum ihracat kapasitemiz açısından problem oluşturduğu gibi, biraz önce belirttiğim gibi fiyat belirleme davranışları üzerinde de olumsuz bir etkiye sebep oluyor. İşgücü maliyetleri çok yüksek olduğu için özellikle hizmet sektöründe yüksek fiyat artışları yaşanıyor. Sonuç olarak tüketici seçimlerinde doğru sinyalleri alamıyor. Bu nedenden dolayı, asgari ücretin diğer maliyet ve ücretlere göre normalleşmesi gerektiğini düşünüyoruz.  Bu anlamda, bugün gerçekleşen Para Politikası Kurulu toplantısı büyük önem taşıyordu. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yineledi. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşunu sıkılaştırılacağı ve dezenflasyonun 2024 yılının ikinci yarısında tesis edileceğini vurguladı. Bugün aldığı kararla Merkez Bankası talebin dizginleneceğine dair sinyaller aldığını, ancak gerektiği takdirde de parasal sıkılaştırma yoluna başvurabileceği mesajını da verdi” dedi.

KUZEY İZMİR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGESİ, AKILLI KENT OLANAKLARINI GELİŞTİRECEK
Son olarak Özgener şunları söyledi:
“İzmir’in bir dijital ve bilim kenti olarak gelişmesi gerektiğini her fırsatta paylaşıyorum. 20 Nisan tarihli Resmi Gazete kararı ile Kuzey İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin hayata geçirilmesi de, bu değerlendirmemi teyit ediyor. Çiğli Balatçık’ta oluşturulacak İzmir’in 5. Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin ülkemiz ve kentimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Bu sayede kentimizin katma değerli üretim ile teknoloji yapısının ve akıllı kent olanaklarının gelişeceğine inanıyorum.”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Kado54
 30 Nisan 2024 Salı 16:17
İnsanca yaşamak için ücret vermeyi değil köle gibi bedava çalışmayı kastediyor anlamadın mi
 TC misafir
 26 Nisan 2024 Cuma 12:17
Asgari ücret düşsün ki kâr marjımızı koruyalım diyemiyor asgari ücret normalleşmeli diyor tatlı su kurnazı. Evet asgari ücret normalleşmeli ve hatta emekli aylıkları da normalleşmeli asgari ücret 30 binden aşağı olmamalı emekli aylıkları da asgari ücretten az olmamalıdır. Devletin fiyatlar üzerinde denetimi tam olmalıdır ki fiyatlar artmasın. Ücretler arttığında maliyet artacaktır ancak tüketim de artacağından kâr marjı azalsa da satış miktarı artacağından toplam kâr da artacaktır. Biraz da sürümden kazanmayı öğrenin kodamanlar.
 İzmirli
 26 Nisan 2024 Cuma 09:50
Siz Önce ekonomi üniversitesi gibi özel okullardan aldığınız fahiş öğrenim ücretlerini normalleştirin... 25 asgari ücrete karşılık geliyor şu an... asgari ücretmi az kazanç kapısı haline gelen okul ücretinizmi...
 Ercan
 26 Nisan 2024 Cuma 09:30
Sayın özgener demiş ki asgari ücret dolar bazında bugüne kadar ki en yüksek yerde.Sanirsiniz ki dolar hiç değer kaybetmeyen para birimi.Son on yılın dolar değer kaybını toplasın bakalım 540 dolar nerelere düşecek. Sizin siyasetçiler gibi rakamları eğip bükmeye aklimizla alay etmeye hakkınız yok
 vatandaş
 25 Nisan 2024 Perşembe 22:52
Asgari ücret normalleşmeli derken neyi kastediyorsunuz.Zaten boğaz tokluğuna insanları çalıştırıyorsunuz.Umarım daha iyi şartlar ve insanca yaşamaya yetecek ücret vermeyi kastediyorsunuz.
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz