MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Adalete olan güven, geri kazanılmalı
Mustafa Çetin
23 Haziran 2021 Çarşamba 00:00

Adalete olan güven, geri kazanılmalı

İzmir Barosu Cumhuriyetçi Grup adayı Av. Mustafa Çetin, Yayın Koordinatörümüz Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı.

İzmir Barosu'na bağlı 11 bin avukat, 10-11 Temmuz tarihlerinde yapılacak genel kurulda yeni dönem başkanını ve yönetim kurulunu seçecek. Mevcut Başkan, Çağdaş Grup'un adayı Av. Özkan Yücel ile Cumhuriyetçi Grup adayı Av. Mustafa Çetin, 2018 seçimlerinde olduğu gibi yine sandıkta yarışacak.

Mustafa Çetin, adalete güvenin son derece azaldığına dikkat çekerken, başkan seçilmesi halinde hayata geçireceği projeleri anlattı. 2018'deki seçimlerde Cumhuriyetçi Grup'un bölünmüş olduğunu hatırlatan Başkan adayı Çetin, bu kez samimi bir birleşme olduğuna dikkat çekti, "Cumhuriyetçi grubun tek adayı olarak seçimlere girmek, bana ve ekibime büyük güç veriyor, iddiamızı güçlendiriyor" dedi. Yayın koordinatörümüz Muhittin Akbel sordu, Cumhuriyetçi Grup adayı Av. Mustafa Çetin yanıtladı.

HUKUKİ GELİŞMİŞLİK GÖSTERGEMİZ O SORUNUN YANITINI VERİYOR

- Mustafa bey, bir avukat, İzmir Baro başkanlığına aday biri olarak, Türkiye'deki adaletle ilgili düşüncelerinizi öğrenmek istiyorum. Adaletin, hukukun işleyişi sizi ne kadar memnun ediyor?

"Hukuk ve adalet kavramları, gelişmiş demokratik toplumlar için vazgeçilmez yapı taşlarıdır. Bu nedenle hukukun üstünlüğünün uygulamaya geçirilip geçirilmediği, hukuksal reformların ne ölçüde gerçekleştirildiği, adaletin ne ölçüde sağlandığı veya adaletin kamu vicdanında karşılık bulup bulmadığı yönündeki soruların cevapları, hukuki gelişmişlik seviyesinin göstergeleridir. Bu bağlamda ülkemizin Hukuk Üstünlüğü Endeksinde listenin son sıralarında olması konu hakkında önemli cevapları içerisinde barındırmakta. Buradan hareketle; ülkemizde siyasal, sosyo-ekonomik ve hatta kültürel alanda meydana gelen yozlaşmanın hukuk ve kurumları bakımından bağımsız olarak değerlendirilmesi elbette mümkün değil. Açıkçası son yıllarda yapılan araştırmalar ve çalışmalar “adalete güven” kavramının ülkemizde çok ciddi oranlarda azaldığını ortaya koymakta. Bir hukukçu olarak ifade etmeliyim ki; vatandaşların adalete olan inancının azalması, ülkemiz açısında ivedilikle çözülmesi gereken sorunların başında geliyor. Bu noktada Anayasamızda düzenlenen kuvvetler ayrılığı ilkesinin titizlikle uygulanması, siyasal otoritenin hukukun üzerindeki baskısının bertaraf etmeye yönelik tedbirlerin ivedilikle hayata geçirilmesi ve yargı teminatının eksiksiz olarak uygulanmasının sağlanması gerekmekte. Diğer bir deyişle hukukun, siyasetin arka bahçesi olmasının önüne geçilerek sadece hukukçulara bırakılması sağlanması gerektiğine inanıyorum."

2016 SEÇİMLERİNDE BİR YOL KAZASI YAŞADIK

- Önümüzdeki ay İzmir Barosu olarak genel kurulunuzu yapacaksınız ve yeniden adaysınız. Geçen dönem seçimi 235 oyla kaybeden bir başkan adayı olarak, bu seçime nasıl hazırlandınız? Sanırım bu kez daha iddialısınız. Sizi bu kadar iddialı yapan gelişme nedir, "

Bildiğiniz üzere Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu olarak 2016-2018 yılları arasında (benim de başkan yardımcısı olduğum dönemde) “yol kazası” olarak tanımladığımız bir bölünme yaşadık ve grup içinden 2 farklı adayla girdiğimiz 2018 seçimlerinde yönetimi Çağdaş Gruba vermek zorunda kaldık. Ne var ki bu seçimler öncesinde aynı hataya düşülmeyerek grup içinde önseçim yapılması ve önseçimden çıkacak aday ve listenin desteklenmesi konusunda bir ilke kararı alındı. 1000'i aşkın meslektaşımızın katılımıyla yapılan önseçimde meslektaşlarımızın büyük çoğunluğunun tercihlerine mazhar olarak Cumhuriyetçi Grubun tek adayı olarak baro başkanlığına aday oldum. Bu bağlamda elbette ki samimi bir birleşmenin sonucu grubun tam desteğini arkamıza almış olmak ve Cumhuriyetçi Grubun tek adayı olarak seçimlere girmek bana ve ekibime büyük bir güç verdiği gibi iddiamızı da güçlendiriyor. Grubumuzun İzmir Barosu’ndaki etkinliği ve geçmiş seçimlerdeki oy potansiyelini de göz önüne aldığımız zaman seçim aritmetiğinde bir adım öne çıktığımızı düşünüyorum."

"ADALET ARACI" MESLEĞİMİZİN ONURUNU VE İTİBARINI ZEDELEMİŞTİR

- Mevcut yönetimin çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Takdir ettiğiniz veya eleştirdiğiniz icraatlarını sorsam, neler söylersiniz?

"Öncelikle üzülerek belirtmem gerekir ki, mevcut baro yönetimi görev aldığı bu dönemde mesleğe ve meslektaşlara katkı sağlamaktan uzak bir anlayışla, günlük siyasetin peşinden koşarak algılarla baroyu yönetmeyi tercih etmiştir. Meslektaşların sorunlarına hiçbir şekilde akılcı ve yenilikçi çözümler üretilmemiştir. Bu bakımdan bir yandan yargının içindeki sorunlar, diğer yandan da deprem ve pandemi nedeniyle zor günler geçiren meslektaşların sorunları adeta bir çığ gibi büyümüştür. Az önce de bahsettiğim üzere mevcut baro yönetimi bu sorunların çözümü noktasında projeleri hayata geçirmek bir yana; Cumhuriyetçi Avukatların yönetimde olduğu dönemde uygulanan meslektaş odaklı projeleri de bir anlamda rafa kaldırmıştır. 3 yıla yaklaşan yönetim süresi boyunca mesleğe katkı koyacak etkin bir proje üretilmemesinin yanında Avukatlar Vakfının giderek pasifize edilmesinden, meslek içi eğitimlerin azaltılmasına, mesleğin onurunu ve itibarını zedeleyen “Adalet Aracı” projesine dek birçok icraatın eleştiriyi fazlasıyla hak ettiğini söyleyebilirim. "

TÜM MESLEKTAŞLARIMIZI DEMOKRASİ ŞÖLENİNE DAVET EDİYORUZ

- Genel kurula katılımın yüksek olacak mı sizce? Geçen seçimde yaklaşık 3 bin kişi oy kullanmaya gelmemişti. Genel kurula katılmaları yönünde üyelerinize bir çağrınız olacak mı?

"Bildiğiniz üzere genel kurulumuz, tüm dünyayı saran Covid-19 salgını gerekçe gösterilerek 2020 yılı Ekim ayından bu yana mevzuata aykırı bir biçimde ertelenmekteydi. Gelinen noktada 10-11 Temmuz tarihlerinde seçimli genel kurulumuzu gerçekleştireceğiz. Her ne kadar Covid-19 salgını ve genel kurulun tarihi açısından katılımın düşük olacağı yönünde öngörüler ileri sürülse bile, ben meslektaşlarımızın bu çağrıya karşılık vererek genel kurula katılacaklarına yürekten inanıyorum. Bu nedenle tüm meslektaşlarımızı demokrasi şöleni olarak gördüğümüz genel kurulumuza katılmaya ve genel kurulun iradesine sahip çıkmaya çağırıyoruz."

İKİNCİ BARO DÜŞÜNCESİNE CUMHURİYETÇİ AVUKATLAR GRUBU DA KARŞI ÇIKMIŞTIR

 -  İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, ikinci baronun kurulması fikrine şiddetle karşı çıkmış, hatta bu konuyla ilgili olarak eylemler yapılmıştı. İstanbul dışında ikinci baro kurulmadı, bildiğim kadarıyla İzmir'de ikinci baronun kurulması ihtimali sizce nedir?

"Öncelikle belirtmek isterim ki; ikinci baro fikrine sadece mevcut yönetim değil; başta Cumhuriyetçi Avukatlar grubu olmak üzere neredeyse tüm meslektaşlarımız tarafından en yüksek perdeden karşı çıkılmıştır. Ne var ki; bu karşı duruş İzmir Barosunun kurumsal çatısı altında tüm meslektaşlarımız tarafından “birlikte” gerçekleştirilmiş olmasına rağmen, sadece Özkan Yücel’in bir başarısı veya düşüncesi şeklinde kamuoyuna lanse edilmiş olması son derece üzücüdür. Ankara da dâhil olmak üzere; eylemlerin tamamına grup olarak iştirak ettiğimiz bir ortamda, bu hususun adeta siyasi bir malzeme gibi kullanılarak belirli bir kişi ya da grubun şahsi şovuna dönüştürülmesi, mesleğe yapılan en büyük kötülüklerden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Öte yandan İzmir’de şu an için ikinci bir baronun kurulmasının çok mümkün olmadığı herkesin malumudur. Her görüşten meslektaşımız, 113 yıllık tarihi misyonu olan Baromuza sahip çıkmış ve bundan sonra da çıkmaya devam edecektir."

MESLEKTAŞLARIMIZIN SORUNLARINA AKILCI VE YENİLİKÇİ ÇÖZÜMLER ÜRETİLMESİ ELZEMDİR

-  Mustafa Çetin, Baro Başkanlığına seçildiği takdirde, üyelerine ne gibi hizmetler, ne gibi haklar getirmeyi planlıyor?

"Az önce de belirttiğim gibi, mevcut baro yönetimi görev aldığı bu dönemde mesleğe ve meslektaşlara katkı sağlamaktan uzak bir anlayışla, günlük siyasetin peşinden koşarak algılarla baroyu yönetmeyi tercih etmiştir. Bu bakımdan bir yandan yargının içindeki sorunlar, diğer yandan da deprem ve pandemi nedeniyle zor günler geçiren meslektaşların sorunlarına akılcı ve yenilikçi çözümler üretilmesi elzemdir. Kurulduğu günden bu yana Cumhuriyetçi Avukatlar grubunun mottosu “Baro Avukat İçindir.” Bu nedenle yönetime gelir gelmez meslektaşlarımızın yaşamlarını kolaylaştıracak, mesleğin onurunu ve itibarını artıracak meslektaş odaklı projelerin hayata geçirilmesi için hazırlık yaptığımızı söylemeliyim. Özellikle genç meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlarla ilgili çalışmalar yürütüyoruz. Örneğin CMK ödemelerinin kaynağında yapılması, işlemlerin ve ödemelerin hızlandırılarak meslektaşlarımızı kırtasiye yükünden kurtarmak noktasında bir çalışmamız bulunmakta. Yine avukat stajyerlerinin staj süreleri boyunca tıpkı hâkim-savcı stajyerleri gibi belirli bir oranda ilk 6 ay Adalet Bakanlığı’ndan; ikinci 6 ay ise TBB’den ücret almaları hususunda girişimlerimiz olacak. Yine meslektaşlarımızın zaman zaman sahada karşılaştığı sözlü ve fiziksel tacizlerin anında bertaraf edilerek mağdur avukatlara destek sağlanması noktasında birtakım bilişim çözümleri üretiyoruz.  Ayrıca meslek alanlarının artırılması noktasında, sermayesi belirli bir miktarın üzerindeki Anonim şirketlerde olan avukat bulundurma zorunluluğunun limited şirketler yönünden de uygulanması amacıyla altyapı hazırlıkları yapıyoruz. Yine önceki dönemlerde yaptığımız gibi meslek içi eğitim çalışmalarına ağırlık vermeyi, bu dönemde geri plana atılan bu çalışmaların sayısını ve niteliğini artırarak meslektaşlarımızın gelişimlerine katkı koymayı öncelikli projelerimiz arasında sayabilirim."

YÖNETİMİ, TECRÜBELİLER VE GENÇLERLE HARMANLADIK

-  Yönetim Kurulu listenizi hangi kriterler çerçevesinde oluşturdunuz?

"Yönetim Kurulu listemiz elbette ki hazır. Esasen ön seçim sürecinin hemen akabinde listemize son şeklini verip ekibimizi tamamladık ve hemen çalışmalara başladık. Açıkçası bu görevi yapabilecek vasıfta çok sayıda meslektaşımızın görevlere talip olması; buna karşın son düzenlemelerle birlikte delegasyon sayısındaki azalma listelerin düzenlenmesi aşamasında bizi oldukça zorladı. Listemizi önseçimden çıkan sonuçları nazara alarak mesleğe ve meslektaşlara katkı koyabilecek ve herkes tarafından kabul görebilecek isimler arasından liyakat esasına dayalı biçimde oluşturmaya gayret ettik. Bu kapsamda listemizde meslekte ve baroculukta son derece tecrübeli meslektaşlarımız olduğu kadar genç ve dinamik yüzlere de yer verdik. Daha önce baronun çeşitli kurullarında veya komisyonlarında aktif görev alan, mesleğin saha uygulamasını iyi bilen, çözüm odaklı ve uyumlu bir ekip kurduğumuzu düşünüyorum."

AVUKATLARIMIZ, PSİKOLOJİK VE FİİLİ SALDIRILARIN ÖNLENMESİNİ İSTİYOR

- İzmir Barosu üyelerinin en acil çözüm bekleyen sorunu nedir acaba? Başkan adayı olarak sizden öncelikle talep ettikleri şey nedir?

"Gerek gelen talepler gerekse de bizim sahadaki tespitlerimiz doğrultusunda öncelikli olarak çözümlenmesi gereken sorunları, mesleğin günden güne azalan ve zedelenen itibarının bir an önce hak ettiği yere taşınması, yeni mesleki alanlar açılması ve meslektaşlara uygulanan psikolojik ve fiili saldırıların ivedilikle önlenmesi olarak sayabilirim. Açıklanan bu sorunlara bir makamı temsil etmenin sorumluluğu ve ciddiyeti gereği, kurumlar arası tüm iletişim kanallarını kapatmaksızın yargının tüm bileşenleri ve hatta gerektiğinde Adalet Bakanlığı ile mecliste grubu bulunan siyasi partiler nezdinde yapılacak girişimler ile kalıcı, adil ve etkin çözümler üretebileceğimize inanıyorum."

MUSTAFA ÇETİN'İN YÖNETİM KURULU LİSTESİ

* Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem

* Neşe Kuştan

* Hakan Ayaz

* Muammer Erçoban

* Cumhur Bambul

* Seda Gültekin

* M. Tekin Özkan

* Cem Aksu

* Duygu Özman Işıkoğlu

* Serhat Sökmen

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Diğer Röportajlar
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz