“Yalnızlık tüm elit zihinlerin yazgısıdır.” (Arthur Schopenhauer)
Aylin: Hadi biraz dertleşelim olur mu okuyucu?
Okuyucu: Olur.
Aylin: Yusuf Atılgan’ ın “Aylak Adam” kitabını okudum ve hayatıma Oğuz Atay’ ın kitaplarındaki gibi ‘Tutunamayan Adamlar’ listesine bir yenisini ekledim. Bay C. Sana da Bay C diyebilir miyim?
Okuyucu: Olur, diyebilirsin.
Aylin: Bay C biliyor musun Şener Şen 40 yıl aradan sonra “Zengin Mutfağı” tiyatro oyunuyla aynı rolle tekrar sahnede! Oyun İstanbul’ da bütün kış çatır çatır sahnelendi, İzmir’ e de Ağustos ayında geliyor ve benim de tatil planları yaptığım döneme denk gelebilir diye üzülüyorum. Yani izlemezsem/ izleyemezsem çok üzülürüm. Hayır anlamıyorum! Neden kışın buraya da gelmedi ki şöyle rahatça gidip izleyelim.
Bay C: Sen geldiğine dua et. Madem o kadar istiyorsun gitme bir yerlere, al biletini izle.
Aylin: Anladım..
Aylin: Gazete de gördüm Denizli’ deki Uçan Balon Turizmi yoğun talep görmüş, herkes bu turizme katılıyormuş. Gazete de fotoğraflarını gördüm ve bayıldımmmmmm. Neden İzmir’ de de yapılmıyor ki?
Bay C: Sıcakta zor olur Balon Turizmi. Boş ver sen onu burada da Deniz Turizmi diye bir şey var. Ona katıl.
Aylin: Anladım.
Aylin: “Alice” Müzikali de bütün sezon kapalı gişe sahnelenmiş. İzmir’ de bunun için uygun sahne yokmuş diye gelemiyormuş. Ne üzücü değil mi?
Bay C: Değil. İnternette bol bol video var. Aç, izle!
Aylin: Anladım…
Aylin: Geçenlerde bir telefon görüşmesi yaparken bir kadın bana “eşim şu anda araba kullanıyor. Daha sonra arasanız olur mu?” dedi ve ben de bu eş neyin eşi? diye kafamdaki deli sorularla başladım yazmaya. Hatta yazımı çok severek takip ettiğim Tuhaf dergisine de belki yayımlanır umuduyla gönderdim. Hani şu çok meşhur yazarların özgeçmişlerinde hep görürüz ya; yazar ilk yazılarını şu dergilere gönderdi ancak bu yazılar ilk başlarda yayımlanmadı daha sonraları şurada yayımlandı falan diye. Ben de aynı yolda yürümeye başlamak adına yaptım bunu. Dur seninle de paylaşayım yazımı. Gerçi daha yayımlanmadı ama!
Sen de bir oku, bir bak. Sence yayımlanır mı?
Olmayan Eş' im...
"Eşim şu anda araba kullanıyor daha sonra arasanız olur mu?" diyordu telefonun ucundaki kadın.
Belki daha önce de yüzlerce hatta binlerce kez duymuştum bu malum sözü ama hiçbiri bu kadar aklıma mıh gibi çakılmadı! Hiçbirisini bu kadar çok sorgulamadım! derinlere inmek aklıma bile gelmedi!
Hangi eşten daha doğrusu neyin eşinden bahsediyordu ki? Ruh eşi mi? Hayat eşi mi? Kader eşi mi? Kafa eşi mi? Kendinin eş anlamlısı olma durumundan eşi mi? Neyin eşi? Neyin diğer yarısı?
Öylece kalmıştım öteki uçta. Dante' nin ’İlahi Komedya’ kitabındakine benzer bir hâl aldı bi anda hayatım. O, yedi kat katmanlar arasında Beatrice' ini ararken ben de yedi kat katmanlar arasında eşim demenin anlamı nedir onu arıyordum. Hatta bi ara araya kendi eşimi aramayı da ekledim. Özellikle Araf bölümünü didik didik ettim. Çünkü eğer benim eşimse öyle hemen bir gruba kolay kolay dahil olamazdı, olmamalıydı, olmasındı... Ciddi bir kararsızlık, deneme, deneme- yanılma, inceleme, gözlemleme, araştırma, olumlu- olumsuz yanları tartma, ayırt etme süreci yaşayabilecek güçte, kafada ve irade de olmalıydı benim eşim. Ancak öyle ise eşim olabilirdi hatta. O yüzden o bölüme özellikle dikkatlice baktım ama tabii ki de bulamadım! Yokmuş. Öyle biri hiç gelmemiş o taraflara. "Sen bir de cehenneme bak" dediler. Zira bu kafada biri zaten kendi cehenneminde cayır cayır yanıyor olurmuş, "cenneti görebilmeye sahip gözler o bedende hayat bulmaz" dedi yaşlı bir amca.
İlahi Komedya! dedim yine içimden.
Ne çok severim öyle içimden konuşmayı, sessiz sessiz.
O anda aklıma aslında biraz alakasız bir zaman ama Can Yücel' in “Seke seke” şiiri geldi. Ben de katmanlar arasında eşimi ararken bir takım methiyeler düzmeyi (ya da küfürler mi desem?) düşündüm. Aslında düzdüm de ama yine içimden...
Sonra da aklıma Tuhaf dergisinin Mayıs sayısındaki Ahmet Mümtaz Taylan ve Hakan Günday’ ın ‘can sıkıntısı’ üzerine yazdıkları yazı- söyleşi geldi.
“Şu durumda, can sıkıntısı zaman zaman düzenin bireyi, zaman zaman da bireyin kendi kendini trollemesidir diyebilir miyiz? “ diyordu Ahmet Mümtaz Taylan ve “Kendimle ne yapacağım sorusuna cevap aramamıza sebep olan her türlü rahatsızlık hissine can sıkıntısı diyebiliriz” diye ekliyordu Hakan Günday.
Bu metni defalarca kez okudum ve görüyor musun bak! Yine canım sıkıldı.
Gideyim ve eş durumunu kendim ve toplum için irdelemeye ve içselleştirmeye devam edeyim dedim ama yine içimden.
Bay C: Gönderme sen yazı falan. Yayımlanmaz.
Aylin: Anladım…
Aylin: Madonna’ nın yeni albümünü dinledin mi? Kadın resmen dünya meselelerini yatırmış masaya şarkılarındaki sözlerle. Vermiş, veriştirmiş. “Killers Who Are Partying” şarkısını bi dinle bak.
Bay C: Dinlemedim, dinlerim.
Aylin: Anladım…
Aylin: Uzun tadilat sonrası yeniden açılan Bebek Oteli’ ne de kıyafet kurallarına tam uyumlu halimle gidesim, mekanı test edesim var. Hem de acayip!
Bay C: Sen bilirsin.
Aylin: Anladım…
Aylin: Seninle dertleşmek de pek keyifliydi. Aydınlandım resmen. Teşekkür ederim.
Bay C: Bir şey değil. Ne zaman istersen.
Aylin: Anladım. Olur, denerim!
Bu arada!
4. Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali 22 Haziran’ a kadar devam edecek. Etkinliklere ait tam liste İzmir Büyükşehir Belediyesi’ ni resmi web sayfasında.
Fransız Kültür Merkezi’ ndeki geleneksel Muzik Bazar 20 Haziran’ da.
Geçen hafta sessiz sinema oyunumuz beğenildi ve çok cici mesajlar geldi. Teşekkür ederim. Bunu bir etkinlik haline de getirebiliriz diye düşünüyorum…
İzmir- İN de bu hafta!
Konserler
Çim Konserleri- Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi
20 Haziran Pinti
Gün Batımı Konserleri
22 Haziran Mimesis (Alsancak Vapur İskelesi)
23 Haziran Faslı’ n- ı Şahane (Bayraklı Turgut Özel Rekreasyon alanı)
Nazım Hikmet Kültür Merkezi
22 Haziran Şubadap Konseri
Celsus Kütüphanesi
25 Haziran Celsus’ da İtalyan Esintileri
Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi
27 Haziran E. Ü. Türk Müziği Korosu Konseri
Jolly Joker Alaçatı
19 Haziran Yıldız Tilbe
21 Haziran Hakan Altun
22 Haziran Merve Özbey
26 Haziran Zeynep Bastık
Musicorium Alaçatı Sahne
21 Haziran Jay Jay Johanson
Sergiler
İzmir Resim Heykel Müzesi ve Galerisi atölyelerinin Yıl Sonu Karma Sergisi 27 Haziran’ a kadar Resim Heykel Müzesi Turgut Pura Sergi Salonu’ nda.
Ceylan Eşit ve İdil Şansal’ ın “Ey Gözleri Maden” isimli Resim Sergisi 29 Haziran’ a kadar Galeri A’ da.
“Kİ:TA:BIN ZA:MA:NI” isimli farklı disiplinlerden oluşan sergiyi 26 Haziran’ a kadar Gallery Mamma’ da ziyaret edebilirsiniz.
Vizyona Girecekler
Güller (Dram)
Hotel Mumbai (Dram)
Beyaz Karga (Biyografi- Dram)
Yazlık Ev (Dram- Komedi)
Kalpten Gergedanlık (Dram- Gerilim)
Güneş de Bir Yıldızdır (Dram- Romantik)
Katil Bebek Geri Döndü: Bu defa Ruhunu İstiyor (Korku)
13. Cuma (Gerilim)
Bahtsız Bedri (Komedi)
21 Haziran’ da vizyonda.
Dans ve müzik filmlerine ait bir seçkiyi ve efsane yönetmen Tarkovsky’ e ait “Stalker”, “The Mirror” ve “Solaris” filmlerini 20 Haziran’ a kadar Karaca Sineması’nda izleyebilirsiniz. Ayrıca İngmar Bergman’ ın “Persona” filmi de hâlâ gösterimde.
Dokuz Eylül Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Sinema Salon^’ nda “Tho Bookshop” filmi 19 ve 20 Haziran’ da gösterimde.
Hezarfen Film ve Tarla Alaçatı işbirliğiyle 22 Haziran’ da “Dogman” ve 25 Haziran’ da “Madame” filmleri Tarla Alaçtı’ da gösterimde.
Tepekule Kongre Merkezi’ nde açık hava sinema günleri başladı. 24 Haziran’ da “Eyvah Ayılar Küçüldü” ve 25- 26- 27 Haziran’ da “Herkes Biliyor” filmleri gösterimde.
Yeni çıkanlar
Köy Enstitüleri’ nin kurucusu, hem görevleri hem de karakteri ile ülkemizin efsane ismi Hasan Âli Yücel’ in kendine has üslubuyla çocukluk ve gençlik yıllarına ait anılarını yazdığı “Geçtiğim Günlerden” kitabı İş Bankası Kültür Yayınları tarafından da yayımlandı. Biz de gönülden tavsiye ettik.
Tiyatro
Bostanlı Suat Taşer
19 Haziran “Notre Dame’ ın Kamburu- Quasimodo Müzikali”
20 Haziran “Anlatılan Senin Hikâyendir”
21 Haziran “Kibarlık Budalası”
22 Haziran “İlelebet… Bir Atatürk Hikâyesi”
24- 25 Haziran “En Kısa Gecenin Rüyası”
26 Haziran “Müjdat Gezen- Eyvallah”
Bornova Ayfer Feray Açıkhava Tiyatrosu
20 Haziran “Kibarlık Budalası”
Nazım Hikmet Kültür Merkezi
20 Haziran “Nereye Payidar”
İzmir Sanat
20 Haziran “Frida”
26 Haziran “Marx İstanbul’ da”
Sahne Tozu Tiyatrosu’ nda 30 Haziran’ a kadar yıl içerisinde eğitim gören 18- 25 yaş grubuna ait oyunlar sahnelenecek. 20 Haziran’ da “Rus Gelir Aşka” oyununu izleyebilirsiniz.
El sallayan sarı kafa emojisi.
İzmir-İN için önerilerde bulunmak isterseniz [email protected] adresine e-mail gönderebilirsiniz
|
Sarı Çizmeli Memed'A. 19 Haziran 2019 Çarşamba 10:00
|
Sayfa başına git