MENÜ
İzmir 14°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Gölmarmara, çölmarmara olmadan…
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
23 Mart 2022 Çarşamba

Gölmarmara, çölmarmara olmadan…

Bakmayın bu sene yağmurun bolluğuna… Türkiye’nin yakın bir gelecekte su kriziyle karşı karşıya kalma riski giderek büyüyor. Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Türkiye’de kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarı 2000 yılında 1652 metreküp iken, 2009’da 1544 metreküpe, 2020’de ise 1346 metreküpe geriledi.

Bu verilere itirazlar var haklı olarak, DSİ’nin inşa ettiği ve bir türlü su tutamayan Gördes Barajı gibi verilerinde de hata olduğunu söylüyor bilim insanları. Örneğin bu konunun ülkemizdeki kıymetli insanlarından biri olan Prof. Dr. Doğanay Tolunay… DSİ’ye göre Türkiye’nin yıllık kullanılabilir su varlığının 112 milyar metreküp olduğunu söyleyen Tolunay, bu verinin Türkiye’nin yıllık ortalama 643 milimetre yağış aldığı hesabına dayandığını belirtiyor. 1981-2010 yılları arasında yağış ortalamalarının azaldığını aktaran Tolunay, "Örneğin Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre ülkemizin alansal yağış ortalaması 574 mm. Buna göre aslında kullanılabilir su miktarımız 112 milyar metreküp değil, daha az. Bu konuda herhangi bir resmi veri olmamasına rağmen 100 milyar metreküp civarında olduğunu söyleyebilirim" diyor.

Su varlığının yağışlı yıllarda artarken kurak yıllarda azaldığını belirten Tolunay, "Su miktarımız yıllara göre değişmiyormuş gibi hesaplama yapmak su yönetimi açısından hatalı kararlar alınmasına neden olabilir. 2020 yılında ülkemize düşen toplam yağış miktarı 390 milyar metreküp oldu. Kullanılabilir su miktarı daha da düştü. Kurak yıllarda kullanılabilir su miktarının 80 milyar metreküplere kadar düşmesi halinde Türkiye, kişi başına düşen su miktarı açısından su fakiri ülke kategorisine giriyor" diye konuşuyor.

Sorunlar diz boyu ve su krizi üzerimize doğru geliyor.

Dün ziyaret ettiğimiz Gölmarmara’daki gibi birincisi ve en önemlisi su havzalarının korunmuyor oluşu. Gölmarmara yakınlarında zamanında Yeşilçam filmlerinin çekildiği çöl de vardır. Ve Gölmarmara hızla çölleşmeye doğru gidiyor.

Salda Gölü başlı başına bir soru işareti. Bilim insanları plansız işlerin su havzalarını tahrip ettiğini dile getiriyorlar. Ege’deki JES'ler, Karadeniz’deki HES’ler… Aydın şehrimizin göbeğinde JES sorunları yaşanıyor. Küresel iklim krizi de düşünüldüğünde sorunlara derhal müdahale edilmesi gerekiyor.

Gölmarmara’nın lezzetli balıklarını da yediğimiz Tekelioğlu köyünde Ege Belediyeler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in öncülüğünde 22 Mart Dünya Su Günü’nde düzenlenen “Marmara Gölü Yaşasın” etkinliği büyük ilgi gördü. İZSU, Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Kooperatifi, GEMA Vakfı, Doğa Derneği, Ege Orman Vakfı ve NaturelRotary Kulübü ortaklığıyla düzenlenen etkinlikte doğaseverler kurumak üzere olan Marmara Gölü’ne dikkat çektiler. Natural Rotary Kulübümüzün yanı sıra Salihli ve Turgutlu Rotary kulüplerimiz de oradaydılar.

Tunç Başkan’ın dediği gibi doğanın avukatı, sendikası, parlamentosu ve meclisi yok:  “Doğanın yegâne sözcüsü, yastığa başımızı koyduğumuzda son sözü söyleyen vicdandır. Bu nedenle biz, bu güzel gölün, pelikanların, balıkların, balıkçıların ve çiftçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bölgemizdeki bu büyük felaketi engellemekte kararlıyız. Bundan daha önemli bir işimiz olamaz”.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz