MENÜ
İzmir 14°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İzmir’in imbatı Körfez’in kokusu!
Fatih YAPAR
YAZARLAR
20 Haziran 2022 Pazartesi

İzmir’in imbatı Körfez’in kokusu!

Coğrafya derslerinde bize öğretilenin aksine “yerel” kalır. Öğleden sonra akşam vakti denizden esen “İmbat” sabah olunca karadan denize tam tersine eser.

Uzun süredir hangi rüzgar eserse essin bir koku sorunuyla boğuşuyoruz.  İzmirlilerin geçen yıl sadece Karşıyaka ve Çiğli’de yaşayanlar üzerinden hissettiği koku metropol ilçelerin neredeyse tamamına yayılmış durumda.  Konak-Buca-Bornova ve Karabağlar dahil tüm sokakları, apartmanları saran bu belanın ne yazık ki çözümü bulunamıyor. Kimilerine göre lağım, kimilerine göre kanalizasyon kimilerine göre de sülfürik asit kokusuna benzeyen karışımlı kokular hem şehrin yaşam kalitesini hem de gelen yerli ve yabancı misafirleri etkiliyor. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kurumsal olarak kendisini “ana sorumlu” gördükten sonra Başkan Tunç Soyer’in düğmeye basmasıyla yeni bir süreç başlatıldı. Önce yetkili kuruluş İZSU Genel Müdürlüğü’nün yönetim kademesinde operasyon yapılarak “irade” değişikliğine gidildi.  Çünkü Başkan Soyer de gördü ki koku sorunu sadece İzmirlinin yaşam kalitesini düşürmüyor aynı zamanda kendisine verilen “krediyi” tüketiyor.

Başkan Soyer bundan iki ay önce havaların da ısınmaya başladığı bir dönemde Ankara’ya giderek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na ziyarette bulunmuş, parti meclisi toplantısı için davet etmişti. Bu şu demekti; kendisini seçen, oylayan, aday gösteren tüm parti yönetim kademeleri kente gelecek ve yatırımları, yapılanları, yapılmayanları, verilen sözleri yerinde görecekti.  Bu bir riskti ve Soyer bu riski alarak 3 yıllık performansını kurmaylarıyla birlikte anlattı.

Sunumun ardından kendisine mikrofon uzatan gazetecilere Kılıçdaroğlu, “Gayet güzel, belediye başkanımızı ve bütün ekip arkadaşlarını yürekten kutluyorum. İzmir’e hizmet ediyorlar. Çok güzel hizmetler var” dedi.

Çünkü birkaç gün önce AK Parti grup toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şimdi Bay Kemal oranın milletvekili değil mi? Oranın milletvekili. Bir sormak lazım sen kaç kere İzmir'e gittin acaba? Ve İzmir şu anda onun partisinin belediyesi…  Bugüne kadar acaba belediye olarak siz İzmir'e ne yaptınız? Körfez kokusundan geçilmiyor. Bir yağmur olduğu zaman alıp gidiyor” ifadelerini kullanmıştı.

Tam da en hassas dönemde, en yetkili isimlerin gündeme aldığı İzmir Körfezi ve koku sorunu için söz sırası Başkan Soyer’e gelmişti. Sunumun basına kapalı bölümünde başkan önce, “Geçmiş dönemlerde yapılan hatalarla yüzleştik” dedi.  Çünkü İzmir’in bir dönem kurtarıcısı olarak lanse edilen “Büyük Kanal Projesi” yetersiz kalıyordu…  Yağmur suyu kanalları ile kanalizasyon aynı yerde toplanıyor, taşmalar yaşandığında her yer lağım kokabiliyordu. Üstüne bir de Çiğli’deki arıtma tesisinin kapasitesi hem artan nüfusu hem de gelen yükü artık çekemez haldeydi.

Başkan Soyer’in ağzından “Müdahale etmeseydik İzmir daha çok kokacaktı” sözleri döküldü... Soyer aslında bu sorunun giderek tüm kente yayılması tehlikesinden bahsediyor, İzmir’in yıllar önceki haline dönebileceği tehlikesine işaret ediyordu. Konunun altını çizerek, “Kararlıyız, sorunu çözeceğiz, çalışmaları hızlıca bitireceğiz” diyerek noktayı koydu.

Peki bu mümkün müydü?

Ekonomik olarak krizde olan ülkede en zor durumda olan kurumlar olan belediyelerin bu tür köklü yatırımlara kaynağı var mıydı?

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bir dönem kasasından meclis kararıyla bütçe aktaran kurum İZSU’nun yeni yönetim kademesi ve deneyimli kadrosu Soyer’e çoktan hazır olduklarını ifade etmişti.  Kapalı toplantıda Kılıçdaroğlu’na yapılan sunumda video ile durumu özetleyen Genel Müdür Ali Hıdır Köseoğlu’nun da dediği gibi sorunun kaynağı tek değildi. Birçok faktörün birleşmesiyle oluşan koku ve kirlilik yılların birikimi, derdiydi.

O halde bundan sonrası için ne yapılacaktı?

Birincisi, yağmursuyu-kanalizasyon birleşik sistemi ayırma işlemleri devam edecek.  İkinci olarak; Başkan Soyer’in bazı danışmanların etkisinde kalarak söylediğini düşündüğüm “Körfez kendi kendini temizler”tezi rafa kaldırılarak sirkülasyon kanalının çalışmalarına hız verilecek. Dip tarama gemileri aktif çalıştırılarak dere ağızlarında kokuya neden olan çamurlar alınacak. Yine Çiğli’deki arıtma tesisinden denize yapılan deşarj daha açık denize götürülerek Körfez’e geri gelmesi engellenecek. Orada oluşan dip balçık çamurları taranarak yerinden alınacak. Ardından çamur havuzları kapatılarak döküm sahası kireçle örtülecek. Arıtma tesisinin dördüncü faza çıkartılarak kapasitesinin arttırılması işlemi takvime bağlanacak

Ve son olarak İzmir’in çamuru ve ters rüzgarlarla kokuya neden olan atıkların dökümüne son verilecek. Çıkan çamurlar Manisa’da bulunan fabrikalara ve yakma tesislerine gönderilecek. Ayrıca, Küçük Menderes Havzası’nda kurulan biyodizel yakıt tesislerine çamurlar teslim edilerek oralarda bertaraf edilecek.

Sonra koku sorunu ortadan kalkıp Körfez temizlendiğinde Başkan Soyer’in “Konak’tan Karşıyaka’ya yüzme” vaadi gerçekleşecek mi?

O’nu da zaman gösterecek!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Adem şaşmaz
 21 Haziran 2022 Salı 21:39
Sizin bahsettiniz konu çok hayallerin üstü.
 Gürkan
 20 Haziran 2022 Pazartesi 17:31
Tüm bunlara ilave olarak vatandaş kokudan haklı olarak şikayet ediyor, mevcut yönetim yine haklı olarak sorumlu tutuluyor ve çözüm bekleniyor ancak yollar çöp içinde, o ne olacak? Sokaklar çöp tenekesi mi? İçtiği sigaranın kendisini, paketini yağmur kanallarına, yollara atan, içtiği kola-su şişesini ayağıyla yağmur kanalına "tepen", yediği poşetli ürünün poşetini yere atan ... lar da eminim ki kokudan şikayet ediyorlardır. Bu şehrin sokakları neden bu kadar pis? Sokaklara, derelere atılan çöpler de bu şehrin koku kadar önemli bir sorunu. Dereye atılan her çöp koku yapıyor. Yatak atan var. Denizden klozet çıkmıştı. Her taraf sigara. Çöpler leş gibi. Hâlâ daha kovayla çöp döken var. Çöp torbasına koyup, ağzı kapalı bir şekilde atmak çok mu zor? Çöpleri evlerde ayrıştırmak ise başka bir konu. Onun da olması gerektiğini yıllardır yazıyorum.
 Gürkan
 20 Haziran 2022 Pazartesi 16:48
"Büyük Kanal Projesine" bakarsak: 42 km ana kuşaklama kanal, 100 km tali kuşaklama kanallar, 4 pompa istasyonu ve Çiğli biyolojik atık su arıtma tesisinden oluşmaktadır. Ve tabiki ilave olarak kentin tamamındaki yağmur sularının kanalizasyon sisteminden bağımsız olarak denize deşarjı için “ayrık sistem yağmur suyu şebekesi". Proje bu ama yapılan bu değil. Projede küçültme yapıldığı için bugün Narlıdere'de ilave arıtma tesisi var. Çünkü sahilden giden kolektörün çapı küçültülmüş. Yağmur kanalları zamanında ayrık yapılmamış. Proje doğru bir şekilde, bitmiş bir şekilde değil de değişiklik yapılarak, yağmur kanalları olmadan 2000'li yılların başında açılmış. Bu projenin zamanındaki maliyeti 600 milyon dolardan fazlaydı. Yapım işi kadar finansmanını bulmak da zordu. Tansaş mağazaları da bu dönem özelleştirilmişti. Bu proje baştan doğru bir şekilde yapılsaydı bugün başka şeyleri konuşuyor olurduk. Kocaoğlu zamanında projede revizyon da yapılmıştı. Şimdi de Çiğli 4.faz ve ilave hatların yapımı devam ediyor. https://www.izmir.bel.tr/tr/Haberler/buyuk-kanalda-revizyon/37714/156
 Gürkan
 20 Haziran 2022 Pazartesi 16:20
2021 yılına ait İZSU'nun 164 sayfalık faaliyet raporunu okudum. Raporu göre; İZSU'nun 2021 yılında yaptığı yatırım tutarı 865 milyon TL. Raporda nereye, ne yapılmış, ne yapılacak ayrıntılı bir şekilde var. 2021 yılında 2 milyar 242 milyon TL gelire karşılık, 2 milyar 859 milyon TL de gider olmuş. Mevcut duruma bakarsak da 60 adet içme suyu, 66 adet de atık su arıtma tesisi varmış. (ilave tesisler yapılıyor). Mevcut 9333 km içme suyu hattına ilave 526,17 km içme suyu hattı projelendirilmiş. 246 km yeni hat yapılmış. Mevcut 4017 km atık su hattına ilave 115 km hat projelendirilmiş. 77 km yeni hat yapılmış. Mevcut 723 km yağmur suyu hattına ilave 555 km yeni hat projelendirilmiş. 24 km hat yapılmış(kısa metrajlı hat+bakım yapılanla beraber 71,5 km). Daha bir çok ayrıntı, hedefler raporda ayrıntılı bir şekilde var.
 Tayyar ÖNDER
 20 Haziran 2022 Pazartesi 15:40
En Fazla Kültür/Sanat İşleri Sorumlu Müdürü Olabilecek Kişiden Belediye Başkanı Yaratmaya Çalışmanın Hazin Sonu...
 asaf
 20 Haziran 2022 Pazartesi 15:36
Nüfusu arttırmak, her yeri imara açmak sahile yüksek katlı binalar dikmek. Altyapı çalışması yapmamak. Kısaca rant hesabı yapıldığı sürece sorunlar sadece artar.
 Büyük Kanal Projesi ve Yağmur Suları
 20 Haziran 2022 Pazartesi 14:38
Büyük Kanal Projesi yapılırken, yağmur suyu sistemi kanalizasyon siteminden ayrı idi de bu projede mi birleştirildi? Geçmişe çamur atacağız diye milletin aklı ile dalga geçmeyin.
 Sirkülasyon kanalları
 20 Haziran 2022 Pazartesi 14:35
Aziz Kocaoğlu'nun büyük emekler verdiği Sirkülasyon kanalları projesini rafa kaldıranlar İzmir'e ihanet emektedirler.
 narlıdereli
 20 Haziran 2022 Pazartesi 12:29
ah be tunç başkan, kültür sanat müdürü değilsin ki yalnızca kültür sanat, sosyal yardım projeleri ve yine yurt dışı gezileri. büyükşehir bld başkanının asli görevi alt yapı sorunlarını çözmektir. yukarıda saydığım tüm çalışmalar kocaoğlu döneminde de yapılıyordu ama hiç haberi yaptırılmazdı. aksam yatıyoruz koku, sabah kalkıyoruz koku. izmir maalesef foseptik kokusundan geçilmiyor. ne şanslısınız ki genel başkan buradayken biraz azdı. bu koku sizi de götürür. vatandaş çiçek böcek projesi istemiyor, şu koku sorununu çözün lütfen, izmir dha fazla koku cehennemine dönmeden...
 izmir
 20 Haziran 2022 Pazartesi 12:17
izmir uzun tarihi olan ama korfezi oldugu icin diger hic bir liman kentine benzemez. derin bir korfez ve ic denizi olan uc tarafi yuksek daglarla cevrili bir kent.bu kentin nufusu maksimum 3 milyonda kalmaliydi ama 5 milyona cikti . bu kadar insanin bireysel, kurumsal ve sanayi atiklari dogal olarak korfez kanallarinda atik merkezlerine dogru yavas tempoda ilerlemekte , orada geri donusum saglanmakta.ancak unutulmamali ki izmir sivi ve kati tum atiklarin sehir icinde aktarim surecinde ister istemez koku ortaya cikarmakta bir de buna yuksek hava sicakliklari ve ruzgarsiz havalar eklenince koku elbette artabilmektedir. cozum mu? ; bu tarihi kente bir iyilik yapin kenti korumaya alin ve kesinlikle yeni imar yeni yerlesim yerleri yapmayin,mevcut nufusu korumaya calisin. kati ve sivi atiklarin toplanmasi geri donusumleri zaten yapilmakta teknik eksiklikler varsa zaten yapilmakta. ama nufus artisi geri donulmez hasarlar acabilmektedir.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz