Yazının başlığını okuyunca, “Bu menem bi’şidir?” diyorsanız…
Haklısınız…
Ancak…
Sakarya Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, kalkıp da…
“Google'ı kullanan, ilk icat eden Sultan Abdülhamid Han'dır…” demese…
Belki de bu satırları okuyor olmayacaktınız…
***
Efendim, “Alkış” nedir?
“Bir şeyin beğenildiğini, hoşa gittiğini anlatmak için el çırpmak ya da o yolda söz söylemektir…”
Türkçe sözlüklerde böyle diyor…
Bi’de Osmanlı’daki anlamına bakalım…
Çünkü bu kelime, Osmanlı’da farklı mana içeriyor…
Hani, şu sıralarda bir “Osmanlı Özentisi”dir aldı başını gidiyor ya…
İşte o nedenle…
Alkış, Osmanlı devlet törenlerinde padişah ve vezirler için söylenen güzel söz ve dualara verilen bir addır ve şöyle uygulanmıştır:
Padişah bir merasim için tahtına oturduğunda veya atına bindiğinde yahut camiye gittiğinde ya da kutlamaları kabul ederken alkış çavuşları, teşrifatçıbaşının (devlette protokol görevlisi) bir işaretiyle…
“Padişahım çok yaşa!” diye bağırmaya başlarlardı…
***
Peki; şimdi biz kimi alkışlayacağız?
“Google”ı icad eden ve Osmanlı’ya 33 yıl hükümdarlık yapan…
Padişah İkinci Adülhamit’i mi?
Yoksa, “Google’ı ilk kullanan Abdülhamit Han’dir” diyen Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nu mu?
Bence, Prof. Sofuoğlu’nu…
Neden?
Birincisi: Sultan Abdülhamit’in vefatının 100’üncü yılına renk kattığı için…
İkincisi: Şeytan’ın aklına gelmeyecek renkli bir manşet icat ettiği için…
Üçüncüsü: “Kim ölümünün 100’üncü yılında böylesine unutulmadan anılıyor?” sorusunu düşündürtmeye başladığı için…
Dördüncüsü: “Osmanlı’nın bıraktığı miras bir mirasyedi gibi yırtılıp atıldı!” dediği için…
***
Peki; tarih uzmanı muhterem hocamız Prof. Sofuoğlu, “Google” ile “İkinci Abdülhamit”i nasıl yan yana getiriyor? Söyledikleri aynen şöyle:
“Google’ı kullanan, ilk icat eden Sultan Abdülhamid Han'dır… Gidemiyor, ulaşım imkanları yok, gitse sorun olacak payitahtta… Ne yapıyor; fotoğrafını çektiriyor, izliyor… Oradan bir şey üretiyor... Google'ın ilk mucidi bu anlamda Sultan Abdülhamid Han'dır… (Coğrafya kaderdir…) deniliyor ya coğrafyanın da psikolojisi var… Sultan Abdülhamid Han bir 10 yıl daha tahtta kalsaydı biz dünyanın en zengin devletiydik... Niye? Birinci Dünya Savaşı olacaktı ve girmeyecektik... Onlar parça parça olacaktı… Kendisi söylüyor, (Yıllardır bu anı bekliyordum…) diye… Girmeyecekti savaşa… Dünyanın en zengin petrol yatakları Yemen'e kadar halen bizimdi…”
***
Şahsen…
Hayatını neredeyse ezbere bildiğim İkinci Abdülhamit’in…
“Google”ı icad edip etmediğinin takdirini size bırakıyorum…
Ancak…
33 yıllık padişahlığında…
Devrim niteliğinde işler yaptığına da kalpten inanıyoruz…
Mesela…
Elektrik ve gazın günlük hayatta kullanılmasını sağlamış…
Karaköy-Taksim hattına metro döşemiş…
Ziraat Bankası’nı kurdurmuş; Ticaret, Sanayi ve Ziraat Odalarını hayata geçirmiş…
Modern matbaa makineleri O’nun döneminde memlekete gelmiş…
Beyazıt Kütüphanesi’ni kurdurmuş…
Öğretmen okulları O’nun zamanında açılmış…
İlkokul’un zorunlu olmasını sağlamış…
İlk çocuk hastanesi O’nun döneminde hizmete girmiş…
Posta ve Telgraf İdaresi’ni hayata geçirmiş…
Ortaokullara Fransızca dersleri koydurmuş…
İstanbul’da ilk üniversite O’nun döneminde açılmış…
Ayrıca…
Deniz Mühendis Okulu, Askeri Tıp Okulu, Mekteb-i Harbiyeler, Askeri Baytar Okulu, Kurmay Okulu, Mekteb-i Mülkiye, Mekteb-i Tıbbıye-i, Mekteb-i Hukuk, Ziraat ve Baytar Mektebi, Hendese-i Mülkiye, Daarül Muallim-i Adliye, Maliye-i Mekteb-i Ali, Ticaret-i Bahriye, Sanayi-i Nefise Mektebi, Hamidiye Ticaret Mektebi gibi okulların kurulmasını sağlamış…
“Yetmez…” diyorsanız…
Kudüs-Yafa, Ankara-İstanbul ve Hicaz demiryollarını yaptıran da o…
Hatta ve dahi…
İstanbul Boğazı için iki köprü projesi üzerinde çalışıp, bugünlere ışık tutan da İkinci Abdülhamit…
***
Bence…
Kimilerinin “Kızıl Sultan” dediği İkinci Abdülhamit Han’ı…
Ölümünün 100’üncü yılında…
Bu “büyük eserleri” ile analım…
“Google”ın mucidi filan yakıştırmasıyla değil…
Sorarlar sonra?
“Madem Google’ı icat etmiş, Bergama’daki Zeus Sunağı parça parça sökülüp Berlin Müzesi’ne götürülürken arızalı mıydı o Google?” diye…
Sonsöz: “Böylesi demeçleri okuyunca insanın aklına Hakan Peker’in (Bir Efsane) şarkısı geliyor nedense!”
Sayfa başına git