MENÜ
İzmir
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Cumhuriyetimizin 99. yılı kutlu olsun
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
29 Ekim 2022 Cumartesi

Cumhuriyetimizin 99. yılı kutlu olsun

Cumhuriyet ne mücadelelerle kuruldu… Bir yanı savaş meydanlarındaki Kurtuluş Savaşımız, şehitlerimizin kanı, bir yanı 19 Mayıs’ta Atamızın Samsun’a çıkışıyla başlayan, Erzurum ve Sivas Kongrelerinden devrimlere kadar süren, Cumhuriyete, laikliğe, Hilafetin kaldırılmasına ve devrimlere muhalefet edenlerle mücadele, bir yanı da içerideki ayaklanmalar… Atamızın liderliğindeki bir mücadele öyküsü bu, Atamız gibi bir lider bir ülkeyi çok iyi bir yere taşıyabiliyor veya Hitler gibi bir lider dünyayı çok kötü günlere de getirebiliyor…

Uzun yıllar üniversitede liderlik dersi hocalığı yaptım, “gerçek” liderliğin ne kadar zor ve önemli olduğunu anlatmaya çalıştım. Liderlik tarzları ve benzeri konuları öğretirken tarihteki liderlerden örnekler verdim. O zaman gördüm ki en çok örnek verdiğim lider Atamız. Tarihte hak ettiği yeri almış bir dünya lideri. Sonra bir gün karşıma bir araştırma ve kitap çıktı. O araştırma bizim her zaman bildiğimiz bu gerçeği bir ölçekle, sayılarla kanıtlamıştı…

Araştırmayı gerçekleştiren ve “King of the Mountain” isimli bir kitapta yayınlayan Arnold Ludwig; Amerikalı bir tıp doktoru, psikiyatrist, akademisyen, tıp fakültesi bölüm başkanlığı yapmış, emeritus profesör ünvanlı bir hoca. Alanı insan davranışını araştırmak. Bu bağlamda “Liderliğin Doğası”nı araştırmış, 18 yıl süren bu çalışmasında, 1900-2000 yılları arasında yaşamış, 200 farklı ülkeden 1941 lideri araştırmış.

Ludwig bu yıllar süren araştırma için tarafsız olması amacıyla “Politik Büyüklük Ölçeği” adında bir ölçek geliştirmiş ve bu ölçekte bir puanlama yapmış. Bu puanlama yapıldığında ayrıntılı bilgiye ulaşabildiği Roosevelt’ten Churchill’e, Mao’dan Fidel Castro’ya uzun bir listedeki 377 lider arasında en yüksek puanı alan Atamız; Mustafa Kemal Atatürk olmuş. İşin ilginç tarafı ise Ludwig yaşamında hiç Türkiye’ye gelmemiş ve bu araştırmayı yapana değin Atatürk’ün adını bile duymamış Yani ülkemizle bir ilgisi yok, Nobel Ödüllerindeki gibi kayırma yok. Atamız tarafsız bir araştırmanın, tarafsız bir sonucu olarak birinciliğe oturmuş! Ludwig, bu çalışması nedeniyle Amerika Atatürk Derneği’nden bir plaket almış ve kendisine ABD Atatürk Derneğinde yaşam boyu onursal üyelik verilmiş.

Bu bilgiler ışığında bir gün büyük oğlum Deniz bu kişiyle bir söyleşi yapmanın ne güzel olacağını söyledi. Bu fikir hem bana hem de Denize çok heyecan verdi. Oğlumun önerisiyle Prof Ludwig ile irtibata geçtim, bir tarih ayarladık ve söyleşi için ABD’ye gittim. Neden gittim? Neden yüz yüze gerçek bir söyleşi yapmak istedim? Biz burada Atamızı çok iyi tanıyoruz ve her gün şükranla anıyoruz, onun ışığı ülkemiz için bir rehber, özgürlük, bağımsızlık, çağdaşlık, vizyon rehberi. Ancak, bilimsel olarak yabancı ülkelerde yapılan araştırmalar bize ait olan bu konuyu evrenselleştiriyor, teyit ediyor ki birçoğu yanlı ve ülkemizi aşağı çeken araştırmalar oluyor. Bu açıdan bu tarafsız araştırma diğer yanlı araştırmaların yanında çok önemli, adeta bizim duygu ve düşüncelerimizin tarafsız bir sağlaması oluyor. Bu söyleşi araştırmanın sahibi hayatta iken yapılmalıydı, kayıt altına alınmalıydı ve bu bana kısmet oldu.

İzlemek isteyenler Profesör Ludwig ile söyleşime bu linkten ulaşabilir: https://www.youtube.com/watch?v=u7vpw51CbrQ&t=830s ancak ben burada bir dizi olarak söyleşinin her yönünü sizlerle bir dizi halinde paylaşacağım.

Ludwig bizi söyleşi için evine davet etti, bir Salı sabahı saat 10:00 da evindeydik. Şömine yanında kayda aldığımız uzun bir söyleşiden sonra evinde öğle yemeğinde ağırladı bizi. Eşi Helen çok leziz yemekler hazırlamıştı. Yemekten sonra bir yürüyüşe çıkarıp çevreyi tanıttılar. Vedalaştığımızda saat 16:00 idi. Karşımda tam bilim adamı, bir psikiyatrist, bir hekim, bir araştırmacı ama çok alçak gönüllü biri vardı.

Birinci sorumuz araştırmanın süreci ile ilgiliydi.   Arnold Ludwig 18 yılda 1200'ün üzerinde biyografi, antlaşma, tez vb incelediğini belirtti. Geçmişte yaşamış Sezar, Napolyon, Büyük İskender, George Washington gibi toplumların başarılı addettikleri liderlerin özelliklerini belirleyerek bir ölçek oluşturduğunu anlattı. Bu ölçekte liderlerin özellikle yeni ülke yaratma, savaş kazanma, toprak kazanımı/kaybı, iktidarda kalma süresi, askeri başarı, sosyal mühendislik, toplumu olumlu yönde değiştirme, iyileşen ekonomi, devlet adamlığı, ideoloji, ahlaklı örnek oluşturma, yozluğa karışmama, politik miras, yönettikleri ülke nüfusu gibi özelliklerine baktığını ekledi.

“Politik Büyüklük Ölçeği”nin özel yaşam gibi yoruma açık konularla alakalı olmadığını, yalnızca yukarıda saydığı somut ölçülebilir ülkeye ve topluma kazandırılan eylemlerle ilgili olduğunu üzerine basarak defalarca tekrarladı. Haftaya Cumhuriyetin kuruluşuna giden yolda Atamızı en iyi lider yapan yukarıdaki özellikleri birer birer açacağım.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Gönül Pekin.
 3 Kasım 2022 Perşembe 16:58
Muhteşem.Şoylesi.Bernacigim.Çok Mutlu oldum.Gurur duydum.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz