MENÜ
İzmir 15°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Yetki, suistimal ve öldüren polis dayağı
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
5 Şubat 2023 Pazar

Yetki, suistimal ve öldüren polis dayağı

Bu hafta hangi konuya odaklanayım şaşırdım. Hangi başlığı seçeyim şaşırdım: “Tyre Nichols öldü” mü diyeyim başlık olarak yoksa “İngiltere’de Muhafazakâr Parti’nin başka bir suiistimali ve yeni bir örtbas” mı diyeyim yoksa “Kovid19 gençleri çok olumsuz etkiledi” mi diyeyim…

Yani gündem kalabalık. Sanırım ana başlık “Yetki”. Türkçe deyimiyle “Bal tutan parmağını yalarmış”, bir başka deyişle yetkiye sahip olan kişiler bu yetkiyi suiistimal etmeye çok yatkınlar. Bazıları Birleşik Krallık Muhafazakâr Parti Başkanı Nadhim Zahawi gibi bunu maddi suiistimal noktasında tutarken, eline silah ve yetki verilmiş polis ise halkı, özellikle rengi koyu olanları sokakta durdurup döverek öldürme, cinayet noktasına taşıyabiliyor. Kovid19 sıradan gençleri sosyal yaşamdan koparıp atarken, onların yaşamını altüst ederken Boris Johnson Başbakanlığında eğlence partilerinin sonu gelmiyor. Sistem her ülkede yetkililerin bu suiistimallerine izin veriyor. 

En iç parçalayıcı 29 yaşındaki ABD’li Tyre Nichols’ın ölümü. Yetkilendirilmiş saldırganlık renk tanımıyor, koyu renkli adamlar koyu renkli hemcinslerini dayakla öldürürken gencecik çocuk annesini son anlarında sayıklıyor. Görülüyor ki polislik gibi yetkilerle donatılan görevlere talip olan kişilerin bazılarında saldırganca ve hastalıklı karakterler olabiliyor. Bu karakterler yetkilerini ve bilinçaltındaki saldırganlık, sadist dürtülerini kadınlara tecavüz, döverek öldürme gibi zalimliklerde kullanabiliyor. Polislik mesleğine alınırken de bu karakter analizleri yapılmadan ellerine silah, cop, üstlerine üniforma veriliyor. Olan Tyre Nichols’lara oluyor…

Daha geçen hafta tüm gazeteler İngiltere’de polis kimliğini kullanarak yıllarca edindiği birçok kız arkadaşına tecavüz eden, onları merdiven altına kapatıp aç bırakan, döven, aşağılayan bir adamla çalkalandı. Polis memuru görevden alındı ama yıllar içinde yirmi civarı kadına böyle davrandığı ortaya çıktı. Yirmi yıl öncesinden başlayarak birkaç kadın bu polisi şikâyet etmiş ama hiçbir sonuç alamamıştı. Yani, her ülkenin polis kuvvetleri bu tür olayları örtbas edip kendi memurunu koruyabildiği son noktaya kadar koruyor. Yetki ve suiistimalin getirdiği yozluk…

Bugünün The Guardian’ı yine Prens Andrew ve Virginia Giuffre olayına değinmiş, başka bir yetki ve suiistimal örneği. On sekiz yaşına bile basmamış genç Virginia Prens’le tanışma, güç, para, varsıllık tuzağına düşmüş ve suiistimal edilmiş. Yıllar sonra mahkemede uğradığı aşağılanmanın hakkını arayınca para ile susturulmuş. The Guardian Prens bu konuda şimdi hangi adımı atarsa Kraliyet ortamına tekrar girebilir sorusunun yanıtını arıyor, Kral Charles’ın kardeşi Andrew’un Jeffrey Epstein ile olan arkadaşlığından dolayı onu yakınında istemeyeceğini belirtiyor.

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ise Ekim ayında Nadhim Zahawi’nin dürüstlük dışı vergi kaçırasından ve yalanlarından dolayı uyarılıyor ancak son ana kadar Zahawi’nin arkasında durmaya devam ediyor. The Guardian gazetesinden John Crace ise alaycı bil dille ülkeyi yöneten bu partinin dürüst olmayan tutum ve uygulamalarını gazetedeki köşesinde dile getiriyor. Halk yüksek enflasyon, üçe katlayan ısınma masrafları, tren, otobüs, hastane, doktor, hemşire, öğretmen, itfaiyeci gibi sektörlerdeki grevlerle inim inim inlerken üst sınıfların milyon sterlin vergi kaçırdığı gündemi işgal ediyor.

İngiliz siyasetini bizim ülkemizin tersine sınıfsal hâkimiyetleri olan, adeta elit bir kulüp havasında, varsıl, iyi eğitimli, özel okul ve Oxford, Cambridge üniversiteleri mezunları yönetiyor. Sık sık bu üst, varsıl sınıfın vergi cenneti adaları kullanarak yüksek miktarda vergi kaçırdığı gazetelerde yer alıyor. Daha önce Rishi Sunak’ın eşinin de vergi kaçırdığı gündemdeydi. Çok aşikâr olana değin bu suiistimaller devam ediyor, ancak çok ortaya dökülünce vergiler cezalarıyla ödeniyor. Yine yetki ve suiistimal burada da el ele yani…  

Kovid19un sarstığı gençliğe gelirsek, sosyal yaşamları aylarca kısıtlanan, evlerine kapatılan, hala devam eden pandemi nedeniyle hala daha tam normal yaşama dönemeyen gençler çok mutsuz, depresyonda. Son günlerde 13 000 kişiyi kapsayarak yapılan iki araştırmaya göre gençlerin mutluluk ve özgüveni dibe vurmuş durumda, %50si kendini depresif hissediyor. Bu bazı sorularda %60a kadar yükseliyor…  

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz