MENÜ
İzmir 22°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Delege seçimlerinde neler yaşandı, kimler kazandı?
Fatih YAPAR
YAZARLAR
31 Ocak 2012 Salı

Delege seçimlerinde neler yaşandı, kimler kazandı?

Partinin tavanında 4 gün arayla yapılacağı açıklanan iki tüzük kurultayı tartışılırken tabanda yani İzmir örgütünde mahallelerde başlayan rekabetin yarattığı sancı var. Genel merkezin ‘yoğunluktan’ ilgilenemediği mahalle seçimleriyle başta belediye başkanları olmak üzere yerel ölçekteki aktörler fazlasıyla ilgili.
Belediye başkanları kendi ilçelerindeki delege seçimlerine müdahale ederek 2014’te yapılacak yerel seçimlerin hesabını yaparken partinin üst yapısında yaşanan büyük değişim de tabanı ciddi oranda etkiledi. Geçen seçimler ve kongrelerde net bir şekilde görülen Deniz Baykal ve Önder Sav ayrışması Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olmasıyla ortadan kalkarken daha önce karşı karşıya gelen isimler ilçelerde ortak listeler hazırladı.
Seçimlerde en dikkat çeken durum ise herkesin listesini genel merkez ve Kılıçdaroğlu adına hazırlamasıydı. Resmi olarak genel merkezi yani Kılıçdaroğlu’nu temsil eden İl Başkanı Tacettin Bayır’ın durumunu da zaten anlatmaya gerek yok. Seçimleri ve siyasi manzarayı adeta ‘pembe tablo’ çizerek anlatan Bayır’ın tabana müdahale edememesi genel olarak mahallelerdeki çatışmaları tetikledi. Buca, Bornova, Konak, Karşıyaka, Bayraklı ve diğer seçimleri olan ilçelerde ortaya çıkan durum algının net olmasını engelledi.
 
Bir önceki seçimlerde Kocaoğlu ile Sındır’ın gövde gösterisine sahne olan Bornova bu kez de kıran kırana bir yarışa sahne oldu. Başkan Kocaoğlu, soruşturma, iddianame, mahkeme süreci derken süreci dışarıdan kontrol edip bizzat topa gitmese de yakınındaki isimler çalışmadan kopmuş değiller. Belediye başkanlığı koltuğuna oturduktan sonra kendisini İlçe eski Başkanı Ertürk Çapın ve ekibine teslim eden Bornova Belediye Başkanı Sındır, bu kez daha bilinçli ilerliyor. Örgütte aktif isimlerin kimini belediyeye alan, kimini de danışman yapan Sındır, İlçe Başkanı Enver Dündar’ın karşısında yer alan ekibin en tepesine yükseldi. Sındır, mahallelerdeki isimler üzerinde tek tek çalışırken yapılan manevrayı da bu işe yıllarını veren isimler üzerinden kestirmeye çalışıyor. 
 
ASIL KAPIŞMA ERZENE’DE!
İki haftadır yoğun telaşın yaşandığı ilçe genelinde Dündar, rakipleri ile arasındaki farkı oldukça açtı. Kocaoğlu’nun etkisinin bilindiği Doğanlar Mahallesi’ni kaybeden Dündar ekibi rövanşı Ergene’de aldı. İnönü ve Atatürk Mahalleleri’ni de kazanarak tabana mesaj veren Dündar ekibini Erzene’de zorlu bir süreç bekliyor. İki başkan, Kocaoğlu ve Sındır’ın yeni sistemde kayıtlarının bulunduğu Erzene’de Dündar muhaliflerinin etkinliğini herkes biliyor. Bu mahalle iki cephe için de çok önemli.
Küçük mahalleleri kenara bırakırsak özellikle Kazım Dirik Mahallesi ile birlikte ortaya çıkan manzarada Dündar ve ekibi avantajlı görünüyor. Yaklaşık 90 oy farkın olduğu ilçe genelinde önümüzdeki günlerde Erzene, Kızılay ve Mevlana Mahalleleri’ndeki seçimleri muhalifler alırsa durum birbirine büyük oranda denk gelecek. İlçe başkanının her zaman potansiyel aday olduğundan yola çıkarsak muhaliflerin adayı henüz net değil. Ancak kulislerde Yavuz Yokaş ismi ağır basmaya başladı. Bu seçimlerde saf değiştirerek Dündar’ın listesinde yer alan İl Genel Meclis Üyesi Nevzat Kavalar başta olmak üzere Osman Koçanalı ve Okan Karlıdağ gibi birçok kişinin adaylığı şimdiden konuşulmaya başlandı.

BİNDİRME ÜYE TARTIŞMALARI DEVAM EDİYOR
Tabi ki bir de yeni üye sıkıntısı var. İnönü’de muhaliflerin yenilgi sonrası gerekçe gösterdiği yeni üye kayıtları daha önce hiç hesaba katılmamıştı. Muhaliflere göre çok az bir farkla kaybedilen Ergene Mahallesi’nde yine 50’nin üzerinde yeni isim oy kullandı. Bunun kontrolünü yapmak zor olsa da üye bazındaki yapısal değişimin ‘mobil kayıt’ ile oluşturulduğu ifade ediliyor. Kimileri de üye bindirmesinin meşhur 12. maddeden yapıldığını dile getiriyor. Bornova’da nefes kesen yarışı hep birlikte izlemeye devam edeceğiz.
 
KARABAĞ-ÖLÇER İKİLİSİNİN İŞİ ZORLAŞTI
Bayraklı’da ise topa hızlı giren ve adeta fırtınalar estiren Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ve İlçe Başkanı Levent Ölçer’in başını çektiği yapı bu kez ummadığı bir sonuçla karşı karşıya kaldı. Bornova’dan ayrıldıktan sonra Bayraklı ile siyasi doku uyuşmazlığının devam ettiği Manavkuyu, Mansuroğlu ve Osmangazi Mahalleleri’nde Karabağ ve Ölçer destekli yapılar yenilgiye uğradı. Ortaya çıkan bu durumun ileriki süreçte Karabağ destekli Ölçer’in koltuğuna mal olup olmayacağı tartışılıyor. Yamanlar, Postacılar, Cengizhan gibi yükseklerde seçimi aldıktan sonra delege ağırlığının önemli bölümünü barındıran ovada yenilgiyle tanışan Hasan Karabağ-Levent Ölçer ikilisi avantajını kaybetse de yine de iddiasını sürdürüyor. Keza rakip cephenin adayı henüz netleşmiş değil. Çünkü Karabağ muhalifleri şu ana kadar hiç tek vücut olamadı. Başkan Karabağ’a açık muhalefet eden Meclis Üyesi Yüksel Türker’i disiplin sürecinde adeta ortada bırakan bu ekibin tek parça hareket etmesi kolay görünmüyor.

KARŞIYAKA’DA MUHALEFETİN PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜĞÜ
Belediye Başkanı Cevat Durak, İlçe Başkanı Adnan Alabay ve eski İlçe Başkanı Ertam Özen’in birlikte hazırladığı listeler ilçe genelinde önemli mahallelerde ters köşeye yatarken çift listenin yarıştığı yerlerde seçimleri kaybeden isimleri zor günler bekliyor. Başkan Durak’ın en yakınında bulunan Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çalışkan ve İlçe Başkan Yardımcısı Taylan Kolat’ın bulunduğu listelerin kaybetmesi seçimin psikolojik etkisini de arttırdı. Başkan Durak’ın hafta içinde yaptığı açılışta ağır sözlerle eleştirdiği ve partiye oy vermemekle suçladığı Belediye Meclis Üyesi İsmail Horoz ve diğer muhalifler şimdiden ilçenin dizaynı için çalışmalara başladı. İlçe başkanı olmadan önce adeta ‘delege ağası’ konumunda olan ve örgüte hakim olan Alabay’ın kendi mahalleleri dışında sıkıntıya düşmesi muhalif cepheyi daha da hareketlendirdi. Uzlaşının olduğu yerlerin dışında çıkan çift listeli yerlerde muhalefetin seçimleri kazanması siyasi ortamı daha da karmaşık hale getirdi.

KOCAOĞLU’NUN YEĞENİ DE DELEGE OLDU
Milletvekili Alaattin Yüksel ve Mustafa Moroğlu gibi etkili faktörleri arkasına alarak seçimlere giden muhalefet cephesi zaman zaman uzlaşı listesine adam sokma yolunu denedi. Yaşanan bu duruma Nergiz Mahallesi’nde tek liste ile gidilen seçimde Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü Levent İşler’in eşi, Türkegül Kocaoğlu’nun yeğeni Onur Akagün İşler’in delege yazılması örnek verilebilir. Seçimlerde dikkat çeken bir durum daha var. Muhalefet ile birlikte olduğunu ifade eden fakat bazı yerlerde mevcut yapıya destek veren İşadamı Ali Engin şimdiden muhalefet cephesinde istenmeyen adam ilan edildi. Bostanlı’da ağabeyi İl Başkan Yardımcısı Abdullah Engin’in tek listede yer alırken kendisinin ise Atakent’te tek listede yer alması krize neden oldu. Muhalifler, Engin kardeşlerin liste çıkarması halinde mevcut yapıyı devirebilecek güçte olduğunu fakat uzlaşarak kendilerini sağlama aldığını iddia ediyor.
 
KONAK’TA ORGANİZE İŞLER VAR!
Delege seçimlerinin en netameli geçtiği ilçelerden biriydi Konak. İlçe Başkanı Aytekin Tunus dosya kaçırmak ve mahallelerdeki seçimleri iptal etmekle suçlanırken ilk gün ilçede muhtar-meclis üyesi kavgası gündeme oturdu. İkinci gün de Belediye-İş Sendikası 6 Nolu Şube Başkanı Cemal Küpeli’nin eşi Kadın Kolları Başkanı Vildan Küpeli’nin darp edildiği olay siyasi gerginliği daha da arttırdı. İl Başkanı Tacettin Bayır’ın yaptığı bana göre kendisinin de inanmadığı “Tunus’u görevden alabilirim” açıklaması tepedeki çatışmayı açıkça ortaya koydu. İl eski Başkanı Rıfat Nalbantoğlu ve Eski Milletvekili Sedat Uzunbay üzerinden genel merkez ile görüşerek ilçe yönetiminde Bayır’dan habersiz değişikliğe giden Tunus’un mahallelerde yaşadığı sıkıntının kongreye yansıyacağı benziyor. Kahramanlar Mahallesi’nde dosya sorumlusunun seçime 1 saat kala değiştirilmesi Alsancak’taki seçimin İlçe Yöneticisi Azmi Kumova’nın ofisinde yapılması gibi daha birçok neden Tunus’un ne kadar zorda kaldığını ortaya koyuyor.

PROF.AKYARLI NASIL LİSTE DIŞI KALDI?

Bir de partiye mal olmuş, partinin vitrininde duran insanların illaki bir ekibe çalışmasının gerekmeyeceği gerçeği var. Yani ‘partide olması faydalıdır’ denilebilecek kişiler sandık, delege sistemi, dosya kaçırma ve bindirme üye gibi kavramlara uzak olabilirler. Bu örneklerden biri Konak Göztepe’de yaşanır. Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Prof. Dr. Adnan Oğuz Akyarlı iki listeye de yazılır. Rukiye Acar’ın başını çektiği listede ikinci sırada yer alan Akyarlı’ya “İki listede olamazsın. Birisini tercih edeceksin” denilir. O da “Neden olmasın. İkisi de partinin listesi. İlla ki bir tarafta mı olmam gerekiyor” der. Yoğun tartışmaların ardından Akyarlı pes eder ve Acar’ın bulunduğu listeden çıkar. Kadın Kolları İl Başkanı Nazan Çetin, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Selahattin Özel gibi isimlerin bulunduğu yapı içinde kalan daha doğrusu kalmak zorunda bırakılan Akyarlı’nın listesi kaybeder. Ve Akyarlı gibi bir bilim adamının taraf olduğu sonra da kaybettiği kayıtlara geçer.
 
KARABAĞLAR: BİTLİS-MARDİN ÇATIŞMASI!
Önder Sav ekininin en güçlü olduğu yerlerin başında gelen Karabağlar’da listelerde beklenilenin aksine sakin gidiyor. Yerel seçimlerde bir araya gelerek zafere ulaşan ilçedeki mevcut siyesi yapının yansıması olan meclisteki yapı yavaş yavaş parçalanmaya başlamıştı. Mecliste bulunan üyelerin bir bölümü Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm’e karşı ayaklanırken komisyon seçimlerinde tartışma tavan yapmıştı. İlçedeki Bitlis-Mardin çatışması şimdilik delege seçimlerine yansımadı. İl Başkanı Tacettin Bayır’ın dozu oldukça yetersiz kalan müdahaleleri ile oluşturulan listelerin dışında ilçe genelindeki yapısal bozukluk devam ediyor.
 
BUCA ARAPSAÇI, ÇÖZEBİLENE AŞK OLSUN!
Siyasi manzaranın en karmaşık olduğu ilçelerin başında ise Buca geliyor. Mahalle bazınca cepheleşmelerin en çok yaşandığı ilçelerde net bir fotoğraf ortaya çıkmıyor. Bir mahallede bir araya gelen yapı başka bir mahallede karşı karşıya geliyor. Belediye Başkanı Ercan Tatı, meclis üyeleri ve birçok siyasi aktörün devre dışı kaldığı ilçe siyasetinin kongre sürecinde daha da netleşmesi bekleniyor. İlçe Başkanı Selim Bozdağ’ın mahallelerde zor durumda kalması, çarpışan listelerin üst yapıda bir araya gelerek ortak amaca hizmet etmemesi gibi durumlar ortamı daha da karmaşık hale getiriyor.
 
YARIMADA SESSİZ, SEDASIZ!
Delege seçimleri devam eden CHP’de sancının yaşandığı başka yerler de var. Eski Belediye Başkanı Ertan Avkıran’ın aktif rol oynadığı Güzelbahçe’de Belediye Başkanı Mustafa İnce ve İlçe Başkanı Ednan Arslan’ın bir hayli zorlanacağı gözleniyor. Belediyenin bürokratik yapılanmasını bile karpuz gibi ikiye ayıran ilçedeki ayrışma önümüzdeki günlerde daha da derinleşecek. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile siyaset yapan Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu’nun ilçe genelinde siyaseten etkisi bulunmuyor. Belediyenin komisyon ve encümen üyeleri seçiminde bile dışarı atılan Karaosmanoğlu’nun, eski Milletvekili Bülent Baratalı’nın bulunduğu yerde çalışma yapması zor. İlçe Başkanı oğlu Yusuf Baratalı üzerinden Urla’nın dizaynını yapan Milletvekili Baratalı yine ağırlığını hissettirdi. Yarımada’nın diğer ilçesi Seferihisar’da ise kafalar oldukça karışık. Belediye Başkanı Tunç Soyer’in pek ilgi göstermediği ve dışladığı parti örgütü kendi çapında İzmir’i etkilemeyen yarışına devam ediyor. Balçova ve Narlıdere’de ise belediye başkanı ile ilçe başkanlarının ittifakları listelerin sorunsuz çıkmasını sağladı.
 
GAZİEMİR VE ÇİĞLİ HAZIR
Siyaseten iç çekişmenin yaşandığı Gaziemir’de ise eski Başkanı Yüksel Demirsoy’un ekibi şimdilik sessizliğini koruyor. Yaptığı eylemler ve etkili gösterilerle adını Türkiye’ye duyuran şimdilerde ise Karabağlar Belediyesi’nin bir mahallede kurduğu elektrik ihtiyacını güneş enerjisi panellerinden ve rüzgârgülünden karşılayacak olan sadece 200 metrekarelik ‘Yeşil Ev’ Projesi’ne danışman olan Demirsoy ve ekibinin liste çıkartıp çıkartmayacağı merakla bekleniyor. Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol ile birlikte olduğu dönemde partiden atmak için yoğun çaba gösterdiği isimlerle şimdi yan yana gelen Demirsoy’un meclisteki ekibi de ‘ışık’ bekliyor. Başkan Şenol’a yakınlığı ile bilinen Belediye Meclis Üyesi Önder Keskin ile geçtiğimiz günlerde Sarnıç’ta belediyeye ait restoranda tekme tokat kavga eden Demirsoy’un ne yapacağı merak edilirken ilçenin siyasi yapısındaki ayrışma da dikkatlerden kaçmıyor.
 
KOÇER-SOLAK KAPIŞMASI TAM GAZ!
Önümüzdeki günlerde seçimleri yapılacak olan yerlerden biri Çiğli’de ise İlçe Başkanı Ali Rıza Koçer ile Belediye Başkanı Metin Solak’ın karşılıklı çekişmesi devam ediyor. Geçtiğimiz delege seçimlerinde eski İlçe Başkanı İsmail Arıcı ile birlikte çalışan ve listelere pek müdahale edemeyen Solak, 2014 seçimlerinde arkasında duracak ve kendisini adaylığa taşıyacak yapıyı da oluşturmak için var gücüyle çalışıyor. Mahalle mahalle dolaşan, delegelere yemek veren, kimi delege ağalarıyla özel toplantılarda buluşan Solak, sağlık sorunlarına rağmen mücadeleyi bırakmıyor. Belediyenin imkanlarını da zaman zaman devreye sokan Solak’ın karşısında ise yıllarını bu işe vermiş Ali Rıza Koçer bulunuyor. Milletvekili Alaattin Yüksel ve Aziz Kocaoğlu’na yakın isimlerin de destek verdiği Koçer’in bu kez mahallelerde ne yapacağı merakla beklenirken Solak gibi ‘inatçı’ bir belediye başkanıyla karşı karşıya kalması işini zorlaştırıyor.
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 gerçek
 11 Şubat 2012 Cumartesi 20:15
Yeter be artık rukiye hanım ,geç otur yerine allah aşkına bırak yeni nesil çalışsın sizden fırsat kalmıyorki gençlere .Ondan sonra gençler niye gelmiyor diyorsunuz.Biraz çekilmeyi düşünün lütfen
 Alparslan ARSLAN
 5 Şubat 2012 Pazar 09:59
Rukiye hanım bence de yeter artık.Artık demokrasi istiyoruz.sahte gülücük ve samimyetlerin olduğu CHP ortamlarının yerine demokrasinin ,emeğe değerin ve denetimlerin iyi ve tarafsız olduğu bir CHP istiyoruz.Tombaladan çıkan adaylar değil elleriyle tırnaklarıyla somut emek vermişlerin adaylıklarının önünü açan önseçim süreçli günler istiyoruz.Demokrasi ve emeğe değer istiyoruz.Çok şeymi istiyoruz acaba..
 alparslan arslan
 3 Şubat 2012 Cuma 07:42
Taraf olmak farklı şey demokratik olmak farklı şeydir.Yanlış yapılanların doğru olduğunu savunmakta sosyal demokrat literatürde varsa o zaman gidip sosyal demokratlığı iyice öğrenmek gereklidir.Adalet bir gün herkese lazım olur.İlçelerde bile bir sürü sahtekarlık yapılarak yok sandık yeri değişmiş,yok üyeler gelmemiş yalan kardeşim yalan açıkçası biz seçim değil yazım yapıyoruz arkadaş diyen tek bir kişi yok.
 Prof. Dr. Adnan O. AKYARLI
 3 Şubat 2012 Cuma 01:00
siyaset kuşkusuz taraf olmaktır. ben demokrasiden, hakça paylaşımdan ve bilge önder mustafa kemal atatürk'ten yana tarafım ve bu nedenle chp üyesiyim. ancak kişisel aidiyetlerden kaynaklanan gruplaşmalarda taraf olmam söz konusu değildir ve gösterdiğim yaklaşım, bu ilkenin simgesel ifadesidir. benim için her iki gruptaki arkadaşlar, chp üyeleri olmaları nedeni ile saygıya değerdir ve başarmamız gereken, en etkin kadroları oluşturabilmek ve iktidar yolunda birlikte yürüyebilmektir.
 göztepeden
 2 Şubat 2012 Perşembe 22:40
Değerli Hocam Adnan bey, çok güzel yazmışsınız, ancak siyaset taraf olmaktır,tarafsızlık belirsizliktir. Hele Yazı-tura ile oy kullanmak sol ve sosyal demokrat literatürde yoktur. Ve yine sizin gibi partili Prof. Tülay Özüerman'ın gösterdiği kararlı tutumu maalesef siz gösteremediniz. Ve Tülay hn. o kararlılığı sayesinde bugün Göztepe kongre delegesi oldu. Ayrıca kazanan Göztepe delegasyonunu iyi incelerseniz bir mozaik oluştuğunu göreceksiniz.Artık sözün bittiği yerdeyiz.
 yenilerden
 2 Şubat 2012 Perşembe 16:31
eskiye rağbet olsa, bit pazarına nur yağardı. halka inen değil, halkla birlikte üretilen politikalar başarı getirir. çünkü bizler, halkla aynı düzlemdeyiz.
 eskilerden..
 2 Şubat 2012 Perşembe 11:35
Ah be hocam yazdıklarınla halka inilmiyor..Yazdıklarını anlayan yok..Halka inmeden meclis üyesi blşehir meclis üyesi oldun.Bari delege olma be.Partiyi bilmezsin etmezsin..bir tarafta dünkü çocuklar diğer tarafta yılların üyeleri..tarafsızım dersin!!Büyüklük et. bari eskiye hürmet et..Gitmişsin yenilere..kendin gibilere..Ders alman gerekirken hala janjanlı konuşmalarla uğraşıyorsun.
 Prof. Dr. Adnan O. AKYARLI
 2 Şubat 2012 Perşembe 07:41
Siyasetin: bireysel yararlanma tutkularından arınılmış olarak, ilkeli uzlaşmalara dayalı güç birlikleri oluşturarak ve üretkenlik temelinde yapılması gereken bir toplumsal görev olduğunu düşünüyorum. Kişilere aidiyet duygusundan kaynaklanan ilkesiz uzlaşmalar, ileriye gidişin temel dinamiği olan özgür düşüncenin önünde engeller yaratır ve biat anlayışının sakıncalı bir türüdür. Bununla birlikte, siyasette vefa duygusu da çok önemlidir ve tarafların karşılıklı teslimiyetlerini gerektirmeyen, dostluğa ve sevgiye bağlı bir erdem olarak değerlendirilmelidir.
 
 1 Şubat 2012 Çarşamba 20:03
hanımefendi o zaman biraz da genç insanlara devir teslim yapsanız ,önlerini açsanız olmaz mı ? Partiler başka türlü nasıl kurumsallaşacak ?
 rukiye acar
 1 Şubat 2012 Çarşamba 14:44
vildan küpeli ve cahit bey ilçe baş, yardımcısı toplantılar yaparak bize kötülediler,,,,229 üye idik 4 ayda 430 olduk,,200 burda adreslerde yok tek tek dolaştık,,,buldugumuz kişiler biz nerden geldik diyolar,,,bende noel baba ğetirdi diyorum fatihçim,,,,25 senedir bu partide siyaset yapıyorum,,,7 sene kadın kolu baş,, 2 dönem il saymanlıgı,,2 dönem ilçe saymanlıgı,,,5 sene belediye meclis üyeliği ,,6 dönem kurultay delegeligi,,yetmedimi,,,
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz