MENÜ
İzmir 20°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bir çift terlik, iki çift söz
Ayda ÖZEREN
YAZARLAR
15 Temmuz 2023 Cumartesi

Bir çift terlik, iki çift söz

Terlik deyip geçme.

Yıllar önce bir ilkokulun koridorunda panoda asılı bir yazı dikkatimi çekmişti. Çocuklara kendilerini nedenleriyle birlikte bir nesne olarak tanımlamaları istenmiş; okuma yazmayı yeni öğrenen bir çocuk neden terlik olmak istediğini anlatmıştı.

Babasının ona uzaktan fırlattığı terliklerden biri olmak istiyordu, terliğin hedefe ulaşmaması için ona acımasını istiyordu. Kafasına, vücudunun çeşitli duyarlı noktalarına şiddetle çarpan terliğin çığlıklarından bahsediyordu.İçten sessiz bir haykırıştı. Şiddet gören bir çocuğun farkında olmadan itirafıydı. Çocuktur, uydurmuş olabilir hayal gücüdür diye düşünmedenyazıyı okulun koridoruna asmışlardı…

Hassasiyetten oldukça uzak bu yaklaşım ne kadar çok yaralamıştı o anda beni…Ruhumu kalbimi sıkıştırmıştı.

Çocuk protestosunu, haykırışını bir terliğe yansıtmıştı…

Terlik deyip geçme.

Terlik terbiyedir. Küçük yaşlarda çocuklara terbiye vermek için uzaktan terlik sallanır, bazıları fırlatır.

Terlik özgürlükle kısıtlama arasındaki müthiş hassas dengeyi açığa çıkarır aslında. Ayakları müthiş bir sıcaklıkla kavrar, güvenlik ve aşinalık duygusu verir çoğu zaman. Bu yüzden yuvayı kuran çiftlerin çeyiz bohçalarında ilk alınan giyim eşyasıdır.

Terlik deyip geçme…

Ev terliği bir görgüdür, eve gelen misafire hemen ev terliği uzatılır. Evin bir parçası olduğunu, misafirperverliğin sıcaklığını ilk ayaklarında hissetmesi için ev sahibinin ilk ikramıdır.

Terlik özgünlüktürçiftin her biri başkadır, farklı ayaklara olmaz, sahibinin benzersiz izlerini taşır.

Bu hayatın en çok yorduğu, hoyratça kullandığımız, tüm sıkıntılarımızı dertlerimizi yorgunluklarımızı en çok çeken ayaklarımızın kraliyet koltuğudur. Oh be dedirten rahatlıktır, tanışıklıktır. Sağlık çalışanları bu yüzden terlik tercih eder. Nöbetler, yoğun mesailer, uykusuz geceler yüzünden hayat kurtarabilmeye devam etmeleri için kendi sıkıntılarını öteleyebildikleri bir malzemedir terlik. Ağır ve uzun çalışmanın zorunluluğudur. Yumuşak kucaklamaları ile sağlık çalışanlarına bir tatlı huzur ve teselli verir.

Geçmişte iz bırakmış tüm filozoflar, keşişler, gurular ve hacca gidenler tercihlerini terlikten yana kullanır.Dünyevi hazlardan geri çekilme arzusuylakendi iç dünyaları ile yeniden bir bağ kurabilmek adına dünyanın taleplerinden uzaklaşmaya çalışırlar.

Terlik insanlığın doğuştan gelen dinlenme ihtiyacını temsil eder, duraklamak, düşünmek ve var olmanın sadeliğine sığınmak için somut bir hatırlatıcıdır.

Terlik aynı zamanda yoksunluğun da sembolüdür. Karda kışta okula giderkençocukların giydiği terlikle, plajda sıcaktan kavrulmuş kumların üzerinde giyilen terlik aynı işkence, eziyet ve yoksunluğu betimlemez.

Terlikler kimi zaman bir meydan okumadır. Terlik özünde özel alan ile kamusal alan arasındaki geçiş sınırını temsil eder. Ayakkabılarımızdan çıkıp terliklerin yumuşak kucağına adım atarken, dış dünyanın talep ve baskılarını geride bırakırsınız. Bir sığınağı, hayatımızın sürekli hareketinden ve huzursuzluğundan geri çekilmeyi sembolize eder. Bizi durup kendi içimizde teselli bulmaya davet eder.

Bireysel deneyimlerimizi en çok yansıtandır terlik. Dış dünya ile iç benlik arasındaki eşiği aşan varoluşsal bir yolculuktur.

Başkalarının farkına bile varamadığı içinden geçtiğin zorlukları en çok bilen, seninle yaşayan seni avutandır terlik.

Bu yüzden, terliklerinizi giyerken, görünüşte sıradan olan bu nesnelerin derinliğini ve önemini idrak etmek için onlara bir dakikanızı ayırın. Küçümseyip geçtiğiniz o bir çift terlik özvarlığınızın inceliklerine dair iki çift laf anlatıyor.

Özgünlüğe, özgürlüğe, dinginliğe, sadeliğe, çaresizliğe, çabaya, kusurlara, savunmasızlığa, varlığa, yokluğa, huzura, haykırışa, uyanışa dair iki çift laf…

Bir çift terlik iki çift laf…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz