MENÜ
İzmir 15°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Her babayiğidin harcı değil
Tayfun MARO
YAZARLAR
9 Mayıs 2022 Pazartesi

Her babayiğidin harcı değil

İmamoğlu vakası, seksen darbesiyle başlayan vasatlaşmanın olağan sonuçlarındandır. “Takıl peşime, yaşa hayatını” siyaseti… Şark zihniyetine teslim olan Türkiye’nin sağıyla soluyla küme düştüğünün resmidir, o fotoğrafta kucak kucağa verilen poz ve yapılan savunma.

Hal böyle olunca, dönüp siyasetin ahvaline bakayım, dedim…

Tolere edilebilir yalanların gölgesinde dingin bir hayat sürdürmek arzusu, vasatların düşünce tembelliğinden değilse bedel ödemekten korkmasıyla ilgili olmalı...

Ülkede sağıyla soluyla satıhlaşma sonucu zuhur eden ucuzluğun kuşattığı siyaset zemininde, siyasetçi, zahmetsiz siyaset yapıyor.

İkibinli yıllarda, İslamcıların iktidarında görüldü ki sistem için din bir gösteriden fazlasını ifade etmiyor.

Mesela, kutsal kitaplar; çalmayın, öldürmeyin, yalan söylemeyin, diyor… Kuran-ı Kerim’e bakılırsa biriktirmemek lazım... Mülkiyet Allah’ın… Kul hakkı yemek günah…

Daha yolun en başında, en temel meselelerde dinden, tanrı yolundan ayrılanların dindarlığı neye benziyor olabilir?

Sol cenahta olan bitene bakıldığında, siyasal alanda boy gösteren solcuların kahir çoğunluğunun okumadığı, bilmediği, anlamadığı, düşüncenin yöntemine yabancılaştığı görülür.

Siyaset yapmak için az bilmek veya hiç bilmemek büyük avantajdır.

Parti örgütlerinde tutunmanın en etkili yolu, Genel Merkez ayarlı kelam etmek, söylenenleri bire bir tekrarlamaktır. Buna parti disiplini de deniyor. Bence, partilinin kafasıyla “rap rap”ederek ilerlemesi…

Ezber, siyaset ayetlerinin düzenli tekrarının olmazsa olmaz koşuludur. Bu nedenle, ezber bozmak, siyasette “faça bozmak” gibi bir suçtur.

“Mevcut haliyle siyasal partiler demokrasiye açılan yollara kurulmuş barikattır.” demeye cüret etmek,temsilin ve çoğulculuğun büyük bir yalan olduğunu söylemek, parti içi düşünce suçudur.

Uzun sözün kısası, siyaset yapmak her babayiğidin harcı değil. Beyin yok, omurga yok, siyaset ayetlerinin iman gücüyle yürüyüp gideceksin.

Zor, çok zor…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Karaoğlan
 13 Mayıs 2022 Cuma 11:59
Keyifli, güzel ve gayet güzel tespitlerle okunması zihin açan bir yazı.
 Vasat işler
 12 Mayıs 2022 Perşembe 17:23
Çok mu çalışıyor? geldiğinde hazır, başlamış projeler vardı; en büyüklerinden biri de Narlıdere Metrosu, "2O21 Aralık ayının ilk haftası" bitmesi gerekiyordu. Bitti mi, hayır. Ne zaman bitecek belli değil. En az 1 yıllık gecikme olacak proje için zamanında bitecek diyorlar. Burayı 4-4,5 yılda bitirecek firma, Buca'yi nasıl 4 yılda bitirecek? İş çok daha büyük. Buca-otogar arası tünel projesi 2 yıldır durmuş durumda. Ne zaman bitecek belli değil. Kocaoğlu'nun uğraştığı körfez projesini geldiği gibi iptal etti. Gediz turuna çıktı, hâlbuki şehrin göbeği lağım kokuyor. Çözüm? Aaa, pardon 50 yıldır bu sorun vardı değil mi? Sorunları çözmeyi bırak mevcut projeler ya durmuş ya da gecikmeli ilerliyorlar.
 T. Maro
 11 Mayıs 2022 Çarşamba 13:14
Fıkralarla Türkiye, Elli yıldır bu şehirde koku sorunu var. Kimler geldi geçti, çözülemiyor. Burnunuz şimdi mi koku almaya başladı? Evet, Tunç Soyer çok çalışıyor, zorunuza mı gitti?
 kafalar karışık
 10 Mayıs 2022 Salı 12:33
İmamoğlu, Tayyip projesi olduğu için İstanbul seçimleri iptal edilip, tekrar edilmiştir. Maksat spor olsun.
 Fikret ASLAN
 10 Mayıs 2022 Salı 11:17
İmamoğlu olayı koltuğu Rizeliden alıp Trabzonluya vermektir. Önemli olan koltuğun Karadenizli birinde kalmasıdır. Şu anki 5'li çetenin finanse ettiği İmamoğlu bir Tayyip projesidir.
 Fıkralarla Türkiye
 9 Mayıs 2022 Pazartesi 19:58
şehir lağım kokarken Tunç Soyer çok çalışıyor diye yazı yazan yazar vasatlıktan bahsediyor.
 Geçmiş olsun!
 9 Mayıs 2022 Pazartesi 18:18
Muhalefet ve muhalif seçmen böyle oldukça AKP bir 20 yıl daha kalır; bu çok net. Trollerin gazına gelip, olası en güçlü aday olan İmamoğlu'nu "linç etmek" nasıl bir akıl tutulmasıdır! Bu kişi seçilirken Karadenizli, müteahhit olduğu bilinmiyor muydu? Bu nasıl bir saçmalamadır. İzmir seçmeni yıllarca direnmeseydi, bugün ne olurdu, herkes biliyor. Gelecek seçimlerde belli oldu ki muhalefet bu seçmen kitlesiyle ne İstanbul'u alır ne de genel seçimleri kazanır. Neymiş, Nagehan otobüse binmiş. Dolar-euro 15'i geçmiş, benzin-mazot 20 lirayı geçmiş, dış ticaret açığı, işsizlik, hayat pahalılığı almış başını gitmiş, ülkeye milyonlarca sığınmacı-kaçak gelmiş ... biz otobüs konuşuyoruz. Liyakat, cart curt diyen tipler twitterda bana niye salon vermediniz diye belediyeye veryansın ediyor. Liyakattan bahseden sosyal medya fenomeni, lise diplomasıyla bağımsız adaylık ilan ediyor, kendi reklamını yapıyor. Bu aralarda Zafer'e çalışıyorlar. Sorsan yok öyle bir şey ama bu o kadar belli ki! Nimo TV'de kapanınca oyunculuk bitti, siyaset başladı.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz