Çarşafın azizliği…

Memleket yangın yeri...
Biz tutturmuşuz CHP’de ön seçim bilmecesi, il başkanlığı kaosu…
Sanıyorum ‘il başkanlığı bilmecesi’ birkaç güne çözülecek. Dahası fotoğraf netleşmiş olacak.
Milletvekili olmak için il başkanı, 7 il yöneticisi ve 5 ilçe başkanının istifa ettiği CHP’de bir anda karışan çarşıyı vakit kaybetmeden toparlamak gerekiyor.
Bir grup ilçe başkanının ulusalcı kanadın önemli isimlerinden Çiğli İlçe Başkanı Utku Gümrükçü için Ankara yollarına düştüğü bir grup il yöneticisinin de işadamı Salih Özçifçi’yi Kılıçdaroğlu’nun önüne oturttuğu süreçte farklı formüllerin de gündeme gelebileceğini söylemiştik.
İzmir Ticaret Odası’nda Ekrem Demirtaş’a karşı ‘Ortak Akıl Grubu’nun liderliğini yapan ve seçim arifesinde Necip Nasır ile birleştiği için bazı kesimler tarafından ‘AK Parti ile ittifak yapmakla’ itham edilen Özçifçi’ye dönük en ciddi eleştiri siyasi tecrübesizlik.
İl yöneticilerinin bir kısmı ‘mevcut yönetim Özçifçi’yi atamaya hazır’ dese de tablonun bu kadar net olduğunu sanmıyorum.
Mesela Engin’in yaptığı ‘telefon anketinde’ ismi öne çıktığı söylenen Osman Peri henüz adaylıktan çekilmiş değil. Ha keza Abdullah Aydemir, Orhan Karaoğlu gibi isimler de var.
Ve asıl ilginç olan istifalarla birlikte oluşan yeni il yönetim manzarası.
30 kişilik yönetimde 12 isim karşı listeden…
Kimilerine göre çarşaf listenin azizliği, kimilerine göre güzelliği…
Yani Levent Eyipişiren’in listesinden…
Eyipişiren ‘karışmam, müdahil olmam’ gibi bir açıklamalar yaptı sosyal medyadan…
Aradım konuştum. Şu sıralar PM’de kabul edilen ve ‘ön seçimi ortadan kaldıran’ yönetmelik değişikliğini iptal ettirmenin derdinde daha çok. Hukuksal zeminde çalışmalar yapıyor. Ama ‘il yönetimine giren’ arkadaşlarının kendisini zaman zaman aradığını, ‘Nasıl oy kullanalım?’a kadar bazı sorular sorduklarını ama kendisinin şu ana kadar asla müdahil olmadığını, karışmadığını söylüyor. Eyipişiren, “Belki bundan sonra da arayacaklar. Ama yönetime müdahil olmayı siyasi etiğe uygun bulmam” diyor.
Eyipişiren gerçekten karışmayabilir.
Hatta karışamayabilir. Karıştırılmayabilir. Ama karşı listeden gelen siyasetçilerin kritik kararlarda birlikte hareket etme, ekipleşme ve arka odalarda başka ekip başlarına danışma ihtimali her daim vardır. Ve Eyipişiren listesinin arka planında Sedat Uzunbay’ı ve Adnan Alabay’ı da gören mevcut yönetimin çekirdek kadrosunun arkasında duran ‘ağabeyleri aklı’ epey karışık.
Ve yönetimi bekleyen tek tehdit öteki listeden gelenler de değil… Kendi içinde de grupçuklar var. Onların da yumruğu aynı yere vurduğu söylenemez. Hatta Ali Engin’in son dönemlerinde bariz bir şekilde ayrışan yönetimde bazı kararların ‘zor bela’ çıkarıldığı, bazı kritik kararların da ’21’e 9’ gibi rakamlarla ‘veto’ yediği biliniyor.
İşte hafta sonu İzmir’e gelecek olan CHP’nin Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’ün karşılaşacağı manzara aşağı yukarı bu. İl başkan adaylarının hepsi iddialı…
Salih Özçifçi’nin arkasında mevcut yönetimin çekirdek kadrosunun ağabeyleri var.
Utku Gümrükçü ilçe başkanlarına güveniyor.
Cihan Türsen’le hiç konuşmadım. Ama onun da sırtını ‘büyük’ dağlara dayama ihtimali var.
Bedri Serter’in STK ayağı güçlü…
Ve genel merkezde de boş değil.
*
Bir ‘abi formülü’ ile Kılıçdaroğlu’nun önüne konulan Merhum Erdal İnönü’nün özel kalem müdürü, yayıncı Uğur Büke, başka bir ihtiyaca yanıt veriyor.
Vekil adayı olmaması halinde geçiş dönemi için daha önce ortaya attığımız ‘Alaattin Abi’ formülü var.
Var da var.
CHP’nin 2 no’lu ismi Tekin Bingöl, İzmir’in fotoğrafını çekip Kılıçdaroğlu’nun önüne koyacak.
Ve birkaç güne de ‘İzmir’in il başkanı kim olacak?’ sorusu yanıtlanacak.
İl yönetimi kararlı…
‘Başkanı biz seçeceğiz. Çünkü tüzük bunu emrediyor’ diyorlar.
Benzer durum Karabağlar ilçe için de geçerli… Ödemiş, Güzelbahçe ve Karşıyaka için de…
Uzun lafın kısası AK Parti ve MHP gibi ‘zamanı gelmiş kongrelerini’ bölünme endişesiyle erteleyen CHP, şimdi genel merkez eliyle, sancısız çözümler üretmeye çalışıyor.
Ama CHP söz konusu olduğunda sancı kaçınılmazdır.
Bilhassa da İzmir’de…