İşte bu…
Eksik olan buydu…
Yalnız sanıyordum kendimi.
Ama birisi daha varmış günah işleme özgürlüğüne inanan.
Üstelik yüksek perdeden seslendirdi özgürlüğünü.
Üstelik televizyonlarda. 76 milyonun izlediği televizyonlarda internetlerde. (bu yalana hep inanmışımdır.)
Kim ki laf eder bu kardeşimize, beni karşısında bulur.
Göğsümü siper ederim özgürlüğüne.
Bu ses, bu gök gürültüsü gibi gürleyen ses, benim sesim artık.
Bu inanç benim inancım.
Bu yol benim yolum artık.
Sizi tanımıyorum ey ahlakçılar.
Sürünmüşlüğünüzü ahlaka adamışsınız
Doğruluğu beceriksizliğinize kalkan yapmışsınız.
Ve siz,
Çalmak özgürlüğünden mahrum,
Parasız pulsuz insanlar bağnazlığınıza bir son verinde karışmayın artık çalma özgürlüğüne..
Memur rüşvet alma özgürlüğünü kullanıyorsa,
Eli silahlısı irtikapta bulunuyorsa, zorluyorsa, talan ediyorsa,
Pısırık değilse seçip baş ettiklerimiz doyasıya yaşamasındandır özgürlüğünü
Sizler, eyy ahlakçılar..
Özgürlüklere karşı çıksanız da bilirsiniz günahla suç arasındaki farkı,
Yinede karışırsınız.
Namaz kılmamak günahtır ama suç değildir
Oruç tutmamak günahtır ama suç değildir
Hacca gitmemek günahtır ama suç değildir
Suç değildir diye baş başa mı kalacağız günahlarımızla
Mesela bir işadamının uçağıyla umreye gitme özgürlüğümüz neden batar herkese
İhalecilerin komisyonlarını(pardon zekatlarını) toplama özgürlüğünü kullanan bakan evlatlarının hırpalanması bağnazlıktan başka bir şey değildir.
İki yüzlüsünüz ey ahlakçılar.
Hem bal tutan parmak yalar diyorsunuz hem parmağını yalayanları eleştiriyorsunuz. Parmağını değil de bütün elini yalıyorsa bu özgürlüğün daha geniş kullanılmasıdır.
Fesatlanmak size düşmez.
Başkalarının başka yerlerini yalamamışlar ya.
Kendi elleri istedikleri kadar yalarlar.
Buna da mı karışacaksınız ey ahlakçılar.
Devletin malı deniz yemeyen domuz diyeceksiniz sonrada yiyenleri eleştireceksiniz.
Yemeyip domuz mu olsalardı.
Tuttum seni ey vekiller vekili.
Söz bir daha ki seçimde nereden adaysan kaydımı oraya aldırıp oyumu sana atacağım…
Yaşasın günah işleme özgürlüğü!!!!!........
Suç ve günah işleme özgürlüğümü kullanamadığım için yazdığım bu şiirden dolayı özür dilerim ey pirim.
Bir primi hak ettim herhalde….
SAYIN YILMAZ
Bir gün dedim ki kendime
Ulan kara mahmut
Ulan ahmak ulan angut
Yaşın oldu elli
Halin belli
Hala yakanda alacaklıların eli
Sen hiciv yazarsın
El yandaş yazar
Var git partiye
Çık tartıya
Boy desen boy
Soy desen soy
Yani tamamdır şekil
Koy adaylığını olursun vekil
kariyer marıyer istemez
altı üstü şakşakçılık
Alırsın bir kaç ihale
Çıkar nevale
Zenginde olursun belki
Sormazlar ya sorarlarsa
Oğlanın sünneti kızın ziyneti
Der kurtulursun
Hem merak etme bu memlekette
Üç ayda unutulursun
Fenamı adın da değişir
Sayın Yılmaz olursun.
Sayfa başına git