Altılı Masa’nın…
(Şimdilik…)
Bir sandalye kaybetmesinden daha acı olan…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın…
Siyaset’en…
Vaziyeti özetleyen cümlesidir:
“Biz can derdindeyiz, bunlar ise mal derdinde…”
***
Eğer…
Gerçekten ortaya çıkan tablo…
Bir “mal derdi”ni anlatıyorsa…
Diyecek bi’şi yok…
Ancak…
O görüntü memleketimin siyasi arenasında kabul görüyorsa…
Belli ki…
Bu hikaye aslında çok “taze” değil…
***
Altılı Masa’yı…
Meral Akşener’in yıktığına inanların sayısı küçümsenemez…
Biz duygularıyla yaşayan bir milletiz…
Siyaset’le yakından ilgilenenler iyi hatırlar…
Taaaa, beş yıl önce…
Mevcut iktidar…
Normal koşullarda 3 Kasım 2019’da yapılması gereken…
Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimini…
Taaak, diye 18 Haziran 2018’e alıverdi…
Takvim değişince…
İYİ Parti’nin düzeni bozuldu…
“Eyvah, seçime giremiyoruz!” paniği başladı…
Asırlık CHP…
Demokrasi adına şahane bi’şi yaptı…
15 milletvekilini istifa ettirdi; İYİ Parti’ye yolladı…
Böylece…
Bugün “Atılı Masa”yı devirmekle suçlanan…
Meral Akşener’in partisinin…
Hem parlamento hem de cumhurbaşkanlığı seçimlerine…
Girebilmesinin yolunu açtı…
Bu eşi-benzeri olmayan bir “siyasi imece”ydi…
***
Şimdi diyeceksiniz ki…
“Yani, Meral Hanım minnet borçlusu mu olmalıydı?”
Ne münasebet…
Bilakis…
Hanımefendi, şükranlarını şöyle dile getirmişti o günlerde:
“Sayın Kılıçdaroğlu'nun ortaya koyduğu tavır her türlü takdirin üzerinde, tarihi demokratik bir tavırdır… Demokrasi tarihimizde övgüyle yerini alacak… Kemal Bey’e ölünceye kadar teşekkür edeceğim…”
Eeee, n’oldu bugün?
***
Şu sırada “Masayı devirdi” diye suçlanan Akşener’in kafasına…
Üç gündür, CHP’nin 2018’de yaptığı o “kıyak” kakılıyor…
Aslında sapla-saman karıştırılıyor…
Meral Hanım…
Bu “hassas” iyilik meselesini hatırlatanlara…
Biraz da sinirlenerek şöyle demedi mi?
“CHP’ye borcumuz yok... Bir borç vardıysa 31 Mart seçimlerinde ödedik, hatta alacaklı hale geldik… İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde iki genel müdür yardımcısı dışında hiç bir şeyimiz yok... (Ellerini ayaklarını serbest bırakalım) dedik...”
Bunları söylediğine göre…
Demek ki, tak etmiş artık canına hep o “iyilik”ten söz edilmesi…
***
Gelgelelim, her şey iyilik ile ölçülmüyor!
Asıl mesele şu:
Meral Akşener, neden masayı şimdi devirdi?
Neden üç gün önce…
Ya da üç ay önce devirmedi?
O masayı oluşturan (yaratan) Kılıçdaroğlu’nun…
Kalbinden geçenin…
Cumhurbaşkanı adaylığı olduğunu…
Ha’di, bırakın bilmeyi…
En azından hissetmez mi?
Aralık ayında baş başa akşam yemeğinde buluştular…
Diğer liderler yoktu…
Keşke o gece söyleseydi:
“Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu yoksa ben de yokum!”
Neden söylemedi?
CHP Lideri taaa aylar önce…
“Belediye başkanlarımız bu işte yok…” diyerek…
Kesin tavrını belli etmemiş miydi?
***
Altılı Masa’da…
“Kılıçdaroğluna Veto”nun…
Sadece Meral Akşener’den gelmesi düşündürücüdür…
Şimdi, yine diyeceksiniz ki…
Diğerlerinin “oy pazarı payı” ne kadar ki…
Olsun…
Akmasa damlar ama…
Meral Hanım’ın tam da “final” günü masayı devirmesine gerek var mıydı?
“Ayrılacaksa masadan bunu daha önce yapmalıydı…”
Sakin, kavgasız ve mümkünse…
Kendini haklı çıkartarak…
Bu yolu özellikle denemedi…
Kimbilir?
Belki de…
Ruhundaki siyasi fırtınayı herkesin iliklerine kadar hissetmesini istedi!
***
Şu “noter” benzetmesi çok ilginç…
İYİ Parti Lideri bu o kelimeyi çok sık kullanıyor…
Ya da…
Kullanmak zorunda kalıyor…
Geçen yıl Eylül’de, demiş ki mesela:
“Altılı Masa'nın noter olma görevi yok… Aday konusu belli bir noktaya geldikten sonra çözümlerimizi ortaklaştıracağız... Masaya biz de aday getirebiliriz... Aday CHP’li de olabilir; kazanmak önemli…”
Oysa neredeyse aynı günlerde…
CHP Lideri Kılıçdaroğlu bir TV programında…
Kararını vermiş bile:
“Benim ismim üzerinde uzlaşma sağlanırsa ben hazırım…”
Şimdi “Altılı Masa” dediğimiz yerde…
“6’ya 5” çıkan sonuç “uzlaşma” sayılmıyor mu?
***
Tam da bu arada…
Özellikle son aylarda “Altılı Masa’dan hır çıkmaz!” diyerek…
Tartışmalara son noktayı koyan kim?
Bildiniz, Meral Akşener…
***
Tarih vererek yazayım…
02 Aralık 2022’de…
Üç ay bile olmadı…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın…
“Cumhur İttifakı”na davetini reddettiğini söylerken…
“Biz o masadan kalkmayacağız!” diyen kim?
Yine bildiniz, Meral Akşener…
Peki, İYİ Parti’nin lideri o gün sözlerini nasıl bitirmişti?
Şahane bir tespitle:
“O masanın seçmeni, eğer biz birbirimize düşersek ve inatlar uğruna bir yanlışlık olursa o zaman o seçmen başımızı yolar!”
***
Çok değil; neredeyse bir ay önce…
İYİ Parti Lideri Sözcü yazarı Deniz Zeyrek’e şunları söylemişti:
“Altılı Masa'yı devirmem, millete ihanet etmem…”
Demek ki…
Önceki gün yaşanan…
O kalkış-gidiş çok da “istekli” bi’şi değil!
***
Bitiriyoruz…
Basit ama…
An itibarıyla sorulması gereken…
En kocaman soru şu:
Meral Akşener…
CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun…
Taaa en baştan beri…
Cumhurbaşkanı Adayı olmak isteğini bilmiyor muydu?
En azından güçlü bir şekilde arzuladığının farkında değil miydi?
Bu iki soruya da…
“Hayır, katiyen…” diye karşılık veriyorsa…
Diyecek bi’şi yok…
Kemal Bey’in ısrarla…
“Ankara ve İstanbul başkanları bu işte yok…” dese de…
Akşener’in bu konuda yarattığı tsunaminin önüne geçemedi…
Sonunda…
CHP Lideri’ne…
“Bir parti başka bir partinin içişlerine karışmamalı!” dedirtti…
Bu “acıklı” gelişmelerin ışığında…
Varsa acayip sağlam bi’hikayesi bu “siyasi” dramın…
Gözlerde yaşlar birikse de…
En doğru adım…
Kucaklaşmaktır…
Eğer…
İlle de “hatalar var” diyorsanız…
Kim hata yapmıyor ki?
Bi’düşünün…
Çalışan insan “hata” yapar…
Tembellerin “hata” yaptığını hiç gördünüz mü?
Olmuş işte bi’şiler…
Belki hata, belki değil…
Kabus gibi günler yaşarken…
“Ben sana küstüm…” dercesine…
Aslında kalplerinin izin vermediği şeyleri…
Dil’in seslendirmesi…
Ne Kılıçdaroğlu’nu ne de Akşener’i yüceltir…
Milyonlar…
Onları birlikte alkışladı, bir yıldan fazladır…
Sevindirmeyin kimilerini…
Nokta…
Hamiş: “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır! / Peygamberimiz Hz. Hadis-i Şerif'i…
Sonsöz: “Politikada hiçbir şey kazayla olmaz; olmuşsa bilin ki öyle planlanmıştır… / Franklin D. Roosevelt – Amerika Birleşik Devletleri eski Başkanı…” ….
|
Genç Seçmen 6 Mart 2023 Pazartesi 10:34
|
|
ŞERAFETTİN ZEYREK 6 Mart 2023 Pazartesi 09:43
|
Sayfa başına git