MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Matematik Hayatın Kendisidir, Demokrasidir
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
4 Ağustos 2018 Cumartesi

Matematik Hayatın Kendisidir, Demokrasidir

“İnsanoğlunun değeri bir kesirle ifade edilecek olursa; payı gerçek kişiliğini gösterir,
paydası da kendisini ne zannettiğini, payda büyüdükçe kesrin değeri küçülür” demiş
Tolstoy… Matematiğin yaşamla ilişkisi konusunda savları olan matematikçiler,
matematikseverler bunları birebir ilişkilendirirler ve matematiğin, yaşamın soyutluğunla
denkliğini/özdeşliğini kurarlar.
Bu matematik girişini yapmanın nedeni Prof. Dr. Ali Nesin’in, matematik bilimine
olağanüstü katkılarda bulunan ve 4 yılda bir bilim insanlarına verilen Leelavati Ödülü’ne
layık görülmesi. Nesin, ödülünü 9 Ağustos günü Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde
yapılacak törenle alacak.
Bu ödül için “Matematiğin Nobel’i” benzetmesi yapılıyor. Araştırdım gerçekten de dünyanın
en prestijli ödülü… Ödül, Prof. Dr. Ali Nesin’e, Şirince’de kurduğu, 7’den 70’e herkesin
matematik eğitimi alıp, bu alanda araştırma ve çalışmalar yapabileceği 'Nesin Matematik
Köyü' dolayısıyla verildi.
Dün birçok insana “Ödüldaşlarıma” başlığı ile bir mektup gönderen Ali Nesin, başarının
ortakları olarak tanımladığı insanlara tek tek teşekkür etti. Teşekkür metni her yerde var. Ama
ben burada bugün giderek önemsemediğimiz bir mevzu haline gelen matematik için Ali Nesin
nasıl bir hayat dersi veriyor, onu paylaşmak istiyorum. Son üniversite sınavında matematik
alanındaki sonuçlara bakınca bunları yazmak da şart oldu diye düşünüyorum…
***
Matematiğin yetmediği yerde felsefeye, inanca, ilkelere başvurulur. Ama matematiğin
yettiği yerde başka bir şeye başvurana yobaz denir. Matematik, içinde yaşadığımız evrenin
zihinsel bir modeli olma iddiasındadır. Örneğin bir binanın Richter ölçeğinde kaç derece
depreme dayanıklı olacağını binayı sallayarak değil, bir iki alan çalışması yaptıktan sonra,
masa başında, kalem kâğıtla, hesap kitapla, yani matematikle anlarız.
***
Teknolojiyi, sanayiyi geçtim, ticarette, siyasette, insan ilişkilerinde, sporda ve hatta sanatta,
kısaca muhakemenin ve dengenin olabileceği her yerde mantık ve matematikle karar veririz.
****
Sanat ve felsefe de, aynen matematik gibi, tek bir şeye değil, her şeye yarar. O kadar her
şeye yararlar ki, yararları o kadar geniş bir alana yayılır ki, “hah işte şu işe yaradı”
diyemezsiniz. Mesela sanattan anlamak, Picasso’yu, Klee’yi bilmek, Dostoyevski’yi okumuş
olmak, Brahms’ı dinlemek bugüne kadar ne işinize yaradı? Hiçbir işinize yaramadı tabii, ama
her şeye yaradı, bu sayede bambaşka bir insan oldunuz.
****
Türkiye gibi geri kalmış ülkelerde, eğer bir uğraş dalının doğrudan ve anında bir yararı yoksa,
o uğraş dalı hor görülür, küçümsenir, aşağılanır. Bu yüzden hiçbir şeye yaramayan sanatın,
felsefenin ve matematiğin köylerini kurduk. Oysa içine saplandığımız orta gelir tuzağının
yegâne çıkış yolu, daha fazla matematikle, daha fazla bilimle mümkündür.

****
Matematikte tek bir doğru vardır. Bu sayede matematikte kavga döğüş olmaz, tartışma olur,
fikir teatisi olur, ikna çabası olur. Siz hiç karşısındakinin bacağını ısıran, rakibine uçan tekme
atan matematikçi gördünüz mü? Ben de görmedim.
***
Matematik hiçbir işe yaramasa doğruyu bulmanın ne demek olduğunu öğretir, doğruya nasıl
ulaşılacağını gösterir, doğruya ulaşmanın zorluğunu fark ettirir. Zihinsel olan matematiği
gerçek hayatla karşılaştırınca, hayatta doğrunun ne kadar muğlak olduğunu, hayatta doğruya
ulaşmanın ne kadar zor olduğunu, hatta bazen de mutlak doğrunun olmadığını anlarız.
Böylece karşı düşüncelere daha açık oluruz, ikna etmenin ve diğerini dinlemenin önemini
anlarız. Matematik sadece hesap kitap değildir, doğru öğretildiğinde bir demokrasi
dersidir de.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Serdar Yasa
 5 Ağustos 2018 Pazar 00:26
Sevgili Nedim hocam kaleminize sağlık. Matematiğin sadece işlemlerden sayılardan ibaret olmadığını aslında yaşadığımız hayatın ta kendisi olduğunu çok güzel anlatmışsınız. Bir yaz okulu gibi işlev sürdürdükleri yaz sezonunda Karaburunda Ali Nesin in öğrencilerini ağırlamış olmaktan şimdi daha da büyük mutluluk duydum. Saygılarımla..
 İsmet sezen
 4 Ağustos 2018 Cumartesi 11:24
Mükemmel, teşekkürler.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz