MENÜ
İzmir 14°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Başbakanını biz veriyorduk, asker göndermek ne ki?
Cumhur BULUT
YAZARLAR
7 Ocak 2020 Salı

Başbakanını biz veriyorduk, asker göndermek ne ki?

CHP’li arkadaşlar kızacak ama durum tam da böyle…

Eee büyük ve de devlet kurucu millet olmak kolay değil. Bazen başka mazlum milletler adına yükü omuzlamak gerekiyor.

N’yapalım Görklü Tanrı bize de böyle bir vazife vermiş, gereğini yapacağız elbet…

Bizim bugünün Libya’sıyla, Bingazi, Trablusgarp, Tobruk ve Derne topraklarıyla çok özel, insanın ve o coğrafyanın damarlarına işlemiş çok kuvvetli bağlarımız var bizim…

Bilenler bilir ama CHP’liler bilmez!

En belirgin tarafıyla Endülüs’ün çökmesiyle başlayan bu münasebetlerin can alıcı noktası da taa 1530’lu yıllarda Libya’ya asker göndermemizle başlar.

İspanyolların 1510’da işgalinden sonra 1532'de bir Haçlı örgütü olan Malta Şövalyeleri teslim alır bugünkü Libya topraklarını.

Alır ama vahşetle ve katliamlarla…

Müslüman Libyalılar yapılan zulümlere dayanamaz ve Abdullah Almurabıt'ın başkanlığında bir heyeti İstanbul'a İnsanlığın ve dahi Müslümanların Veli-i Hadim’i Kanuni Sultan Süleyman Han’agöndererek bizden yardım isterler.

Kanuni Sultan Süleyman Han Hazretleri de hemen bir emr-i şahaneyle en güvendiği, şahbaz mı şahbaz, kılıcıyla havada uçan kuşun kanadı kesen, tokadıyla beş düşman askerini birden deviren Murat Ağayı ve beraberinde bir Altı bin hassa askerini gönderir mazlum Libyalılara…

Murat Ağa da Kadırgasına atladığı gibi Bahr-i Sefid’i bir pala gibi yararak Tacura'ya demirler. Allah Allah nidalarıyla karaya çıkan Türk Askeri evvel emirde “gönüllüleri eğitir, savaşçıları donatır”… (CHP’li arkadaşlar bu noktaya dikkatinizi çekmek isterim; “Eğit-Donat” geleneği işte o zamandan bu yana vardır bizde)…

Sonrası bildiğiniz gibi işte Türk Savaş sanatının inceliklerini kavrayan Libyalı Mücahitler gökte kartal, yerde Bozkurt! Düşen küffar kellesini sayabilene aşk olsun! Denizler Fatihi Turgut Reisimiz bir yandan bir yandan Murat Ağa ve milis güçleri ile 1551 yılında fethedilir Libya…

Netice itibariyle Libya kurtulur Haçlı vahşetinden…

Gül gibi yaşamaya başlar Libya halkı ta ki bir daha İtalyanlar tarafından işgal edildiği 1911 yılına kadar…

Bu defa da çağın gördüğü en büyük kumandan Mustafa Kemal ve Enver Paşalar vardır Libya’da ve Libyalıların yanında… Ve tabii ki büyük Mücahit Ömer Muhtar!

Mustafa Kemal ve Enver Paşalarımızın vazifesi ise yine aynı; “Eğit, Donat ve Milis Güçleriyle Vur”!

Fazla ayrıntıya girmeyeceğim, zira CHP’li arkadaşlar Ulu Ceddim Mustafa Kemal Paşa’nın hayatını iyi bilirler… (Bilenler bilmeyenlere anlatsın).

Gelelim şöyle kırk sene sonrasına…

Bir başka Libya hikayemize… Daha doğrusu güçlü Libya bağımıza…

Büyük mücadelelerden sonra bağımsızlığına kavuşan Libyalılar, devletlerini kururlar, kurarlar kurmasına da bir türlü işin içinden çıkmazlar, birilerinin yol göstermesi lazımdır çünkü onlara…

Beş yüz yıl önce olduğu gibi soluğu Türkiye’de alır Libyalılar. Zira devlet kurmada Allah vergisi mahareti vardır Türklerin… Bir de yüzlerce yıllık kader, iman ve gelecek birliği vardır…

Libyalı Aslı Türk, Fikri Türk ve ruhu Türk; “Arap Kaymakam” diye maruf büyük devlet adamımız Sadullah Koloğlu’nun kendi hükümetlerinde bakanlık yapması için isterler bizden…

Türk Devleti tarihi misyonunu unutur mu hiç?

Elbette hayır!

Geçmişte ne yaptıysak yine onu yapıyor Türk Devleti… Bakanlar kurulu kararıyla 1949 yılında Libya’da görevlendirilen Arap Kaymakam lakaplı Sadullah Koloğlu, kısa süreli Sağlık Bakanlığından sonra 3 yıl Libya’da Başbakan olur!

Dile kolay; Başbakan!

***

Bizim kısa kestiğimiz bu hikayeler koca koca kitapları dolduracak mücadelelerle doludur.

Nerdeyse 500 yıllık bu milli dayanışma hikayesini çeşitli kaynaklardan bir daha okumanızı isterim.

Bilhassa çok az bildiğimiz-unuttuğumuz Libya’nın Türk Başbakanı olan Büyük Devlet ve Mücadele Adamı Sadullah Koloğlu’nu…

Gelelim son cümleye; Neylersiniz ki bizim de büyük millet olmak gibi omuzlarımıza yüklenen bir sorumluluğumuz var! Yapılamayacak olanları yapmak gibi bir mecburiyetimiz var!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Adem Karaağaç
 16 Şubat 2020 Pazar 16:36
Ağzına yüreğine sağlık Rabbim razı olsun kardeşim...
 Avni ÖZTÜRK
 11 Ocak 2020 Cumartesi 02:58
Kalemine sağlık kardeşim.
 Lombak
 10 Ocak 2020 Cuma 00:09
Evlatla terbiye edilmek istemem. Biz asker milletiz. Bence o aşamaya geldiğimizde kadınlarımız da askere alınmalı. Kadın erkek biz hepimiz askere gider şehit oluruz. Ben kendim adına diyorum.Çağırsınlar. Ordayım. Yok akpliymiş, chpliymiş mhpliymiş bakmam yanında saf tutarım. Orada görüşmek üzere.
 TC misafir
 9 Ocak 2020 Perşembe 20:56
Ben şunu sormak istiyorum yazara; Oğlunuz var mı yok mu bilmiyorum, eğer askerlik çağında bir oğlunuz olsaydı ve libyaya gönderselerdi ne düşünürdünüz? Bir de orada şehit düştüğünü düşünün ne hissederdiniz? Bunu neden sordum biliyormusunuz? Allah korusun, orada bir şehit verirsek şehit ailelerine de böyle arada süslü ve satır aralarında esprili bir yazı yazmayı şimdiden düşünün diye. Düşünün dediğim için kusura bakmayın tabi ki düşünmüşsünüzdür ak'lınız var elbet.
 Gürkan
 9 Ocak 2020 Perşembe 14:01
Fazla önemseyen kim? Bir çok kere muhalefette liderlerin değişmesi gerektiğini yazdım.
 Gürkan'a
 9 Ocak 2020 Perşembe 12:34
Gürkan ciğim gel kılıçdaroğlu'nu fazla önemseme. Çünkü birçok gafı var. Leftere çok iyi kaleci dediğini de yürüyen merdivenlerden tersten inip bindiğini de. CHP'nin Daha doğrusu bizim partimizin asıl sorunu Kılıçdaroğlu bile değil. Kılıçdaroğlu gaf yüzünden çok sabıkalı onu boş ver
 Gürkan
 8 Ocak 2020 Çarşamba 15:48
Kılıçdaroğlu Doğu Akdeniz'de ne işimiz var diye ne zaman söylemiş? Açıklamalarını havuz medyasından dinleyip komik bulmak. Biz bilirizciler, Putin'in, Suriye'de meşhur camiyi Esad'la birlikte ziyaret ettikten sonra İstanbul'a gelmesini nasıl yorumluyorlar?
 Lombak
 8 Ocak 2020 Çarşamba 13:47
Ulusal Çıkarlar çerçevesinde gerçekler değişir. Siz sadece ulusal çıkar peşinde koşarsınız. İç siyasete benzemez. Sadece çıkarlar. Bugün dost yarın düşman olursunuz. Her türlü de kıvırırsınız. Çünkü dış politikada sadece çıkarlar vardır.
 Tarih Sever
 8 Ocak 2020 Çarşamba 11:23
yorumculara bakıurum şöyle savaş alanı sanıyorlar yazı alanını bir konuyu sadece bir tarafıdan ele almış yazar. her tarafıyla yzılmaya kalksa zaten okunmaz çok uzarda uzar. Atatürkün orada olması geyet normal. ozamanki devlet gönderiyor. şimdiki devletimizde bir generali gönderdi. ulusal çıkar ozamanda vardı şimdide var. yoksa ne işimiz var. bunu herkes anlıyor . yazar güzel yazıyor bunda sıkıntı yok. fakat dünya iyiye gitmiyor.içerde parçalı bir türkiye hoş değil. CHP başkanı bir bakıyorsunuz, doğu akdenizde herkes var Türkiye yok diyor bir bakıyorsunuz orada ne arıyoruz diyor. komik olan bu. yazar mizahi ele almış konuyu ama asıl mizah Kılıçdaroğlu
 Mister No
 7 Ocak 2020 Salı 22:01
Eee iyi hos ama Kadaffiyi satanda biz degilmiyiz ? Nato´nun Libyada ne isi var deyip ardindan Libyayi sirtindan hancerleyenlerle Kanka olanda sizsiniz. Bos bos yazarak olmuyor bu isler. CHP´liler bilmez diyelim ama siz biliyorsunuzda ne ise yariyor ? Kivir babam kivir.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz