MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Komşu’nun kadın cumhurbaşkanı bile efeleniyor!
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
8 Eylül 2020 Salı

Komşu’nun kadın cumhurbaşkanı bile efeleniyor!

Coğrafi konumu nedeniyle…

Bir asırdır “Komşu” diye seslenerek incelik gösterdiğimiz…

Şu “Palikarya” var ya…

Neden şu sıralar bize efeleniyor, dersiniz?

Çünkü, yarın…

Onları İzmir’den denize döktüğümüzün 98’inci yılı…

Neredeyse dört nesil…

Akıllanamadılar gitti…

***

Efelenme sebebi, “şımarıklık”

Hani, arkasında Fransa filan var diye…

Kanatlanıverdi, kafayı kıran Yunan…

Akdeniz’de sismik araştırma yapan gemimiz yüzünden…

Yine karın ağrıları tuttu…

Gerilim yükseldi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, meydan okudu:

“Türkiye'nin kendisine dayatılan ahlaksız harita ve belgeleri yırtıp atacak askeri güce sahip olduğunu anlayacaklar… Ya siyasetin, diplomasinin diliyle ya da sahada yaşayacakları acı tecrübeyle anlayacaklar…”

Acı tecrübe yaşamayı Yunan istemez…

Ama…

Şımarıklığın bile ölçüsü olmalı…

Ziya Paşa’nın takrib-i bendi, ders mahiyetindedir:

“Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir!”

Yani…

Nasihat ettin, ettin, ettin, ettin ama bi’türlü uslanmıyor…

O zaman azarlayacaksın…

Yok, azarlamak da işe yaramıyorsa…

İşte, o zaman tutup kulağını çekeceksin ki; ders olsun…

Türkiye…

Komşu’nun kulağını çekmek istemiyor…

Ama…

Şımarık Palikarya, Avrupa Birliği’ne güveniyor…

Ve…

Biz bu şımarıkların adalarına her yaz tatil yapmak için…

Çuvalla Euro döktük / döküyoruz…

Deniz aynı deniz…

Plaj aynı plaj…

Güneş aynı yerden batıyor…

Mesele…

Bi’tabak kalamarı Çeşme’den daha ucuza yemek için mi?

Böyle yapa yapa…

Sadece geçen yılın yazında…

Ege kıyılarından Yunan adalarına…

Akın akın…

1 milyon Türk tatil yapmaya gitti…

İster bir günlüğüne, ister bir haftalık olsun, fark etmez…

Üstelik…

Vatanımızda bunca cennet tatil merkezi varken…

***

Bi’de “Komşu” deyip bağrımıza bastığımız bu Palikarya’nın…

Garip bir Başbakanı var; adı Kiryakos Miçotakis

Daha koltuğa oturur oturmaz…

Ne dedi, bizim için?

Tam ağzına biber sürülecek laf:

“Türkiye, Doğu Akdeniz’in haylaz çocuğu olmayı bırakmalı…”

Yav…

Bundan 50 küsur yıl öncü…

Senin o dönemde Başbakan olan baban Konstantinos’u…

Darbeci askerlerin elinden biz aldık…

Ölümden kurtardığımız gibi…

Türkiye’de yedi yıl misafir ettik, ağırladık…

***

Komşu, diye bağrımıza bastığımız Yunan…

İyice “avare” ruhlu oldu…

Geçmişini hatırlamak bile istemiyor…

Ne İzmir işgalinde sebep oldukları kanlı katliamları…

Ne de 9 Eylül 1922’de…

Nasıl denize döküldüklerini…

Kendisini “dev aynası”nda görenlerin akıbeti hiç değişmez…

Biri çıkar, “böcek” gibi ezer!

Ağlayanı bile olmaz…

***

Bakın, bu Palikarya’nın Cumhurbaşkanı bir kadın…

Adı; Katerina Sakellaropoulou

Hem hukukçu hem siyasetçi…

65 yaşında…

Pandemi patladığında…

Yunanistan’ın tarihindeki ilk kadın Cumhurbaşkanı seçildi…

Geçen ay neredeydi?

Burnumuzun dibindeydi…

Devletimiz’in haberi vardı ama vatandaşın haberi yoktu…

Peki, nereye geldi?

Didim’in burnunun ucundaki Eşek Adasına geldi…

Aramızda birkaç kilometre var…

Adadaki Yunan Deniz Üssü’nü ziyaret etti…

Şımarık dediğimiz Komşu…

Adaya ilkokul, ortaokul hatta lise bile yapmış…

Yetinmemiş…

Oldu olacak, bi’de cezaevi inşa edelim; demişler…

Resmi belgelere bakarsan…

O Eşek Adası, 470 yıldır bizim egemenliğimizde…

Didim ve çevresindekiler…

Çok değil…

15 yıl öncesine kadar o adaya pikniğe gidiyordu…

O tarihten sonra…

Bi’de baktık ki, Yunan kaşla göz arasında yerleşivermiş adaya…

Arkasından askeri gelmiş…

O’na da kimse sesini çıkarmamış…

Eh, bizden kimsenin ses çıkarmadığı yere…

Komşu’nun Cumhurbaşkanı da…

Elini kolunu sallayarak hatta güle oynaya gelir…

Ölmüşlerinin ruhuna denize haç atar…

Bununla da yetinmez…

Adanın anı defterine…

“Egemenlik haklarımızdan asla vazgeçmeyiz” diye yazar…

Üstelik Komşu’nun Cumhurbaşkanı…

Bu “hınç dolu” ziyareti gözümüzün içine baka baka yapar…

Yani, gizli filan değil…

Açık, apaçık…

Üstelik, Didim’e doğru el sallayarak(!)…

Bitmedi…

Kadın Cumhurbaşkanı, adadaki Yunan Deniz Üssü’nü ziyaret etti…

Burada “işgalci” konumundaki Yunan askerlerini denetledi…

Ve…

Bugün yaşadığımız ne varsa Palikarya ile…

Hepsinin “Çoban Ateşi” olacak şu sözleri söyledi:

 

“Bu ada, Yunanistan’ın ayrılmaz bir parçasıdır… Burada olmak benim görevim... Buraya sahip çıkacağız… Yunanistan uzun zamandır Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri arayışındadır… Ancak, egemenlik haklarından vazgeçmeye veya ulusal topraklar üzerindeki anlaşmazlıkları kabul etmeye hazır değildir…”

***

Peki, Yunan’ın Cumhurbaşkanı bu kadarla mı kaldı?

Ne münasebet…

Resmen istim üstünde…

İşi gücü bıraktı, adaları dolaşıyor…

13 Eylül’de (Beş gün sonra…)

Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’deki tek adası olan Meis’i ziyaret edecek…

Aslında bu ada Kızılhisar olarak biliniyor…

Antalya’nın Kaş İlçesi’ne sadece 2.1 kilometre uzaklıkta…

Az daha unutuyordum…

Komşu’nun Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropoulou

Yola çıkmadan önce…

Dünya kadar Yunan askeri, geçtiğimiz hafta…

Sivil feribotlarla gelip…

Meis Adası’nda konuşlandılar bile…

***

Bitiriyoruz…

Akdeniz çok ısındı…

Avrupa Birliği’nin ittirmesiyle…

Komşu’nun kendisine “bakla falı” açması gariptir…

Manzaraya bakan…

İster istemez, “Neyine güveniyor?” der…

Yanlış mı?

Nokta…

Sonsöz: “Yunanistan’ın Ege Denizi’nde karasularını 12 mile çıkarması savaş sebebi sayılır… Komşu bunu göze alamaz, çünkü sonuçlarına katlanamaz!”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Cinsiyetçi
 9 Eylül 2020 Çarşamba 14:27
Kadın olunca ne oluyor cinsiyetçiliğe ne gerek var?
 Kskli
 9 Eylül 2020 Çarşamba 09:13
Lozanda buralari niye almadik ki. ? Gidenlerin cografyadan mi haberi yoktu. Yoksa ingiliz hep yunanla didismemiz icin oyun oynadi.
 izmirli
 8 Eylül 2020 Salı 10:21
yunanistan şaşırma, sabrımızı taşırma
 Fikret ASLAN
 8 Eylül 2020 Salı 09:00
Keşke Yunan kazansaydı diyenlerle beraber olanların Yunana kafa tutması tiyatro gibime geliyor.
 Kubilay Avşer
 8 Eylül 2020 Salı 08:51
Gözümüzün içine baka baka bu densizliği yapanları görmezlikten gelenlerin hamasetine inanmamızı bekliyorlar. TC Devleti olarak, hamaset nutuklarıyla milletin gazını almayı bırakıp devlet ciddiyetine yaraşır biçimde, gereken cevabı en etkili yollardan uluslararası topluma duyurmalı ve Yunanistan’ın bu densizliğini önleyici fiili tedbirleri bir an önce almalıyız. Unutmayalım; eylem sözden güçlüdür!
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz