MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İntiharı düşünmek
Tayfun MARO
YAZARLAR
12 Şubat 2022 Cumartesi

İntiharı düşünmek

-İntiharı hiç düşündünüz mü?

İsmet Özel: 40 yaşıma kadar hep intiharı düşündüm, ama 40 yaşımdan itibaren insanların intihar etmeye değmeyeceklerini düşünmeye başladım. Bana göre intihar, geride kalanlara yönelik ağır bir suçlamadır. Bu mesajı verebileceğin tıynette insan olmadığını düşününce de intihar etmiyorsun.

Sefa Kaplan’ın İsmet Özel ile yaptığı röportajdan bir bölüm… Devamında bir Müslüman olarak intihar ile ilişkisini anlatıyor.

Yukarıda alıntıladığım 40 yaş öncesiyle ilintili bölüm dikkatimi çekti.

Dikkatimi nasıl çekmesin?

İntihar, geride kalanlara yönelik ağır bir suçlama… İnsan ise bu mesajı algılayacak erginlikte değil, intihar etmeye değmeyecek ölçüde değersiz… Yaratılış itibarıyla kusurlu ve yetersiz…

Fakat Fransız edebiyatının önemli şairi Comte de Lautréamont öyle düşünmemiş… Hayata dair söyleyeceklerini 24 yaşında bitirmiş ve intihar etmiş.

İnsan varoluşuna yüklediği anlamın peşinden gidiyor. Anlaşılır bir insani durum. Ancak bu yolculuğun zaruretine inanan insan, içine çekildiği korkuların üstesinden gelemediğinde psikolojisi dağılabiliyor.

İnsanın korkularının kendisini yönetmesine izin vermesi, farkındalığındandır. Farkındalık aynı zamanda vaz geçmeyi seçenek olarak insana sunuyor.

Gelin görün ki çıkışsızlığın kuşattığı insan için farkındalık, yaşamaktan vaz geçmeye giden yol olabiliyor.

Yeryüzünde olan bitene dair derin farkındalık sonucu sözün bitişi intihar çağrısı olarak insana ulaştığında, yaşamak anlamsızlaşıyor. Zekanın ve farkındalığın iflah olmaz nihiliste çizdiği kader…

Varoluşun saçmalığı karşısında yaşadığı çıkışsızlıkla malul insan, yaşamaktan vazgeçmeye teşnedir.

Hakeza, onuru kırılan insanın içine sürüklendiği bunalımın getirdiği ölüm, insanlığa bırakılmış lanettir.

Her iki insana da ölüm kendini bir imkân olarak sunuyor.

Birincisi farkındalığın, ikincisi çıkışsızlığın kaosunda ölümüne bir sitemdir geride kalan her şeye.

Umutlar tükeniyor, ufuklar kararıyor… Çıkışsızlık ve çaresizliğin kuşattığı hayatlar sürdürülebilir olmaktan anbean uzaklaşıyor...

Akşam yatağa girerken sabahı görmek istemeyen insanların ülkesinde yaşamak bir yük oldu.

Ve kifayetsiz muktedirler soruyor; İsyan mı?

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz