MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Süt dünyasında kuzular ve kurtlar
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
YAZARLAR
13 Temmuz 2015 Pazartesi

Süt dünyasında kuzular ve kurtlar

Türkiye’de artan maliyetlere karşın 1 yıldır inek sütü üreticilerinin  cebine giren çiğ sütün bedeli artmıyor. Üreticiler süt maliyetinin en az  1 lira olarak hesaplıyorlar ve 1 lira 15 kuruşun  üzerinde fiyat talep ediyorlar. (Zorunlu bir açıklama:Süt deyince çoğumuzun aklına inek sütü geliyor.Oysa Türkiye’de koyun ve keçi sütü üreticilerinin sorunları,inek sütü üreticilerinden daha az değil.Onların da dertlerini kamu oyuna anlatmanın zamanı geldi de geçti sayılır.Bildiğiniz üzere kaliteli peynir deyince koyun ve keçi peyniri akla gelir.İç ve dış ticarette koyun ve keçi peynirinin önemi giderek artıyor.)
Çiğ süt fiyatlarının Haziran sonunda zamlanması bekleniyordu. Ancak Ulusal Süt Konseyi'nde sanayici temsilcileri masayı terk ettiler.

Sanayiciler ellerinde fazla miktarda stok bulunduğunu ,süte olan talebin azaldığını ve gelecek altı ay için fiyatın düşürülmesi gerektiğini  belirttiler.

Üretici şaşkın. Tarım,Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı, Ulusal Süt Konseyi, Et ve Süt Kurumu  gibi bütün  kurumlar inandırıcılığını yitirmiş durumda.

Süt üreticileri  neden para kazanamaz?
Türkiye’de sütleri, aracılar ya da süt tanklarına sahip küçük kooperatifler toplar.Bunlar sütleri, sanayicilere pazarlar. Kimi yerlerde süt sanayicileri aynı zamanda süt yemi üreticisidirler, “Yemlerimi kullanın,sütlerinizi alırız.” diye de şart koşarlar. Sanayiciler de sütleri işleyerek giderek tekelleşen gıda sektörü ve organize gıda perakendecilerine satarlar.

Gıda sektöründe  ise tekelleşme ve yabancılaşmadan, en fazla küçük ve orta ölçekli tarım işletmeleri-bunlara Türkiye’de yaşanan süt krizinde olduğu gibi büyük işletmeler de eklenebilir-tüketiciler, küçük ve orta ölçekli gıda firmaları  zarar görmekteler. Anılan gıda firmaları çokuluslu şirketlerce satın alınıyor ya da kapanmak zorunda kalıyorlar. Bu durumdan yerli büyük gıda firmaları da etkilenecek. Ya taşeron firma olacaklar ya da firmalarını satarak belki de kendi işletmelerinde işletme müdürü olarak görevlerini sürdürecekler gibi gözüküyor.
Türkiye’de organize gıda perakendeciliği de , çokuluslu hipermarketlere sağlanan olanaklarla tekelleşmiş ve yabancılaşmıştır. Bugün gıda perakendeciliği, Carrefour, Migros, Metro ve Tesco gibi dört yabancı tekelin denetimine girmiştir. Piyasada, onlarla yarışamayan  yerel firmalar kalmıştır.

Kısaca,sırasıyla süt üreticileri sanayicilerin,sanayiciler de çokuluslu perakende devlerinin kıskacı altındadır. Bir başka deyişle  en altta kalan üretici ve tüketicilerdir.

Süt Üreticileri İçin Çözüm Ne?

Kısa dönemde yapılması gereken ilk iş, maliyet temelli bir taban fiyat belirlenmeli,bu fiyat ile piyasa arasındaki fark üreticiye ödenmelidir. Ancak çözümü salt buna bağlamak doğru değildir. Destek ne kadar artarsa sanayici de o oranda fiyat düşürüyor. Fiyat belirlenirken bu destekler düşüldüğü için üreticiye pek yansımıyor.

Kimileri çözüm için “Üniversite-üretici-sanayici işbirliği gerekiyor.”diyor.Bu yaklaşım en azından ekonomi-politik biliminden uzak bir değerlendirmedir.  Denklemde çokuluslu perakende devleri ,üretici örgütleri ve tüketiciler unutulmuştur. Süt dünyasında kuzular ve kurtları bir araya getirmek olası mı?

Orta ve uzun dönemde ise çözüm, üreticilerin kooperatifleşerek sanayileşmesi ve kendilerinin gıda parakendeciliği konusunda adımlar atmasıdır. Bu bağlamda neler yapılmalıdır?

·      
Kooperatif yasaları,tek bir yasaya indirgenmelidir. Tarımsal Kooperatif örgütlenme ile ilgili tek bir bakanlık sorumlu  kılınmalı ve salt bir ürüne dayalı tarımsal kooperatifleşme olmamalıdır.

·      
Kooperatiflere finans sağlayacak bir Kooperatifçilik Bankası Kurulmalıdır.

·      
Tarımsal amaçlı kooperatiflere gelir için Çiftçi Kayıt Belgesi verme hakkı verilmeli, pazarladığı ürünlerde KDV yüzde 1’e düşürülmeli ve en az 10 yıl süreyle üst birlikleri olan birim kooperatiflere kurumlar vergisi muafiyeti sağlanmalıdır.
·       Tarımsal amaçlı kooperatifler,sanayici olmaları için  ilçe ya da büyük belde/köy temelinde örgütlenmelidir.

·      
Kooperatifler,ilçe ve kent düzeyinde kendi ürünlerini pazarlayacak satış birimlerini kurmalıdırlar.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------Not: Ramazan Bayramı’nızı kutluyorum.Bayramların Müslüman dünyasında olduğu kadar insanlık aleminde de kardeşlik, dayanışma, eşitlik ve birbirini anlama gibi düşünce ve duyguları gündeme getirecek günler olmasını diliyorum.
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz