MENÜ
İzmir 20°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bu son olsun!
Kemal ANADOL
YAZARLAR
31 Ocak 2024 Çarşamba

Bu son olsun!

Baştan söyleyeyim; “Parti içi demokrasi” konusunu vurgulayan bu yazı AKP ile ilgili değildir. Bana göre İhvan sosuna bulanmış muhafazakâr bir topluluk olan bu kuruluş bir tarikat ve cemaatler koalisyonudur. Burada biat ve itaat kültürü egemendir. Özellikle 12 Eylül 1980 darbesinden bu yana kendi içinde oligarşik bir yönetim oluşturan CHP’nin yeniden yapılanmasına dönük öneriler içermektedir. Zira kendi içinde demokrasi olmayan bir partinin ülkeye demokrasi getirmesi eşyanın tabiatına aykırıdır. Bunun da olmazsa olmazı, üyelerin kendi yöneticilerini kendilerinin seçmesidir. Belediye meclis üyesi, belediye başkanı, milletvekili ve en küçük birimden genel başkana kadar… 1973 ve 1977 seçimlerinde delegelerle, 1987’de tüm üyelerle, 2002 ve 2007’de merkez yoklaması ile milletvekili sıfatını kazanmış deneyimli bir siyasetçi olarak kendimde bu hakkı görüyorum. Ayrıca, 10 Haziran 2020 tarihli, “CHP Yeniden Yapılanmalıdır” adlı kitapçığı yayınlayarak çözüm önerilerini başta genel başkan, MYK üyeleri ve bazı örgütlere sunmuş bir CHP’li olarak savlarımı sürdürüyorum.

Genç kuşaklara anımsatırım, 12 Eylül’den önceki Siyasi Partiler Yasasında ana kural adayların yargıç önünde tüm üyelerle belirlenmesiydi. Merkez yoklaması ise özel durumlarda başvurulan bir yöntemdi. Başta CHP ve Adalet Partisi önseçim yaparlardı. Genel merkezlere tanınan kontenjan sayısı yüzde beşi geçemezdi. Onlarda bu haklarını olabildiğince titiz değerlendirirlerdi. CHP’deki Altan Öymen, Hikmet Çetin, Erol Çevikçe, Hasan Esat Işık, Haluk Ülman, Ahmet Taner Kışlalı gibi…

Bu yazdıklarım sizi yanıltmasın, günümüzdeki Siyasal Partiler Yasası da aynı hükümleri taşımaktadır. CHP tüzük ve yönetmelikleri de aynı doğrultudadır. Ancak 12 Eylül sonrası parti yöneticileri ana kuralı istisnaya, istisnayı da ana kurala dönüştürmüşlerdir. Bugün genel merkezler, ayıp olmasın diye bir iki yerde yapılan ön seçimlerden sonra tüm adayları kendileri belirliyorlar. Böylece büyük güç elde ediyor ve genel başkanla çevresinde oligarşik bir yapı oluşuyor. İşte sorunlar da bundan sonra başlıyor.

***

Akla şu soru geliyor: Genel merkezler neden adayları belirlemeyi kendine tanınmış sürekli bir hak gibi görüyor ve yıllardır bu uygulamayı sürdürüyor? Neden aday adayları Ankara’ya gidip bir MYK (Merkez Yönetim Kurulu) üyesi ile görüşüp beş dakikalığına da olsa kendini tanıtma olanağı arıyor? İnsan onurunu zedeler biçimde genel merkez kapılarında bekliyor ve kuyruk oluşturuyor, günlerce sürünüyor, onlara sözü geçecek bir tanıdık bulmaya çalışıyor? Resmen insan haklarına aykırı bu durum ve çirkin manzaranın sebepleri nelerdir?

Birincisine saadet zinciri adını taktım. Oligarşi önce milletvekili ve belediye başkanını belirliyor. Onlar da bunun karşılığında geniş olanaklarıyla delege seçimlerinden kongreye uzanan bir süreçte kurultay delegelerini belirliyor. Kurultay delegeleri de merkez oligarşini seçiyor! Bu saadet zinciri ve kısır döngü kırılmadıkça parti içi demokrasinin gerçekleşmesi olanaksızdır! Ayrıca şüyuu vukuundan beter dedikodu ve iftiraları da dikkate almak gerekir. Her insanın doğasında olan buyurma zevkini de bir yana atmamak lâzım. Yönetici farkında bile olmaksızın bilinç altına yerleşen “O kadar güçlüyüm ki, kapımın önünde kuyruklar oluşuyor” duygusundan kurtulamıyor! Tek adam rejiminin yaptığı mülâkata karşıyız değil mi? Ama mülâkat yoluyla aday belirlemekten bir türlü vazgeçemiyoruz!

Pekiyi çözüm? Amerika’yı yeniden keşfedecek değiliz elbette. Parti içi demokrasinin olmazsa olmazı sağlıklı bir ön seçimdir. Sağlıklı bir önseçim ise sağlıklı üyelerle gerçekleşir. Sağlıklı üye, aidatını düzenli ödeyen, belirli eğitimden geçen ve sonunda seçme ve seçilme hakkı kazanan belgeli partilidir. Günümüzde bunlara aktif üye deniliyor. Biliyor musunuz? Bugün AB ülkelerindeki ister sosyalist ister muhafazakâr olsun tüm partilerde işleyen mekanizma budur. Nitelikli oldukları için sayıları da fazla değildir. Örneğin iktidardaki İngiltere Muhafazakâr Partisi’nin yeni lider seçimi için 23.07.2019 günü yaklaşık 160 bin üye sandık başına gitmiş, oyların 92.153’ünü alan Boris Johnson Genel Başkan ve Başbakan seçilmiştir. Bakmayın siz elektronik üye kayıtlarına. Milyonlarca üyeye karşın temsilci koyamadığınız on binlerce sandık var! Biliniz ki üye sayısı çoğaldıkça ters orantılı olarak nitelikli üye oluşmaz. Oligarşiler ön seçim yapmamak için “Üyelerimiz sağlıklı değil” gerekçesine sığınıyorlar. Oysa buna kendileri yol açıyorlar!

***

Bugün demokrasimiz hastalıklıdır hatta komadadır. Tek adam rejiminde hastamızı yoğun bakıma bile alamıyoruz. CHP’ne tarihsel bir görev düşüyor. Tüm olanaksızlıklara karşın tek adam rejimini yenip iktidarı alma görevi… Ülkemizin su kadar, ekmek kadar demokrasiye ihtiyacı var. Ama önce parti içi demokrasi! 31 Mart 2024 seçimlerine ekonomi yanında demokrasi hedefiyle de gitmeli. Kanımca partimizin güçlü olduğu bölge ve illerde hiç olmazsa örgüt önünde ön seçim yapılsaydı bu hedefe daha çok yaklaşırdık. Ön seçimlerden daha güçlü çıkar, aday belirlemeden doğacak sorunları daha kolay önlerdik.

Artık tek adam rejimiyle mücadele var. Altını çizerek söylüyorum: ön seçimsiz girdiğimiz bu son seçim olsun!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Mükremin
 2 Şubat 2024 Cuma 15:01
Sayın Anadol, siz bunun son olabileceğini umuyor musunuz?
 Ercan yüksektepe
 2 Şubat 2024 Cuma 08:16
Aynen katılıyorum sevgili abim kalemine ve yüreğine sağlık iyi günler
 KEMAL İSMET BALİBEYOGLU
 1 Şubat 2024 Perşembe 11:28
ÖN SEÇİM YAPMADAN,İZMİR DEĞİŞİM DE ÖRNEK OLDU DİYEN BİR GENEL BAŞKAN , CHP DE GENEL BAŞKANLIK YAPAMAZ, ANCAK DAROĞLU KILIÇ''IN YCHP DE GENEL BAŞKAN OLABİLİR.
 Saffet Turan
 1 Şubat 2024 Perşembe 09:11
Sevgili Kemal Anadol:Değerli ağabeyim beynine ve eline sağlık. Tüm önerilerini önerim kabul ediyorum. İyi günler ve sağlıklı yaşam dileklerimle hoşçakal.
 Mustafa Nevzat ŞARA
 1 Şubat 2024 Perşembe 00:58
ÖNCELİKLE ÇOK SEVDİĞİM VE SAYGILARIMIN KABULÜNÜ DİLERİM.KEMAL ABİM KALEMİNE YAZDIKLARINI DÜŞÜNCE VE FİKİRLERİNE SAYGI DUYDUĞUM CANIM ABİMSİN SENİ PARTİDE ÇOK SEVEN VE DÜŞÜNEN ÇOK KİŞİ VAR CUMHURİYET HALK PARTİSİ''NDE HER DAİM KENDİSİYLE GURUR DUYDUĞUM ABİMSİNİZ PARTİMİZE ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM MİLLETVEKİLİ KAPASİTESİNE SAHİP OLMAYAN KİŞİLER VAR VE PARTİMİZE ZARAR VEREN KİŞİLERLE DOLU KIRK BEŞ SENEDİR PARTİNİN İÇİNDE OLAN BİRİYİM GERÇEKTENDE PARTİMİZİN GURUR DUYDUĞUM MİLLETVEKİLİLERİNE GELİNCE ÇOĞU DIŞLANMIŞ ÇOK MİLLETVEKİLLERİ VAR HİKMET ÇETİN GİBİ , AHMET TANER KIŞLALI , ALTAN ÖYMEN ESAT IŞIK, EROL ÇEVİKÇE ,HALUK ÜLMAN HASAN ESAT IŞIK GİBİ PARTİYE RENK VEREN ÇOK TİTİZ KİŞİLER GİBİ NE OLDUDA BİR ANDA CHP''DE YOK SAYILDILAR NE ÇABUK UNUTULDULAR GEÇMİŞE BAKIYORUM YERİ GELDİ LİNÇ EDİLDİK BIÇAKLANDIK TAŞLANDIK AMA ÇİZGİMİZDEN HİÇ DÖNMEDİK ŞİMDİKİ GİDİŞATIMIZDA HAYRA ELAMET DEĞİL ÇÜNKÜ ARAMIZDA KOLTUK SEVDALISI ÇOK MİLLETVEKİLİ ARKADAŞLARIMIZ VAR ALLAH SONUMUZU HAYIRLI ETSİN İNŞALLAH ÜLKEMİZDE TEK ADAM REJİMİYLE YÖNETİLEN BİR ÜLKE DURUMUNDAN KURTULSUN GİRDİMİZ ÖN SEÇİMSİZ SON SEÇİM OLSUN İNŞALLAH.
 Tayfun Orçun
 31 Ocak 2024 Çarşamba 19:58
Ellerinize yüreğinize sağlık ağabey.
 Gül Deniz Konuklak
 31 Ocak 2024 Çarşamba 19:04
Tamamıyla katılıyorum eski bir üye ve delege olarak.saygilar,iyi akşamlar.
 Izmirli vatandaş
 31 Ocak 2024 Çarşamba 17:41
Oligarsik yapı izmir de kırıldı, bundan sonra parti ici demokrasi için daha rahat bir ortam oluşacaktır. Gençler kadınların liyalakat sahibi aydınların parti içine girebilme şansı olacaktır.
 Figen doğan
 31 Ocak 2024 Çarşamba 17:36
Parti içi demokrasiyi biz seçmenler sağlayabiliriz ancak. Çevremizle iletişim ve genel merkeze geri bildirimle.. Dün genel mrkz e bb ve k. Yaka bel.baş.lığı için itirazım geri bildirimimi yaptın. Bunu yapmalıyız. Çünkü bulunduğumuz ilçelerden tam da sizinyazdığınız nedenlerden doğru geri bildirimler gitmeyebilir. Bu yüzden sadece seçmen olarak yeni iletişim yollarıyla parti merkezlerine ulaşmalıyız diye düşünüyorum. Saygılarımla.
 Hamza Serdar Yasa
 31 Ocak 2024 Çarşamba 13:53
Kemal ağabey kalemine saglik. Ozellikle partimiz CHP ye yonelik saptamalariniz çok yerinde ve gunumuzde yaşananları özetler olmuş. Anlayan ve anlayacak olan parti üst yonetimine diyorum. Selamlar.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz