MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Aslında O'nun hayatı bir film!
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
13 Kasım 2021 Cumartesi

Aslında O'nun hayatı bir film!

Geçmişten söz edildiğinde…

Dalıp giden gözlerinde sanki…

Yılların anıları saklı…

Kimi hayatın gerçeği…

Bazıları ise unutulmayı hak ediyor…

Başarılar kucak dolusu…

Sevinçler sınırlı…

Mutluluklar ise hep o anılarda saklı…

***

50’li yılların sonu…

İstanbul Aksaray’da dünyaya geldi…

Uyumlu diş hekimi bir baba…

Dominant bir anne…

Ortaokul bitiyor, okul da bitiyor…

Lise filan yok yani…

Ama…

Bunun öncesi de var…

Merhum büyük oyuncu Suna Pekuysal…

Kara gözlü o kızın annesinin arkadaşı…

Bizim naif çıtı-pıtı kahramanımız…

O sırada beş yaşında…

Pekuysal, evdekilere diyor ki:

“Şerife’de ışık var… O’nu tiyatroya götüreceğim…”

Anne dünden hazır…

Baba da izin verince…

O minik kız…

İstanbul Şehir Tiyatroları’nda sahneye çıkıyor…

Başlıyor çocuk oyunlarında…

Yeteneklerini sergilemeye…

“Küçük Prenses”… “Romeo-Jüliyet”… “Kibarlık Budalası”…

Hepsinde rol alıyor, alkışları topluyor…

Yeşilçam’ın yapımcıları…

Böylesi güzel, yetenekli üstelik tiyatrocu kızı…

Rahat bırakırlar mı?

İlk ufak rol, “Şehzade Simbad Kaf Dağında” ile geliyor…

Sonra “Korkusuz Beşler” ile başrole tırmanıyor…

Böylece…

Beyazperde de gönüllerde taht kuruyor…

O kızı…

Türkiye’de yıldız yapan film ise…

Aytaç Arman ile başrollerini paylaştığı “Bedrana”

Yıl, 1974…

O kız, henüz 16 yaşında…

Ve…

“Bedrana”daki rolü ile Antalya Film Festivali’nde…

“En iyi kadın oyuncu” ödülünü kucaklıyor…

Bakar mısınız?

***

Yalnız, bu sanat olayları arasında…

İlginç bir gelişme var…

Hikayemizin kahramanı…

Sırf “özgür” olabilmek uğruna 13 yaşında evleniyor…

Evcilik oynar gibi…

Zaten yürümüyor, altı ay sonra ayrılıyorlar…

Yıldız’ımız, ailesinin yanında kalıyor…

Damat ise askeri okulda eğitim gördüğü için kışlada…

Böyle evlilik olur mu?

Boşanıyorlar…

Bizim kızın babası diretiyor…

Adli Tabip’ten “bekaret raporu” alıyorlar…

Ola ki…

Bir başka izdivaçta damat…

“Sen kız değilsin…” demesin diye…

Bi’acayip örnek daha…

Anne o kadar geleneklere bağlı ve tutucu ki…

Şerife’nin…

İpek çorap giymesine…

Hatta…

Bacak tüylerini, kaşlarını aldırmasına izin vermiyor...

Şerife, belki de…

Bunun yüzünden setleri, sahneleri seçiyor…

Hayat, bazen çok acımasız oluyor…

Güzel Şerife…

Bundan 42 yıl önce

Birlikte başrolleri paylaştıkları…

“Kara Yazma” filminde İbrahim Tatlıses’e aşık oluyor…

Birlikte yaşamaya başlıyorlar…

Melek Zübeyde adını verdikleri bir kızları dünyaya geliyor…

Aradan beş yıl geçiyor…

İki sevgili bir akşam karakolluk oluyor…

Çünkü…

Ünlü türkücü…

Hayat arkadaşını feci şekilde dövmüş, hastanelik etmiştir…

Güzel Şerife kızını alıyor, Tatlıses’i terk ediyor…

***

Beş yıl sonra…

Bi’kez daha Eros’un oklarına hedef oluyor Şerife’nin kalbi…

Bu defa…

Kendisi gibi tiyatro ve sinema sanatçısı Yılmaz Zafer’e vuruluyor…

1987’de dünya evine giriyorlar…

Bu evlilikten…

Savaş Zafer adında bir oğulları dünyaya geliyor…

***

Ne var ki…

Şerife’nin mutlu olmasını istemiyordu sanki kader…

Yakışıklı Yılmaz Zafer…

1994 Nisan’ında…

İki kalp krizi geçiriyor…

Uzun süre bakıma muhtaç şekilde yaşıyor…

Bir yıl boyunca…

Sevdiği kadın başından hiç ayrılmıyor…

***

Sonra…

Evlatları üzülmesin diye hiçbir erkeğe bağlı kalmıyor Şerife…

Hayatını…

İbrahim Tatlıses’ten olan kızına…

Yılmaz Zafer’le izdivacından doğan oğluna adıyor…

Peki, şimdilerde ne yapıyor?

Acele etmeyin, geliyoruz oraya…

***

120’den fazla filmde oynadı…

Dünya kadar da TV dizisinde…

Kamerayı seviyor…

Kamera da O’nu seviyor…

Şu sıralarda…

Ve dahi 70’ine üç kala!

Televizyon dizisi “El Kızı”nın harika kadrosunda…

Oyunculuğun tadını çıkarıyor…

Hoş, ekibin en yaşlısı ama…

Hala güzel…

Hala alımlı ve…

Hala usta!

***

Eskiden dışarıya çıkamıyordu…

Artık çarşıya - pazara gidiyor…

Hatta…

Pazarcılarla oturup çay içiyor…

Etrafını saranlarla fotoğraf çektiriyor…

Torunları…

Efe, Ali  ve Bal ile ilgileniyor…

Eeee, büyük anne olmak kolay mı?

***

Bitiriyoruz…

Bu öykü…

Şerife Perihan Savaş gibi sanatçının…

Başarı ile acıların atbaşı koşturduğu…

Bir dünyada…

Yüzünü yere eğmeden…

San’atını icra edebilme gücünün hiç kaybolmadığını anlatıyor…

Belki tek örnek değil…

Ama…

Azmin hep galip geldiği…

Bir yaşam öyküsü…

Böylesi özel isimler…

Sizden, bizden, hepimizden…

Sadece alkış bekliyorlar…

Çünkü hak ediyorlar…

Nokta…

Sonsöz: “Her insan bir yağmur damlası gibidir… Kimi çamura, kimi gül yaprağına düşer… / Hz. Mevlana
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz