Bu hasret bizim

“Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür.

Ve bir orman gibi kardeşcesine. Bu  hasret bizim”

Bence de bu hasret bizim.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) 2002 yılını dünya şairi ilan ettiği Nazım Hikmet’in ‘Davet’ şiirini çok beğeniyorum.

Aslında her satırı çok kıymetli ama çevre yazarı olarak bu satırları yaşadığımız  günler içinde daha etkili buluyorum.

Dünyayı tehdit eden küresel ısınma yani yerkürenin aşırı ısınmasındaki etkenlerden biri de ormanların yok edilmesidir.

Bu nedenledir ki 193 ülkenin üye olduğu Birleşmiş Milletler 21 Mart tarihini DÜNYADA ORMANCILIK GÜNÜ ilan etmiş.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk de “Ağaçsız ve ormansız toprak vatan değildir” sözü ile kıymetli olduğuna vurgu yapmış.

Yine erdemli bir insan olmaya verdiği değerle, tüm insanları barış ve huzura davet eden Çinli filozof Lao Tse, “Ağaç diken sonsuzluğa inanıyor demektir” ve bir Arap atasözü olan “Çöle düşen ağacın kıymetini anlar” özlü sözleri ağacın, ormanın kıymetini anlatmıyormu?.

Dünyada ormancılık günü bir hafta boyunca çeşitli etkinliklerle kutlanacak.

ŞİMDİ AĞAÇ DİKMENİN TAM ZAMANI.

İstatistiklere göre yüzde 92’si insan kaynaklı yanan ormanları tekrar yeşertmemiz gerekiyor.

Orman olmazsa su olmaz, su olmazsa yaşam olmaz.

ORMAN VE SU insan yaşamının vazgeçilmezleridir.

22 Mart’ta dünyada ‘Su Günü’ olarak ilan edilmiş.

Birleşmiş Milletler Su Konseyi, 2032'de dünya nüfusunun yarısının içecek su bulamayacağına dikkat çekiyor.

Son yüzyılda dünya nüfusu 2.5 kat, su tüketimi ise 7 kat arttı. 

Dünya nüfusunun yüzde 40'ı su sıkıntısı çekiyor.
Dünya tarım alanlarının yüzde 70'i çölleşme tehlikesi altında.
En yoksul yüzde 30'luk kesim temiz içme suyundan mahrum.
Avrupa'da kişi başına günde 160 litre su tüketilirken, bu oran Somali'de  5-10 litre ve bu suya ulaşmak için kilometrelerce yol kat edilmek zorunda.

Bilim insanları, küresel ısınmanın acilen durdurulmaması halinde kuraklık ve susuzluğun göçleri arttıracağını belirtiyorlar.

Yaşamsal değerlere sahip çıkmaktan başka çare yok.