Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay’ı göreve geldiği zaman tanımış, Ömür Kabak gibi (bence) ‘gölgesiyle kavgalı’ bir il başkanından sonra, diyalog kurma konusunda son derece başarılı bulduğum bir ismin böyle bir göreve atanmasından, doğrusu bu ya memnun olmuştum. Teşkilatlarla arası nasıldı, ilçeleri nasıl organize ediyordu, muhteşem bir il başkanı mıydı/değil miydi tartışmasına katılacak değilim; zira AKP içindeki bi dolu ‘hizbi/karışık yapılanmayı’ bilebilecek kadar, bu partiye yakın biri olmadım hiçbir zaman. Benim kriterim, Ömer Cihat Akay’ın İzmirliyle barışık, medeni bir il başkanı portresi çizip çizmediğiydi. Şahsım adına bu konuda onu, her zaman son derece başarılı bulduğumu… Bu konudaki değerlendirmelerimi , ‘Akay’ın İzmir’e yakışan bir il başkanı olduğunu’ ifade etmekten hiçbir zaman imtina etmedim.
Biliyorum ki, bu değerlendirmemi kabul eden kadar, aksini savunacak kişiler de çıkacaktır.. Zira sadece AKP’de değil, diğer tüm partilerde de partili, partilinin kurdudur! (Bkz CHP) AKP’nin farklı değil de farklı görünmesinin nedeni, iktidar partisi ve de ‘tek adam’la yönetilen bir yapısı olmasından kaynaklıdır kanımca. Her şey güllük gülistanlık olmayıp için için kaynasa da kaynadığını dışarıya gürültüyle vurmamasının altında yatan, kabaca budur…
Bir süredir, İzmir’de kaynayan pek çok kazandan biri de İl Başkanı Ömer Cihat Akay’la ilgiliydi. İl Başkanlığına 2011 yılında atanan, 2012 yılında kongreden de güven tazeleyerek çıkan Akay’ın görevden alınacağı yolundaki söylentiler, özellikle Nisan ortalarında teşkilatlardan sorumlu genel başkan yardımcısı Ekrem Erdem’in yerine Süleyman Soylu’nun getirilmesinden sonra ayyuka çıkmıştı.
Soylu’nun teşkilatların hemen hemen tamamında değişikliğe gideceği, İzmir’in de bundan nasipleneceği beklentisi, AKP’de kurulan kazanların fokurdamasını artırmış, kişisel hesapları olanların ateşe attığı odunların da katkılarıyla, hayli fazlalaşmıştı. Özetle, Ak Parti İzmir genelinde iç siyaset, (memleket ateşinin yüksekliği kadar olmasa da) hayli zamandır epey sıcaktı.
Ve dün İl Başkanı Ömer Cihat Akay’ın Ankara’ya çağrıldığı haberi gündemlere düştü. Ardından da istifasının istendiği…
Aradım ve sayın Akay’dan söylentiler için ne dediğini sordum. ‘Yerel yönetimlerle ilgili rapor hazırlamıştık ve sayın genel başkan yardımcımızdan bu konuyla ilgili görüşme talep etmiştik. Durum budur’ yanıtını aldım. Ankara dönüşü net bilgi vermek üzere, beni arayacağına dair sözleştik, telefonu kapattık.
Kısa sürede anlaşıldı ki, değişiklik sadece İzmir’le ilgili değildi. Türkiye genelinde birçok ilde kadrolar yenileniyordu ki, 40’a yakın il başkanı, 500 ilçe başkanından söz ediliyordu. Ankara’da İl Başkanı ve 15 ilçe başkanının istifası istenirken, İstanbul’da da bazı ilçe başkanlarından istifaların istendiği, peş peşe geçen haberler arasındaydı. Ankara, Çanakkale, Mersin, Iğdır, Şırnak, Nevşehir, Tekirdağ, Kars, Hatay il başkanları istifa ederken, İzmir il başkanlığının da istifasını salı günü sunacağı belirtiliyordu..
Bu değişikliğin iki karşılığı vardı, birincisi 30 Mart yerel seçimlerinin sonuçları, ikincisi AK Parti'nin yeni genel başkan seçimi için kurultay hazırlığı… Ve AK Parti’de bazı kaynaklara göre, kadrolarda yeni isimlere ve daha çok milli görüş kökenli gençlere yer verilecekti.
Sayın Akay, söz verdiği gibi sabah aradı ve Ankara’ya gidişinin dün telefonda söylediği gibi kendi talebi doğrultusunda gerçekleştiğini tekrarladı. Teşkilat Başkanı Süleyman Soylu’nun kendisine ‘yeni bir yapılanmaya gidiyoruz, inşallah yeni görevlerde, yeni ufuklarda sizinle yine çalışacağımıza inanıyorum. Burada sizinle ilgili başarılı ya da başarısızlık diye bir kriterimiz yok. Çalışmalarınızdan memnunuz. Görevime yeni bir kadro, yeni il ve ilçe başkanları ile devam etmek istiyorum.’ dediğini söyleyen Akay, Soylu’ya “Ben Eylül ayı başında il başkanlığı görevimden ayrılıp milletvekilliği için hazırlanmayı arzu ediyordum. Eylül hedefi koymamın nedeni de Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmalarında sıkıntı yaşanmaması, üzerime düşen görevi partimiz adına en iyi şekilde yapmaktır. Eylül’e kadar bana müsaade eder misiniz’ dediğini; Soylu’nun bu öneriyi düşüneceğini söylediğini anlattı. Salı günü yapılacak yönetim kurulu toplantısında il yönetimindeki arkadaşlarından istifaları alacağını ve kendi istifasıyla birlikte Ankara’ya göndereceğini ifade eden Ömer Cihat Akay, ‘İzmir il yönetimi yerel seçimlerde başarısız olduğu için istifası istendi’ yorumlarına da şu karşılığı verdi:
“Ankara’da seçim kazanıldı, başarı seçim kazanmaksa eğer, Ankara da mı başarısız? Kırıkkale, Nevşehir, Bolu da mı başarısız? Değişiklik yapılacağı belirtilen 40 ilin 40’ı da başarısız mı? Aralarında seçim kaybetmiş, Tunceli gibi, Şırnak, Tekirdağ gibi çok oy kaybının olduğu iller olsa da; bence konu, sayın teşkilat başkanımızın vurguladığı gibi. Nasıl ki bir il başkanı kendi ilçelerini dizayn etmek ister; burada da aynı durum söz konusu. Kaldı ki benimle farklı yapılanmada, yeni ufuklarda çalışma isteğini de dile getirdi. Kırılmadan, gücenmeden bu görevi iade ediyorum. Nasıl onurla aldıysam, onurla teslim ediyorum. Ayrıca ben teşkilat adamıyım; göreve gelecek il başkanıma da yönetimine de sonuna kadar her zaman yardımcı olur, elimden geleni yaparım. Partililiğin gereği budur.”
Sayın Akay’a seçim sürecinde ‘İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ile aralarının bozulduğu’ yolundaki basında yer almış haberleri de sordum. Akay’ın buna yanıtı da “Kesinlikle böyle bir şey yok. Sayın Bakanımla aramızda hiçbir sorun olmadığı gibi kendisiyle yaptığım görüşmede bana ‘Geçin bu lafları. Hakkınızı helal edin, ben sizden memnunum’ dedi” oldu.
AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay, dediği gibi Salı günü yapılacak il yönetim kurulu toplantısında çalışma arkadaşlarının istifalarını alacak, kendi istifasını da ekleyip Ankara’ya gönderecek. 2015’te yapılacak milletvekilliği seçimlerinde İzmir’den aday olmayı isteyen, Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle il başkanlığını Eylül ayına devam ettirme arzusunda olduğunu Süleyman Soylu’ya da ileten Akay’ın bu önerisi kabul görür mü, Teşkilat Başkanı bu öneriyi değerlendirip Akay’ı Eylül’e kadar il başkanlığında bırakır mı? Henüz bilmiyoruz.
Bu sorunun yanıtını, Salı günü hepbirlikte öğreneceğiz. Sonuçla ilgili yorumlarımızı da hem yazarız, hem de Salı akşamı Ege TV’de ‘Söz Meclisten İçeri’de meslektaşlarımla birlikte enine boyuna konuşuruz. Diyeceklerime ‘şimdilik’ tek ekleyeceğim ise şu:
Ömer Cihat Akay’ın istifası kabul edilir, Eylül’e kadar ek süre verilmezse; yerine gelecek olan kişinin, basında şu ana kadar adı geçen isimlerden birinin olmayacağı… Sürpriz bir isme hazır olun yani!
Sayfa başına git