Bu kez oluyor mu?

Neredeyse 20 yılı aşkın hikayesiyle biliyor İzmirliler!

Şu anda etrafı çevrili, içerisi su dolu, adeta doğal yaşam parkına dönmüş durumda öylece bekliyor.

Basmane Çukuru’ndan bahsediyorum…

İzmir’in yakın tarihine tanık edenlerin yıllarca otobüs garajından yolculuk yaptığı bu alanı dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura “kat karşılığı” bir anlaşmayla Güçbirliği Holding’e vermiş. Ekonomik krizde batan EGS Bank ile bağı bulunan şirketin mal varlıklarına el konulup Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) olaya el atınca arsa üzerinde hak doğmuş.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde 14 ile başlayan tapudaki ortaklığı çeşitli görüşmelerle yüzde 30’a kadar önceki Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından çıkartılmıştı. TMSF ile mal varlığına el koyduğu EGS’nin ortakları arasında yaşanan “hukuk savaşından” bağımsız bir kez satış ihalesine çıkıldı. Söz konusu alanı herkesin bildiği gibi bugün İzmir markası olan Folkart A.Ş. ile ortakları 80 milyon dolara satın aldı. Folkart daha sonra ihaleye girdiği diğer ortaklarla anlaşıp Büyükşehir ile birlikte tek söz sahibi hissedar olarak kaldı.

Fakat TMSF ile ihaleye girenler arasında bir anlaşma metni ve önemli bir madde vardı!

Neydi?

“30 aylık zaman diliminde arsanın hukuki ve imarına ilişkin tüm sorunlar çözülmüş olacak”

Açılan davalar nedeniyle bölgedeki planlara ilişkin son durum netleşmeyince Konak Belediyesi de imar planına esas imar durum belgesi veremediği için süre doldu. Folkart, TMSF’den peşinat olarak yatırdığı yaklaşık 10 milyon dolarlık parayı güncel dolar kuru üzerinden geri aldı.

Zaten ortaya çıkan binanın mimari projesi ve yüksekliğiyle ilgili meslek odalarının açıklamaları, kamuoyunun yaklaşımı meselenin başka bir boyutuydu…

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na 2019 yılı itibariyle Tunç Soyer seçilince konu yeniden gündeme geldi. Geçtiğimiz yıl İzmir’e gelen TMSF’nin o dönemki Başkanı Muhittin Gülal “Bu işi çözelim” dedi. Soyer’in de sıcak bakmasıyla görüşmeler yeniden başladı. Çünkü İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de büyüyen yapısı, istihdam sayısına bakıldığında idari hizmet binasına ihtiyacı vardı.

Bu arada Basmane Çukuru’nun hali defalarca gündeme geldi. Yağmur yağdı su doldu, hava ısındı sinekler bölgeyi bastı. Üstüne bir de göçmen kuşlara şehir merkezinde yeni sulak alan bulundu!

Son gelişmelere bakacak olursak; AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli uzun süredir bir araya gelmediği, karşılıklı basın açıklamalarıyla eleştirdiği İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’i makamında “Mevzu İzmir’se gerisi teferruattır” diyerek ziyaret etti. Hem de sloganın isim babası AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım ile Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Hamza Dağ’dan da onay aldığını belirterek… Sürekli’nin Ankara ziyaretinden sonra gelen bu hamlenin arka planında yeni gelişmeler yaşanmıştı.

Ne oldu?

Çünkü TMSF’nin yeni Başkanı Fatih Rüştü Karakaş uzun süredir İzmir Büyükşehir Belediyesi ise kurum arasında masada duran konu için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan icazet istemişti. Erdoğan ise “Yerel yöneticiler ve kentteki siyasiler uygun diyorsa neden olmasın” demişti. Tozlu raflardan indirilen konuda zaten formül belliydi. Çünkü Büyükşehir TMSF’ye daha önce “Ya hisselerini bize sat ya da hissemizi satın al” önerisinde bulunmuştu. Büyükşehir bu arada ikinci bir formül olarak takas önerisi getirmişti. Belediyeye ait Basmane’deki arsanın değerine denk gelebilecek bir araziyi TMSF’ye vererek karşılığında Basmane’deki tüm hisselere tek başına sahip olacaktı.

Kaydedilen ilerleme incelendiğinde görülüyor ki TMSF, Konak-Umurbey Mahallesi sınırlarında Alsancak Stadı ve Tariş arazilerine yakın bölgeden kendisine önerilen yere sıcak bakıyor. TMSF’nin ilk önce “Basmane’deki kadar değerli arsa değil” diyerek burun kıvırdığı yeri istediği görülüyor. TMSF bunun dışında Büyükşehir’in İstanbul Beyoğlu’ndaki meşhur 60 yıldır tapusu elinde olan arsayı da istemiş. Şimdilik iki kurum arasında anlaşma büyük oranda netleşmiş görünüyor.

Ankara’nın İzmir’deki siyasilere “Üzerinde bir çalışın, tekrar getirin görelim” önerisi var.

Eğer ki pazarlık sonuçlanır, anlaşma tamamlanırsa İzmir bir sorundan daha kurtulmuş olacak.  En azından kentin ortasında sürekli Sayıştay raporlarına yansıyan mesele ortadan kalkacak. İzmir bir süredir özlem duyduğu “siyasi ılımlı iklim” sayesinde bir enkazı daha yok edecek.

Oraya ne mi yapılacak?

O’nu da; İzmirlilere ne istediğini sorması muhtemel,  İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer karar verecek.

Son Söz: Kendi evini yapamıyorsan bir yapana taş taşı. ( Uygur Atasözü)