Deprem korkusu konut fiyatlarını nasıl uçuruyor?

Gazetenin başlığını gördüm, inanamadım...

"Deprem Zammı..."

İçimden, "Zam sağanağında deprem nereden çıktı?" derken, alt başlık bilmeceyi çözdü...

Meğer...

İzmir'de zemini sağlam semtlerdeki ev fiyatları, bu bölgedeki korkutan son depremlerden sonra yüzde 10 artmış...

İddianın sahibi, emlak müşavirliğinde 25 yıllık deneyime sahip, İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu...

Tanırım; bilgisine, deneyimine son derece güvenilir, isabetli tesbitleri olan bir oda başkanıdır... Ayrıca medyatiktir; hangi mesajın manşet olacağını da Allah var iyi bilir...

Doğru tarihte, doğru yerde söyledikleri ile adeta nokta atışı yapan Güleroğlu, özetle şöyle diyor:

"Ege'de yaşanan depremler sonrası, zemini sağlam ilçelerde, yani Bornova Atatürk Mahallesi, Çiğli Evka 2 ve civarı, Hatay, Yeşilyurt ve Buca'nın bir kısmı deprem açısından daha güvenli yerler olduğu için buralardaki ev fiyatları yüzde 5 ile 10 arasında arttı..."

Olabilir...

Yılların oda başkanından daha iyi bilecek değiliz herhalde...

Ancak...

Bir İzmirli olarak merak ediyorum şahsen...

Bodrum'u fena halde korkutan Ege Denizi'ndeki deprem sllsilesi senelerdir süregeliyor... Şu son 20 gün içinde mi Hatay semtindeki 400 bin liralık ev 440 bin lira oluverdi?

Ayrıca...

2007'den itibaren Deprem Yönetmeliği değişti... Jeofizik Mühendislerine göre, tabii ki, "kayalık zemin" her zaman daha avantajlı ama, son yedi yıl içinde yapılan konutlar depremde hasar görse de içinden "canlı" çıkılıyor...

Çünkü...

Deprem Yönetmeliği sayesinde, inşaatlarda kullanılan demir sayısı arttı, betonun mukaveti yükseldi...

Ama, 30-40 veya 50 yaşındaki binalar için aynı şeyi söyleyebilir miyiz?

Bence...

"Falanca semtlerdeki evler depreme daha dayanıklı, bu yüzden fiyatları şu kısacık sürede yüzde şu kadar arttı..." demek, bu şehirde olumsuz etki yaratır...

Birincisi, "zemini sağlam" denilen adreslerin dışındaki yerlerde oturanların içini korku kaplar ki; zaten "kalk gidelim" yüreğimiz var onu da sekteye uğratmayalım...

İkincisi, "kentsel dönüşüm"ü yeni yeni keşfetmeye başlayan İzmir'in bazı semtlerine özel "rant pazarları" açmayalım...

Hayatın içinden özel örnek...

Ben Küçükyalı'da yaşıyorum... Apartman 40 yaşında... 10 yıl önce kiracı girdim... Apartmanın yapıldığı günleri bilen bazı daire sahipleri, o günlerde "Biz çok şanslıyız... Bu apartman kocaman bir kaya parçasının üstüne inşaa edildi, bize bi'şi olmaz" demişlerdi... Bodrum depreminin olduğu gece evden çatırdılar gelmeye başladı; televizyon devrilecekti, zor yakaladım...

Hani benim apartmanımın zemini çok sağlamdı?

Velhasıl, bunların hepsi bence "masal"...

Bilimsel öneri şu...

Paranız varsa, mümkünse altı yaşını geçmemiş konut alın...

Ya da elinizden geldiğince, evinizi sağlamlaştırın...

Eğer benim gibi hala "kiracı" iseniz, zaten yapacak bi'şiniz kalmamıştır; "kader" deyip, yaşamaya bakın...

Sonsöz: "Korkunun ecele faydası yok ama, yine de tedbiri elden bırakmayalım..."