Bir kentin hafızasına sahip çıkanlar…

Bursa’da kültür ve sanatla dolu bir gün geçirdik. Önce Bursa Umurbey İpek Üretim Merkezi’nden söz edeyim… Bursa’da Bugün’deki arkadaşlarım ne güzel yazmışlar: Bursa ipeğini, ipekçiliği ve ipekböcekçiliğini eski değerine kavuşturmak için yıllardır uğraşılıyor. Bu çalışmalar kapsamında kent, geçtiğimiz yıl önemli bir değer daha kazandı. Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi, aynı zamanda bir ipek müzesi… Çünkü buradaki üretim alanında bulunan dokuma ve halı tezgâhlarına ek olarak sergi panoları ve üretime dair örneklerin sunulduğu vitrinler de var. 160 kişilik ekibiyle Bursa motiflerinin, Bursa ipeğini, Bursa kumaşını sonsuzluğa taşıyan merkez; ziyaretçilerini ipeksi bir yolculuğa çıkarıyor. Tasarım ve üretim merkezi olarak ipekböcekçiliğini canlandırdığı gibi ipeğin ve ipekböcekçiliğinin Bursa’daki serüvenini de gözler önüne seriyor. Bir şekilde ayakta kalmayı, günümüze ulaşmayı başaran eski bir ipek fabrikasının değerlendirilmesiyle Bursa’ya kazandırılan Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi; Bursa’da ipeğin, ipekböceğinin ve ipekböcekçiliğinin “yaşadığı” yer…

Türkiye’nin ilk ipek müzesi unvanına sahip, ipeğin, kozadan kumaşa dönüşümündeki tüm aşamaların görülebildiği Merinos Tekstil Sanayi Müzesi’nin ardından kente kazandırılan Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi, özel mülkiyetten takas yolu ile belediyenin mülkiyetine geçen “Eteler Dokuma Fabrikası” olarak bilinen alanın üzerinde. 4185 metre karelik açık alanıyla birlikte 5265 metrekarelik alan, 1940 ve 1950 yılları arasında açılan diğer ipek fabrikalarıyla birlikte açılmıştı. Alanın kuzeyindeki bina ile doğusundaki fabrikalar birleştirilerek ipek üretim ve tasarım merkezine dönüştürüldü. Bina; ipek eserlerin, ipekçilikle ilgili fotoğraf çalışmalarının da sergilendiği fuaye alanından üretim atölyesine dek tüm bölümleriyle Bursa’nın ipek merkezi haline geldi. Hem kurs hizmeti veren hem de müze olarak ziyarete açık tutulan Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi’nde aslına uygun olarak tasarlanan, farklı yüzyıllardan Türk dokuma tezgâhları bulunuyor ve bu tezgâhlar sürekli çalışır durumda. Uzman eğitmenlerin hizmet verdiği merkezde yine farklı dönemlere ait dokuma teknikleri uygulamalı olarak tanıtılıyor. İpekböcekçiliğini tüm süreçleriyle anlatan, kozanın kumaşa dönüşümü süresince yaşadığı evreleri anlatan fotoğraf sergileri de merkezin sergi alanında sunuluyor. Bursa motifleri ile çizilen desenler, her alanda kullanılabilecek olan ürünlere dönüştürülerek ulusal ve uluslararası pazar ağına ulaştırılıyor. Eğitim ve seminer alanlarıyla olduğu kadar kafeteryasıyla da sosyal bir mekân olma özelliğine sahip olan Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi; ipeğin Bursa’ya nasıl gelip gelenekleştiğini ve bu geleneğin hikâyelerini de ziyaretçileriyle paylaşıyor. Bursa ipeğini, kumaşını ve ipekböcekçiliğini geleceğe taşıma görevini üstlenmiş olan merkez, gençleri de Bursa’nın bu özel değeriyle tanıştırmayı hedefliyor.

Bu yıl bölgemizdeki Rotary kulüplerimiz kentlerinin tarihsel kimliklerine sahip çıkanları ödüllendiriyorlar.

Dün bu müzede çok anlamlı bir Bölge Kültür Ödülü töreni vardı. Gökdere Rotary Kulübü Başkanım Mehmet Dal Bursa ipekçiliğinin yeniden canlanmasında büyük katkısı olan Bursa Umurbey İpek Üretim Merkezi kurucusu ve yöneticisi Mehmet Ünal ve İpek Halı Tasarımcısı Nesrin Türedi'ye takdim etti.

Sevinçliyiz…

***

Prof. Dr. Metin And Türk gölge oyunu alanındaki çalışmalarını hayatının sonuna dek sürdürdü. And, bu tiyatro türünün dünyada da tanınması için etkinlikler düzenlemiş, yabancı dillerde incelemeler, kitaplar yazmıştı.

And Hocamız Türk tiyatrosunun başka türleriyle –özellikle de Türkiye’de kukla tiyatrosuyla– ilgili bilgiler içeriyor.

Bursa’da bir başka Kültür Ödül Töreni de Karagöz Müzesinde idi… 2007 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından müzeye dönüştürülen Türkiye’nin ilk ve tek Karagöz Müzesi’nde iki galeri var. İlk galeride Türk gölge oyunu olan Karagöz’ün tarihçesi bilgilendirme panolarında anlatılıyor.. İkinci galeride geleneksel tiyatronun duayenlerinden olan Prof. Dr. Metin And’ın koleksiyonundan derlenen Karagöz oyunu tasvirlerinin yanı sıra ve Orhan Kurt, Metin Özlen, Tacettin Diker gibi ustalara ait tasvirler de sergileniyor. Ayrıca müzede yapılan gölge oyunu gösterilerinin yanı sıra çocuklar için gerçekleştirilen tasvir atölyeleri ile bu miras geleceğe taşınmak üzere müzemizde yaşatılmaya devam ediliyor.

Bu yaşayan müzede “Hayalî” kimlikli Osman Ezgi her gün 4 seans boyunca çocuklara bu zengin kültürümüzü yaşatan insanlardan biri.

Kuzey Yıldızı Rotary Kulübü Başkanım Dr. Murat Girginer, Hayalî Osman Ezgi’ye Bölge Kültür Ödülünü takdim etti.

Yaşadıkları kentlerin tarihsel mirasına hizmet edenlere böyle ödüllerin verilmesini önemsiyoruz. Önemsemeye devam edeceğiz.