MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Analar kutsaldır, masumdur!
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
5 Aralık 2014 Cuma

Analar kutsaldır, masumdur!

Türkiye’de ‘yerel gazetecilik’ zor zanaat anacım.
Tam yerel bir konuya yoğunlaşıyorsunuz öyle bir şey patlıyor ki, hevesiniz kursağınızda kalıyor.
Aslında yerel gündem de şu sıralar fena sayılmaz. 
Bir kısmına başladığım bir kısmını düşündüğüm bazı yazı başlıkları.
“CHP’de ön seçim senaryoları… Spartaküs kime lazım… İzmir Fuarı’nın geleceği… AK Parti İzmir’in kongre mesaisi… Demirtaş ile Yorgancılar’ın arasına giren kara kedi… Alsancak Limanı, stadyum bilmecesi… Alsancak Stadı’na gelen/gelecek olan ‘yıkım’ kararının perde arkası…
Kocaoğlu’nun Petkim’e yaptığı güzellik! Kulislerin favori vekil adayları…”
*
Ama öyle bombalar patlıyor ki; Bedelli askerlik, Yavuz Bingöl, Alev Alatlı, Hülya Avşar… AYM üzerinden başlayan seçim barajı tartışması… Yolsuzluk iddiasıyla istifaları alınan 4 bakanın mahkeme kararıyla gizlenen, gizlendikçe merakımızı cezbeden meclis ifadeleri…
Hal böyle olunca ister istemez yerel gündemin gazı/tadı biraz kaçıyor. Bize de sadece Gültepeli Yavuz Bingöl’ü Narlıdere üzerinden ele almak kalıyor. 

İzmirli Yavuz’un sosyal medya tabiriyle bir anda ‘havuzlaşması’ daha dün sohbet konuğumuz olan Ertuğrul Günay’a göre sürpriz olmayabilir. ‘Kültür’e sanata tam 5,5 yıl baktı çünkü O.
Yavuz’a ilişkin yeni bir yorum Günay için ‘zaid’ (lüzumsuz, fazla) sayılabilir. Lakin bizim zat-ı alilerine dair evvelce bir yorumumuz olmadığından hakkımız saklıdır.
Son dönemde pek çok açıdan erozyona uğrasa da
Berkin Elvan’a kadar Yavuz Bingöl herkes için yine bir şey ifade ediyordu.  
Kimileri için Gültepeli Şahsenem Bacı’nın oğlu... Kimileri için (pek çok açıdan berbat geçen) 2014’ün ilk günlerinde toprağa verdiğimiz Nihat Aydın’ın yoldaşı, Umuda Ezgi’nin eski solisti...
Daha yakından tanıyanlar için gençlik yıllarında Körfez’den midye çıkarmak, fırında, inşaatta, DSİ kanalında çalışmak zorunda kalan eski bir emektar.
Kenar mahalleden parlamış bir yıldız…
Kadife sesli bir türkücü…
Sevilen bir aktör, ünlü bir dizi yıldızı…
*
Narlıdere’de bir sokağın adı...
Ya şimdi?

Şecaat arz ederken sirkatin söyleyen bir merd-i kıpti!
*
Her şey uçup gitti…
Sokaktaki ismi bile…
Ne olur bundan sonra Yavuz’dan… Twitter fenomenlerine göre olsa olsa ‘havuz’ olur.
Elektrik faturalarımızla beslenen TRT’nin Osmanlı dizilerinden birinde ‘padişahım çok yaşa’ diyen bir saray dalkavuğu olur ya da… Berkin’in ailesi 5 kuruşluk dava açtı ya. O’nu bile fazla bulanlar var. 
*
Erdoğan’ın ölmüş anasına küfredilmesine kim rıza gösterebilir? Ölü olsun diri olsun…
Hangi anaya hakareti bu millet affeder.
Analar kutsaldır… Analarımız kutsaldır, masumdur.
Erdoğan’ın anası da Berkin’in anası da…
Bir ananın yarasını öteki ananın acısıyla kanatmak saray dalkavukluğu değil de nedir? 
Hazır analardan açılmışken söz… Yavuz’un havuzluğu sayesinde annesi Şahsenem Hanım’ı keşfettim kendi adıma. Yaklaşık 1000 (bin) şiiri, 150 türküsü, başta Hacı Bektaşi Veli Vakfı (1975) olmak üzere çok sayıda saygın ödülü bulunan o kadife sesli halk ozanı Anadolu kadınını tanıdım.
Bu şerden payıma düşen hayır da bu oldu.
*
Bakın nasıl haykırıyor bir türküsünde Şahsenem Bacı:
“Emek harcamadan işler yürütür.
Rüşvet alır milyonları eritir.
Emekçiyi sürüm sürüm sürütür.
Halkının sırtından doyanlara vur.
Halkının sırtından doyanlara vur polis, doyanlara vur.
Çalıp çırpıp cebe koyanlara vur.
Milletin haz(i)nesine soyanlara vur.”

*
Dedim ya analar kutsaldır, masumdur diye. Görüldüğü üzere anası Yavuz’a her şeyi anlatmış. Öyle kısır, basit cümlelerle de değil. Sazıyla, bestesiyle… O billur sesiyle…
Anlayana sivrisinek saz tabi…

Not: İzmir’in en tecrübeli başkanlarından Abdül Batur, Ümit Davala’dan sonra Yavuz Bingöl’ün adını ‘mücbir sebepten’ sokaktan sildi. 16 yıllık başkanlığında sokak isimlerinden çektiğini parti içi/dışı muhalefetten çekmedi desek yeridir. Batur’un başına gelenden umarım İzmir’in çiçeği burnunda başkanları ders çıkarır. Yarın silmek zorunda kalacakları birinin adını caddeye/sokağa vermezler.
Batur o dersi çıkarmış çünkü. Yavuz’un yerine Berkin yazarak…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Lombak
 8 Aralık 2014 Pazartesi 13:53
Bu tartışmadan bağımsız olarak bir şey hatırlamak istiyorum. Çok değil 10 yıl önce Kuzey Kıbrıs "Yes be annem" sloganıyla Rum'a bağlanmak istenmişti. BDP-HDP "analar ağlamasın" sloganın arkasına teröre ve örgütüne boyun eğmeyi gizlediler. Analar kelimesi de diğer pek çok kelime gibi duygu sömürüsüne malzeme oluyor bence. Anaların masumiyetine kesinlikle katılıyorum da bir de böyle durumlar var yani...
 
 8 Aralık 2014 Pazartesi 11:03
Yayınlanan ses kayıtlarını tekrar tekrar dinlemek lazım. Yazılanlarla ses kayıtları aynı değil.
 Akıl Küpü
 7 Aralık 2014 Pazar 15:40
Yavuz Bingöl'ün hatası algılama konusunda yeterince gelişmemiş evrilememiş bir toplumda çok doğru bir saptama yapmış olmasıdır. Bunlara ben zamanı gelmemiş fikirler diyorum. Ne zaman ne mekan uygun değilken çok haklı ve doğru şeyler söylerseniz toplum bunu yadırgar. Yavuz Bingöl o ifadelerinde Tayyip Erdoğanı eleştirdi aslında duygularla anne acısı kalbinde iken kendisinin annesine küfredenlere nefretini insani bir şekilde gösterdi dedi. iNSANİ, DUYGUSAL... Doğru ya da yanlış demedi duygular işin içine girdiğinde hoş olmuyor yapılmamalı bu dedi.. Sonuçta 12 senelik iktidarla ilk defa karşılaşan sinirli muhalif kesim bir kurban arıyordu ve bu kelleyi kesmeye can atan oy devşirmeye meraklı siyasiler... Örneği Narlıdere.. Sonuç olarak 9 köyün birinden kovulduğuna şahit olduk..
 Işık Dikicigil
 6 Aralık 2014 Cumartesi 22:40
BURADAN RUHİ SU'YA SELAM GÖNDERİYORUM DİYEN, HÜLYA AVŞAR'LA AYNI SİYASİ PARTİYE OY VERMEDİĞİM İÇİN ÇOK MUTLUYUM
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz