MENÜ
İzmir 21°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bu fotonun ağzı dili olsa!
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
3 Nisan 2022 Pazar

Bu fotonun ağzı dili olsa!

Bugün Pazar...
Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...
Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...
Bir kez daha...
Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...

Ancak…

Bunu yaparken…

O enfes öyküyü farklı bir yazı diliyle bugünlere taşıyan…

Tolga Aydoğan’ı…

Saygıyla analım…

***

Üzgün bir insanı mutlu etmenin en etkili yolu nedir?

Mesela…

İçten, sımsıkı bir sarılmaya ne dersiniz?

Olmadı mı?

Ya, kocaman bir gülümseme?

O da mı olmadı?

O zaman, kestirmeden gidip…

Üzüntü kaynağını “yok etmek” en doğrusu…

Bu öykü…

Belki de akıllara en son gelecek…

İnsanı mutlu etmenin “altın” örneklerinden sadece biri…

***

Çooook yıllar öncesiydi…

İstiklal kahramanı Maraşal Fevzi Çakmak’ın kızının…

Masal gibi düğününde…

Bi’ara…

Atatürk’ün gözüne…

Davetliler arasında fotoğraf çekmeye çalışan bir genç ilişti…

Arı gibi çalışkandı o delikanlı…

Yanına gidip, elini çelimsiz delikanlının omzuna koydu…

“Adın ne senin çocuk?”

Fotoğrafçı şaşırdı…

Gazi Paşa, yanına kadar gelip adını soruyordu…

Titreyen sesiyle:

“Efendim, benim adım Ali Rıza…” diyebildi…

Atatürk gülümsemeye başlamıştı:

“Bilir misin, benim babamın adı da Ali Rıza, nerelisin peki?”

“Üsküplüyüm paşam…”

Cumhurbaşkanı, belki de babasıyla adaş olduğundan…

Kanı kaynamıştı genç adama…

Anında karar verdi ve şöyle dedi:

“Madem öyle, sana bundan böyle (Sarı) diyeceğim… Artık hususi (özel) fotoğrafçılarımdan olacaksın, anlaştık mı?”

Delikanlının gözleri parladı:

“Emredersiniz paşam!”

Gencecik Ali Rıza için…

Yepyeni bir dünyanın kapıları açılıyordu…

Bunun daha büyük gurur olabilir miydi?

***

Fotoğrafçı Ali Rıza’nın hayatı değişmişti…

Atatürk neredeyse…

O da oradaydı…

Yüzlerce kez deklanşöre bastı…

Gazi’nin…

İnanılmaz güzellikteki fotoğraflarına imza atmaya başladı…

Ancak…

O fotoğraflardan birinin tarihe geçeceğini söyleselerdi…

Acaba inanır mıydı?

***

Atatürk’ün…

Meclis’in önünde Devlet Erkanı’yla birlikte göründüğü bir fotoğraf…

Sarı Ali Rıza’nın kaderini nasıl değiştirdi?

İşte, o fotoğrafın kısa ama duygu yüklü öyküsü…

***

Tarih; 29 Ekim 1929…

Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlanıyor…

Atatürk ve yanındakiler…

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden çıkarken…

Gazeteciler o pozu yakalamak için…

Adeta birbirlerini eziyor…

İşte, o itiş/kakış arasında Sarı Ali Rıza yere yuvarlanıyor…

Takdir edersiniz…

Ayağa kalkıp, kadrajı ayarlayıp fotoğrafı çekene kadar…

Gazi ve beraberindekiler…

Çoktan Meclis’in önünden ayrılmışlardı…

Ali Rıza’yı merak ediyorsunuz di’mi?

N’apsın, fotoğrafçı Sarı?

O tarihi anı görüntüleyemediği için…

Üzüntüsünden…

Bir taşın üstüne çöküp, hüngür hüngür ağlamaya başlar…

Az sonra…

Uzaktan Atatürk’ün sesini işitir:

“Hey Sarı! Söyle bakalım neden ağlıyorsun?”

Ali Rıza ayağa kalkar; gözyaşlarını silerken…

Fotoğrafı çekemediğini anlatır…

Atatürk, karşılık verir:

“Canını sıktığın şeye bak bre çocuk!”

Sonra, arkasına döner, büyük bir olgunlukla…

Devlet erkanına seslenir:

“Arkadaşlar tekrar içeri girip yeniden çıkacağız… Sarı bizim fotoğrafımızı çekecek!”

Ayaküstü de olsa…

Bakanlar, vekiller yaşananları garipser ama…

Eksiksiz, yeniden Meclis’e girip, çıkarken aynı pozu verirler…

***

İşte, dünyanın beğendiği…

Tarihe mal olan o fotoğraf…

Sırf Sarı Ali Rıza üzülmesin, gözyaşı dökmesin diye…

Atatürk’ün emriyle…

Bir kez daha yeniden çekilir…

***

Bitiriyoruz…

O fotoğrafın öyküsü…

Ulu Önder Atatürk’ün…

Nasıl da altın bir kalbe sahip olduğunun kanıtıdır…

“Sarı”…

Yani, Ali Rıza Tuncay…

20 yıl önce…

94 yaşında İzmir’de hayata gözlerini yumdu…

O sırada o fotoğraf…

Evinin başköşesindeydi…

Son nefesini…

Atatürk’le geçirdiği unutulmaz anıların eşliğinde…

Bu topraklarda verdi…

Nokta…

Sonsöz: “Mutlu olmak istiyorsan, başkalarının mutluluğu için de çalış… Bunun sevinci seni mutlu etmeye yetecektir… / Ludvig van Beethoven – İşitme engelli Alman piyanist ve besteci…”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz