MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
AK listeler netleşiyor
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
13 Mart 2015 Cuma

AK listeler netleşiyor

‘AK Parti’nin İzmir’deki rakipleri…’ başlığıyla kaleme aldığımız yazıdan 3 saat sonra Vali Mustafa Toprak, büyük tartışma yaratan kararını geri çekti. Geri çekme gerekçesini gereksiz bulsam ve de Ankara’dan sağlam bir uyarı aldığını çok sağlam bir kaynaktan duysam da ‘yanlıştan dönmenin de erdem olduğunu’ hatırlatarak kendisini kutluyorum.
‘Keşke daha önceki uyarılara da kulak verselerdi’ demekten de kendimi alamıyorum.
Dilerim ‘neredeyse İzmir sınırlarında basın açıklamalarını yasaklayan’ o karar bir milat olur.
Dilerim dün Vali Toprak’ın dikkatini çeken Ankara aynı zamanda emniyet/polisin de dikkatini çeker. Ve AK Parti yöneticilerinin bile tahammül edemediği masum/barışçıl gösterilerdeki amansız/orantısız polis şiddeti son bulur.
Yerel siyasetin sıcak gündemine dönersek;
AK Parti’de adaylar ‘lacilerini’ giyip Ankara’daki heyetin karşısına çıktı. Kimi üç kimi beş kimi on dakika kaldı. Arkadaşımız Fatih Yapar’ın tam da konunun uzmanlarıyla gerçekleştirdiği harika söyleşilerden de anlaşılıyor ki, AK Parti bu kez İzmir’i ziyadesiyle önemseyecek.
- ‘Diğer seçimlerde önemsemiyor muydu?’ diye sorabilirsiniz.
Lakin bu kez farklı…
Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan fırsat bulup sahneye çıkamıyorsa da Başbakan Davutoğlu’nun ‘bölgesel motiflerle süslenmiş’ yeni ve güçlü bir kampanyayla kentin karşısına çıkacağını Beşir Atalay gibi önemli bir isimden öğreniyoruz.
Teşkilat Başkanı Süleyman Soylu, ‘2015’i Ege zamanı ilan ettik’ diyerek Muğla’dan Çanakkale’ye kadar olan ‘kırmızı bölgenin’ altını kalın bir şekilde çiziyor. İzmirli Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile Seçim İşleri’nden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop’un da henüz yayınlanmamış olsa da kente ve bölgeye ilişkin iddialı çıkışları olduğunu biliyorum.
Özetle AK Parti, Erdoğansız ilk döneminde Ege’ye çıkarma yapmaya hazırlanıyor. Erdoğansızlık diğer bölgelerde partinin aleyhine sayılsa da İzmir ve Ege’de dezavantaj değil. Aksine Erdoğan’la bir türlü yıldızı barışmayan bu sahalar için bu durum avantaj bile kabul edilebilir.
Yıllar önce CHP’li Yücel Özen’le bir sohbetimizi anımsadım bin an.
AK Parti’nin yine iddialı hazırlandığı bir seçim öncesiydi. 22 Temmuz 2007!
CHP’de fırtınalar kopuyor, 300’un üzerinde aday adayı Ankara’nın gözüne girmeye çalışıyordu.
Ve henüz ‘cumhurbaşkanlığı krizi çıkmamış, e-muhtıra verilmemiş, cumhuriyet mitingleri’ tertiplenmemişti.
Dedim ki Özen’e;
-Bu kez adamlar ciddi geliyor. AK Parti İzmir’de iyi bir sonuç alırsa şaşırma…
Aynen şöyle oldu yanıtı.
-Ne kadar güçlü gelirlerse gelsinler. Erdoğan İzmir’e gelir. Meydandan ‘Gavur İzmir’ benzeri bir şey söyler. Bizim başkaca bir şey yapmamıza gerek kalmaz. Sandık patlar.
Özen haklı çıktı.
Belki 2007’de AK Parti, CHP’den sadece 5,5 puan düşük alsa da sonraki bütün seçimlerde Erdoğan’ın yahut adamlarının kırdığı bir pot, ettikleri bir söz, yaptıkları bir eylem İzmir’deki seçimlerin sonucunu belirledi.
Yani Erdoğansız oluşu AK Parti, Erzurum’da, Konya’da arasa bile İzmir’de aramaz.
Gerçi zat-ı şahanelerinin siyaset sahnesini terk etmeye niyeti yok gibi ya…
 
Peki, listeler nasıl belirlenecek?
Hala iki ihtimal var.
Birincisi Saray’dan çıkacak çok sadık bir liste…
İkincisi ise Davutoğlu’nun da katkı koyacağı, sosyolojik, demografik, etnik, bölgesel ve de siyasal dengelerin gözetildiği bir liste… Yani çok oy almayı hedefleyen bir liste... İlk yol tercih edilirse AK Parti kentteki klasik oyunu alır.
Ki HDP’nin sahaya inişiyle birlikte klasik oyda 3-4 puanlık bir gerileme beklenmelidir.
Ama denge listesi hazırlanırsa ‘listede olmazsa olmaz’ bazı profiller zorunludur. 
Her iki bölgede de Rumeli göçmenleriyle ilişki kurabilecek bir aday şarttır.
HDP’ye gidesi oylara bent olmaya namzet adaylar da kaçınılmazdır.
Kan kaybını durduramasalar bile tampon olup kaybı azaltabilirler.
Hatta son sürecin yükselen değeri MHP’ye önlem olarak düşünülecek adaylar bile gündemde...
Alparslan Türkeş’in oğlu Kutalmış’ın bile ikinci tercihi İzmir…
Hala ithal bakanlardan söz ediliyor.
Mehmet Müezzioğlu ve Su Bakanı Veysel Eroğlu…
Her ikisi de o kadar yanlış ki… Müezzinoğlu, ‘kadınlara yönelik son çıkışlarıyla’ en başta Rumeli kökenlilerin defansıyla karşılaşacaktır.
Afyonlu Orman ve Su Bakanı Eroğlu’na ise 2008’deki arsenik sürecindeki duruşu mutlaka sorulacaktır. Afyon’daki sınırları aşan arseniği gizleyip İzmir’in suyu hakkında gün aşırı basın toplantısı düzenleyerek kentin suyunu bulandırdığını unutmuş değiliz... Ve de İzmir listesinin iddialı adayı Hüseyin Kocabıyık’ın Eroğlu ile ilgili yazdığı iddia edilen satırlar dolaşıyor internette.
“Veysel Eroğlu bol ağaç diken ama halktan hoşlanmayan, insan sevmeyen biri… Bu nobran adamlar AK Parti’ye çok zarar verdi. Bürokratlarıyla internet üzerinden haberleşen biri Gezi Parkı olunca apışıp kalır işte böyle… “

Aslında hem Eroğlu’nun hem de Müezzinoğlu’nun yeri o kadar rahat doldurulabilir ki! AK Partililere tavsiyemi yineliyorum. Bakan değil ‘bakan olacak adam’ arayın… Ki listelerde gerçekten bakanlık yapacak en az 10 isim var.
*
Peki liste tamamen Saray’dan gelirse? Her açıdan temsil kabiliyeti de düşer sandığa taşınan oy da. Bizimoğlanlar/bizimkızlar listesi olur. Önüne çekim gücü zayıf 2 ithal bakan da koyduğunuz düşünün…
CHP her iki bölgede birer vekil fazla çıkarır.
*
İsimler mi? Çok sayıda senaryo var.
Kulislerde konuşulanlara bakarsak;
Sadakat listesi olursa mevcut vekillerin yarısı kalır.
Ali Aşlık, Aydın Şengül, Hamza Dağ, Nesrin Ulema, İlknur Denizli…
Belki ikisi temayülden çıkacaklarla değişebilir.
Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile Milletvekili İlknur Denizli’nin kaderlerinin birbirine bağlı olduğu yorumları yapılıyor mesela. Birinin varlığının ötekinin yokluğunu sağlayacağı…
Dr. Bedia Türkyılmaz’ın da Eczacı Nesrin Ulema için alternatif olduğu…
Kılıçdaroğlu’nun ‘liste başlarında kadınlar olacak’ hamlesine AK Parti aynıyla karşılık verirse 1 ve 4’ler kadınlara ayrılabilir. Ki aslında doğrusu da budur. O zaman tablo değişebilir. Yani kadınların savaşında listelerde gözle görülür bir rahatlama söz konusu olabilir.
Temayül yıldızlarından Atilla Kaya, Ömer Sertbaş’ın sağlam bastırdığı süreçte bir diğer şampiyon Kerem Ali Sürekli’ye bu kez daha çok şans veriliyor. Son ekonomik gelişmelerin ardından Borsa İstanbul Başkanı İbrahim Turhan’a ‘banko gözüyle’ bakanların sayısında artış var. 
HDP’ye önlem olarak ikinci bölgede Veysel Güldoğan birinci bölgede Necip Nasır’ın iyi ve yerli bir seçenek olabileceği konuşuluyor.
HAS Parti’den gelen ve Numan Kurtulmuş’un kontenjanı olduğu yönünde yorumlar yapılan
Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun da sürpriz yaparak aynı gerekçeyle yazılması gündemde… Ancak Hatipoğlu’nun ‘ithal aday’ yaftasının yanı sıra 2011’de HAS Parti rozetiyle İzmir 2. Bölge'de sergilediği zayıf performansının partiyi düşündürdüğü konuşuluyor.
Yerel seçimdeki kıl payı kaybetseler de performanslarıyla dikkat çeken Necip Kalkan ve İbrahim Ethem Yorulmaz’ın listelerde yer alma ihtimali göz ardı edilmiyor.
Merkez sağın etkili isimlerinden Erkut Şenbaş’ın oğlu Ali Sedat Şenbaş’a MHP kökenli eski temayül şampiyonu Dr. Mehmet Bayındır’a da (aday başvurusu yapmamış olsa da) şans veriliyor. 
Engelli kontenjanından Tolga Murat Balıkçı’nın yazılabileceği konuşuluyor. Sağlam referansları olan Halil Fatih Boyacı, İbrahim Derici, Cemal Öztürk, Süleyman Memişoğlu, Rahmi Genç, Hüseyin Kocabıyık, İbrahim Dönertaş, temayül performansıyla dikkat çeken Zerrin Kara, Uğur Türkan, Rahmi Taştan gibi isimlerin de liste şansı bulabileceği konuşuluyor.
Ve tüm bu dengeler üzerinden arayışlar sürüyor.
Memur adayların özellikle akademisyenlerin büyük bir gayretle liste şansını zorladığı, AK Parti’nin de ihtiyaca binaen başvuranların dışında yahut başka kentlere başvurup ‘ikinci tercih olarak İzmir’i’ yazanlar arasından değerlendirme yapabileceği konuşuluyor.
Tabi ki İzmir İl teşkilatının görüşleri, STK’lardan alınan referanslar ve son kamuoyu yoklamaları liste fotoğrafının iyice netleşmesini sağlayacaktır.
Tabi ki bizler de gelişmeleri dikkatle izleyip, netleşen fotoğrafı ilerleyen günlerde yeniden değerlendireceğiz.
Şimdilik bu kadar…
Gerisi Fatih Yapar kardeşimin satırlarında saklı.
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Ali Erdem
 14 Mart 2015 Cumartesi 12:29
Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile Milletvekili İlknur Denizli’nin kaderlerinin birbirine bağlı olduğu yorumları yapılıyor mesela. Birinin varlığının ötekinin yokluğunu sağlayacağı… Nuket hanım varsa İlknur hanım olmayabilir
 Metin askan
 14 Mart 2015 Cumartesi 10:03
Süpriz liste olacak
 Ak gençlik
 13 Mart 2015 Cuma 21:45
Mevcut vekillerle seçim hezimet olur bunlar halktan kopuk sadece kendilerine hizmet eden kişiler.halkla iç içe olan kişler seçilmeli.sağlık bakanı parti ve sağlık camiadında zaten sevilmeyen bir kişi kadınlarla ilgili son söylemlerinden sonra izmire verilmesi ak partinin intiharı olur.
 Ercan
 13 Mart 2015 Cuma 20:03
Müezzinığlunun bayanlarla ilgili söylemine karşılık izmirden listeye girmesi veya sadakat listesi ak partiye izmirde 2 ile 3 milletvekili az alınmasına neden olur.bütün listelere yeni yüzler konulması gerekir.mevcut vekillerin izmire giçbir faydası olmadı.sokakta 10 kişiye sorulsa 1 kişi zor bilir
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz