MENÜ
İzmir 12°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İşsizlik artıyor, çünkü iş beğenmeyen çok!
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
16 Ağustos 2017 Çarşamba

İşsizlik artıyor, çünkü iş beğenmeyen çok!

Ağustos'un ortası sıcak hava kavuruyor...

Yolculuk bir sahil kasabasına... Sağ'da bir kır kahvesi "Serap" gibi görünüyor... Kahve ve buz gibi su iyi gider... Yanaşıyoruz... Kahveleri getiren delikanlı orta Anadolu illerinden... Üniversiteyi İzmir'de bitirmiş ama işsiz... Türkiye'nin üçüncü büyük kentinde olanak daha fazla diye, Baba Ocağı'na dönmeyenlerden...

Ama, iş yok...

Sordum, neden diye... Çaldığı her kapıda, "İş deneyimin var mı?" diye sormuşlar...

Nasıl olsun? Bi'yerlerde ucundan-kenarından başlayacak ki, "deneyim" kazanabilsin...

O genç şimdi kır kahvesinde sigortasız-migortasız günde 30 liraya çalışıyor...

Bu anıyı şunun için anlattım...

Türkiye İstatistik Kurumu açıkladı...

Türkiye'de işsizlik oranı; Mayıs'ta geçen yılın aynı dönemine göre, 0.8 puan yükselerek yüzde 10.2'ye çıkmış...

Bu, şu demek...

Söz konusu dönemde işsiz sayısı 330 bin artarak 3 milyon 225 bin kişi olmuş...

Daha ürkütücü olanı, 15-24 yaş grubundaki rakam... Onlardaki işsizlik oranı neredeyse yüzde 20...

En kötüsü, kır kahvesindeki yüksek okul mezunu genç garsonu hatırlatıyor: Türkiye'de kayıtdışı çalışanların oranı yüzde 34.2 ile uçuşa geçmiş durumda...

Peki, bu güzel ülkede neden üç gençten biri işsiz?

Çünkü, Türkiye'de "İnsan Gücü Planlaması" adeta sıfır?

Eğitim Planlaması'nın da ondan kalır yanı yok... İmam Hatip mezunlarının üniversite sınavındaki durumları ortada...

Ha'di, diyelim ki üniversiteyi bitirdi... Yüksek Okul diploması alıp, işsiz kalmak bu kez kaynak kaybına da sebep oluyor... Bu daha beter...

Ayrıca, "düşük ücret" sistemi çalışma azmini de baltalıyor...

Gelgelim, bir ayrıntı çok dikkat çekici...

O da şu...

Sayıları, oranları az da olsa, bulunan işi "BEĞENMEYEN" gençler de var...

"Bu doğru mu?" diye, üşenmedim Türkiye İş Kurumu Genel Müdür Yardımcısı, İşkur Izmir  eski bölge müdürü olarak tanınan Kadri Kabak'a sordum; "Doğru..." dedi ve ekledi:

"Çok olmasa da, bu gençler genellikle Cumartesi-Pazar tatil olsun diyenler... Örneğin, Pazartesi tatil yapmak istemiyor... Haklı olabilir ama tatil günleri çalışan sektörler olduğunu da unutmamak gerekir..."

Velhasıl, işsizliğin artışında bulunan işi BEĞENMEYEN gençlerin de payı var; bi'de o pencereden bakalım bu "milli sıkıntı"ya...

Sonsöz: "Geçliğin ruhunu, işlenmeyen bir tarla gibi kendi haline bırakırsanız, orada ısırgan ve dikenler yetişir..."

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Zarife
 9 Kasım 2018 Cuma 19:15
Dört ay sigortasız ve parasız bir eğitim kurumunda sırf deneyim kazanmak adına çalıştım.Artık şu yalanı bırakın.Herkes insan gibi yaşam şartları olan bir iş yapmak istiyor.Ne kadar kolay gençleri suçlamak..Bir de böyle bir sistemde insanları sömüren simsarları suç bulsanıza...
 Hasan Gürsel Bey
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 21:40
Sayın Hasan Bey; ben orada kamu ve özel sektör şartlarını açıklamaya çalıştım.Kamunun şartları böyle iken özel sektöre gençlerin gelmesi için tek cazip nokta çok para o da bu ekonomik şartlarda imkansız. Bankada çalışanlar ofis ortamı olmasına rağmen Kpss sınavına giriyor. 10 gün tatil bence çok gereksiz.
 TC misafir
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 20:27
İş beğenmemek değil, iş şartlarını beğenmemektir asıl konu. Herkes mezun olduğu bölüme dair çalışmak ister mezun olduğu bölümle alakalı çalışanların oranı nedir? Yahu daha geçen hafta bu sitede haberi yapıldı atanamayan öğretmenin intiharı. İnsan gibi çalışma şartları yaratılırsa insanlar da huzurla çalışır. 12 yıl zorunlu eğitim, hazırlıkla beraber 5 yıl üniversite, 2 yıl da yüksek lisans toplam 19 yıllık masraf ve emek inşaatta mı çalışsın bu insan?
 HASAN GÜRSEL ALTUĞ
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 19:07
Eğrisi doğrusu kardeşim o zaman bu gençler dahil herkes devlette çalışmak istiyorsa sosyalist rejimi seçeceğiz herkes devlette çalışacak tek sınıf olacak.
 sezarın hakkı sezara
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 17:58
Türkiye de cumartesi pazar ı tatil olmayan sektörler en başta hizmet sektörü( turizm, mağazacılık vb.) ve fabrikalardır. şimdi okudugu bölümde çalışmak isteyen adam beğenmez tabi bunu ama hizmet sektörüne giren insanda hafta sonu çalışacagını bilir. hafta sonu tatili bence bahane. ASıl iş beğenilemmesi. Türkiyedeki kötü çalışma ortamından geliyor. 8 saat çalışma kavramı AKP hükumeti ile neredeyse kaybolma noktasına geldi. denetimler sıfır. çoğu firma günde 10 saatten aşşağıya çalıştırmıyor. bazı firmalar 12 saat çalıştırıyor ve haftada bir gün izin veriyor. sonra diyorlarki iş beğenmiyorlar!!! asıl iş beğenmeyenler. günde 8 saat çalışıp bir tarflarını yayıp birde üstüne haksız yere greve giden belediye ve şirketlerinin çalışanlarıdır. şöyle bir özel sektöre gelsinelr de görelim o gervleri . patron anında kapı önüne koyar , birde üstüne bahane bulur tazminatsız kapı önüne koyar hakkınızı arayamazsınız bile.
 Bülent ışık
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 16:22
Sigortalı, yemekli,servisli asgari ücretli işin lütuf gibi sunulduğu bir yerdeyiz.Çeşme'de geçen gün yanımda oturan 18 yaşında izmir dışından gelen genç birisi lokantada haftalık 200 liraya çalıştığını söyledi.Bu mu iş?
 Eğrisi doğrusu
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 15:51
Bu gençleri eleştirirken kendinizi onların yerine koyun. Bayram tatili kamu personeline 10 gün, ayın 15 inde maaş yatıyor, Sgk tam ödeniyor, öğlen yemek var, bazılarına yol parası var, terfi etme imkanı var, cumartesi pazar tatil, kamuda asaleti onaylandı mı sırtı yere gelmez, şehir dışına göreve giderse harcırah alır, çalışırken yüksek lisans yaparsa derece alır, yabancı dil sınavından yüksek puan alırsa dil tazminatı alır, 3ncü dereceye geldiğinde yeşil pasaport alır, öğretmen ise yaz tatili vardır daa çok madde var.Haydi tercihiniz nedir?
 HASAN GÜRSEL ALTUĞ
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 14:18
Mehmet Karabel'e katılıyorum. Bizim esas meselemiz bu aslında , iş beğenmemek. Üniversiteyi her bitirenin,anne ve babanın en büyük istediği çoçuğunun iş için devlete kapağı atmasıdır. Çünkü herkes bilir ki devlete kapağı atarsan rahat edersin yattığın yerden bir nevi maaş alırsın. Türkiye'de iş gücünün yüzde 70'i özel sektör sadece yüzde 30'u ise devlette çalışır. Her üniversite mezunuda devlete veya belediyeye kapak atmak isterse sonuç işsizlik olur. Arkadaşlar yok böyle bir dünya. Maalesef çalışmayı sevmeyen bir milletiz. Önce çalışmayı seveceğiz başka yolu yok bunun.Anne babalar çocuğunu devlette iş bulacak diye üniversiteye göndermesin. Meslek liseleri,meslek yüksek okullarının önü açılması lazım.
 
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 10:55
Hangi gençlermiş iş beğenmeyen ? Adam bilmem ne okumuş sabahtan akşama AVM'de çalışıyor. Neyi, kim beğenmiyormuş? İş bulmak için en az 2 yıl deneyim, ingilizce , gerekli ise bazı bilgisayar programları ... diye gidiyor. Hadi programdı, dildi öğrenirsin de yeni mezunların en az 2 yıl iş deneyimi istendiği bir yerde iş bulması torpili yoksa neredeyse imkansız.
 Zafer Zafer
 16 Ağustos 2017 Çarşamba 10:38
Öyle bir anlayış var ki, sanki işsizler karşılarına ne işi gelirse gelsin kabul etmelidirler... Mademki işsizsin, bulduğun her işi itirazsız kapacaksın; lağım da temizleyeceksin, merdiven de yıkayacaksın, yük de taşıyacaksın, limon da satacaksın vs vs vs... İşsiz adamcağızlar/veya kadıncağızlar neredeyse kürek mahkumu muamelesi görecek... Herkes her işi yapabilir/yapmalıdır diye bir kural mı var?.. Biraz irdeleyecek olursak, "iş beğendiremiyoruz"yaftası yapıştırdıklarımızdan çoğunun yaptığının, iş beğenmemek değil de, kendine göre iş aramak olduğunu göreceğiz/anlayacağız... diye düşünüyorum.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz